Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 32 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     6952 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Eğitimin dinamik yapısı
Vural Gündüz

  Sayı: 72 - Nisan / Haziran 2012

İnsanın öğrenme süreci, insanlığın var oluşuyla başlayan bir süreçtir. İlk dünyaya geliş anından itibaren öğreniriz. Yani doğumdan ölüme kadar yaşadığımız her an öğrenmeyle devam eder. Öğrenme işimizin bir kısmı planlı bir kısmı ise rastlantı sonucu gerçekleşmektedir. Öğrenme yöntemi olan planlı öğrenme şekli, belli bir örgütsel yapı içerisinde gerçekleşmektedir. Örgütlü yapı içerisinde zaman içerisinde elbette ki sorunlar olmuştur, olacaktır. Eğitimin örgütlenmiş yapısında zaman zaman günün değişen ihtiyaçları bağlı olarak sorunlar yaşanacaktır ve bunu aşmak için kendi içinde çareler araması da yadırganmamalıdır.

Eğitim sorunu yüzyıllardan beri her ülkenin olduğu gibi ülkemizin de en önemli sorunu olarak görülmekte, ancak bu konuda alınan önlemler hiçbir zaman yeterli olmamaktadır. Bu durum, sorunun kaynağı konusunda yanlış önermeler kurulmuş olduğu düşüncesini akla getirmektedir.

Türk milli eğitiminin temel sorunları denince akla ilk gelenler; okul sayısının azlığı, öğretmen başına düşen öğrenci miktarının fazlalığı, araç-gereç yetersizliği, öğretmen yetiştirmedeki sorunlar, öğrenci başarısızlığı gibi konular gelmektedir. Elbette bu sorunlar eğitim sistemimizde önemlidir. Fakat bunların dışında başka sorunların olması da muhtemeldir. Bunları da kısaca belirtecek olursak; okul içi ve dışı etkenler, öğrenciyle ilgili konular, eğitim programlarıyla ilgili değişkenler gibi nedenler de öğrenmeyi dolayısıyla eğitim etkinliklerini etkileyen faktörlerdir.

Okullarda yeni bilgi ile mevcut bilgiyi bütünleştirerek anlama, sentez yapabilme, olguları yorum yapabilme gibi üst düzeydeki becerilere yer verirken bölgesel ekonomik sosyal ve kültürel farklılıklar göz önünde bulundurulması her eğitimci için öncelikli konu olmuştur. Zihinsel gelişme için bilgilerin, anlama, kavrama ve uygulama düzeyinde gerçekleştirilmesi önem taşımaktadır. Bu amaçla, sınıftaki öğretimin niteliğini artırıcı öğrenme yaşantılarının geliştirilmesine gerek vardır.

Eğitim, toplumu oluşturan bireylere bilgi ve beceri kazandırmanın ötesinde, onların topluma verimli, sağlıklı bir biçimde uyumlarını ve milli değerlerin gelecek kuşaklara aktarılması sorumluluğunu üstlenir.

Eğitimin sorunlarını ülkenin genel sorunlarından ayrı düşünmek; ekonomik, sosyal, kültürel, bilimsel ve psikolojik sorunlarından bağımsız olarak ele almak mümkün değildir. Bu sorunların çözülmesinde en büyük pay yine eğitime düşmektedir.

Çağımızdaki hızlı bilimsel ve teknolojik gelişmelerin beraberinde getirdiği değişimler eğitim kavramına da yeni boyutlar eklemiştir. Eğitimin toplumsal, ekonomik, psikolojik, sosyolojik, felsefî, teknolojik v.b gibi yönlerinin araştırılmasına; millî yapımıza uygun programların geliştirilmesine ve doğru planlanmasına duyulan ihtiyaç artmıştır. Genç ve dinamik bir yapıya sahip nüfuzumuz bize hızlı çözümler üretmeye yöneltmiş, geleceğe yönelik beklentilerini artırmıştır.

Eğitime önem veren toplumlar, huzur ve kalkınma için gereken en önemli yatırımı yapmış sayılırlar. İyi bir vatandaş, ancak iyi bir eğitim sayesinde yetiştirilebilir. Her yenileşme hareketinin başarısı, eğitim alanındaki başarıya bağlıdır. Yalnız kanunlardan oluşan bir sistem olarak değil, aynı zamanda bir yaşam biçimi olarak demokrasiyi kurmak, özgürlüğün nimetlerinden yararlanmak eğitimin temel hedeflerinden olmalıdır.

Geleceğin teminatı gençlerin milletimizin maddî ve manevî değerlerine saygı duyan ve sahip çıkan, disiplinli, sağlıklı düşünen ve araştıran, tartışan, bilimsel düşünceye inanan, kendine güvenen, ülküleri olan nesiller olarak yetiştirmek Türk Milli Eğitiminin temel azmi ve hedefi olacağı kuşkusuz hepimizin beklentisidir. Bu noktada dünyadaki gelişmeler ışığında eğitime ayrılan zaman ve kaynak hiç kuşkusuz milletimizin yararına olacaktır. Eğitimde sorunlarımız olacak ama sorunlarımıza üreteceğimiz çözümlerle bunları aşacağız.

Bilgiyi ezberleyen değil, bilgiye ulaşabilen ve ulaştığı bilgiyi kullanarak yeni bilgiler üretebilen insanlara ihtiyacımız var. Uygarlık yarışında zeki olmak yetmez; bilinçli ve programlı çalışmak gerekir. Bu elbette gerekli ama asla yeterli değildir. Çünkü verilecek eğitimin vatan ve millet sevgisiyle bütünleşmesi, yetişecek neslin fikri hür, vicdanı hür ve irfanı hür olması gerekir.


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Çamurdan kale... - Sayı 97
Boya sandığı... - Sayı 96
Öğretmenin anı defterinde... - Sayı 91
Türk milleti darbeyi ezmi... - Sayı 90
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (120):
Doğumunun 120. yılında Üstat Necip Fazıl Kısakürek...

Son Eklenen Yorumlardan
 bosch professional gop 185-liBeylikler dönemini hatırlayalım, birbirlerine karşı üstünlük mücadelesi... Feyzi

 "Yürü kardeşim,Ayaklarına bir Kudüs gücü gelsin."Sen ve senin gibi şuurlu insanların sayıları bereke... Nilüfer Mihailoğlu

 Yüreğinize kaleminize sağlık kıymetli hocam. Allah hayırlı sağlıklı uzun ömürler versin.... Faruk AKTI

 kantarın topu olacak efendim ... Esra

  Gönlü klabi temiz abim kalemine sağlık başarılarının devamını diliyorum sevgiler saygılar ... Serkan yakar


Batı; kaybettiği noktanın idrâkinde ve kazanacağı noktanın gafili olduğunu -yalnız kendine- ihtar ederek bugünkü buhranını yaşıyor. Biz; tüm taklitçiliğimize rağmen hem birincisinin, hem ikincisinin gafletindeyiz.
Eğer batı gibi kaybettiğimiz noktanın idrakinde olabilseydik, elimizden kaçırdığımız bunca zamandan ötürü eyvahlar eder; kazanacağımız noktanın gafletinden de sıyrılabilirdik…
Kardelen: Sayı 3, Aralık 1993
Tas tarak
Kasem olsun!
Bir tufanın ardından: Filistin
Soykırım, Antisemitizm ve Filistin Üçgen
Deniz kabarıyor
Kudüs... Ey Kudüs
Zeytin dalları altından meydan okuyuş
Fatih Sultan Mehmet (4)
Deniz kabarıyor


Yavuz Sert - Bir tufanın ardından...
Yavuz Sert - Gazze biz ne öğretti...
Ali Erdal - Deniz kabarıyor
Kadir Bayrak - Vah benim halime!
Necip Fazıl Kısakürek - İç ve dış düşman – Y...
Bedran Yoldaş - Elinde taş küçük çoc...
Bedran Yoldaş - Zevâli yakındır zulm...
Ekrem Yılmaz - Kazandım vallahi!
Ekrem Yılmaz - Bitti kelimelerim
Ekrem Yılmaz - Mektup
Dergi Editörü - Üstün fikir
Site Editörü - Sosyal medyanın gücü
Necdet Uçak - Dünya malı
Necdet Uçak - Geldi geçti ömrüm be...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Soykırım, Antisemiti...
M. Nihat Malkoç - Gazze günlüğü
Hızır İrfan Önder - Kasem olsun!
Zaimoğlu - Batı muradına erebil...
Mehmet Balcı - Köyüme gömün
Mehmet Balcı - Sevdam
Muhsin Hamdi Alkış - İsrail-SAMİRİ-oğulla...
İbrahim Şaşma - Kudüs Mektubu
Halis Arlıoğlu - Merhum Mehmet Akif i...
Murat Yaramaz - Hiç
İlkay Coşkun - Filistin
Zafer Nefer - Tas tarak
Özkan Aydoğan - Çocuk
İlknur Eskioğlu - Şehitlik oyunu
Yusuf Çelikler - Bu gidiş nereye?
Ayşe Yaz - Yağmur (Gazzenin çoc...
Bedir Acar - ‘İsrail bizi yenemez...
Hüma Sunguroğlu - Çınarın gölgesinde o...
Hüma Sunguroğlu - Zeytin dalları altın...
Abdullah Doğulu - Filistinde anne-çocu...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 13202367
 Bugün : 7298
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 606455
 Bugün : 140
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 134
 119. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 4
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
Son Güncelleme: 21 Şubat 2024
Künye | Abonelik | İletişim