Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 32 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     3525 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Mümin-Kâfir (Diyalog)
Kürsü Mümin-Kâfir

  Sayı: 73 - Temmuz / Eylül 2012

Bu bölümdeki imzasız yazılar, İman ve İslâm Atlası’ndan alınmaktadır.

(Yeni bölüm)

Mümin–Siz kiminiz?

Kâfir–Sizce kâfir

Mümin–Ne istiyorsunuz?

Kâfir–Sizinle konuşmak…

Mümin–Sebep?

Kâfir–Bakalım kim kimi mat edecek?

Mümin–Buyurun, şu iskemleye oturun. Ben bu zamana kadar altı türlü kâfir gördüm: Topyekûn bütün dinleri ve Allah'ı inkâr edenler… Allah'ı kabul edip peygamberlerini inkâr edenler… Allah'ı kabûlle bazı peygamberlerini inkâr edenler… Müslümanlığı kabûl eder gibi olup onun bazı emirlerine ve yasaklarına itiraz edenler… Müslümanlığı sözde kabûl edip onu bu asra göre yenileştirmek ve değiştirmek icap ettiğini iddia edenler… Müslümanlık iddia edip onu olduğundan başka türlü göstermek isteyenler… Siz, bunlardan hangi zümreye mensupsunuz?

Kâfir–Ay, bunların hepsi sizce kâfir mi?

Mümin–Hepsi!..

Kâfir–Ben sırasına göre bunlardan ayrı ayrı hepsine ortağım!..

Mümin–Demek siz bütün şubeleriyle kâfirsiniz! Fakat bu birbiriyle barışmaz şubelere yayılı ve bu kadar dağınık olmak, küfür dâvanızda zaaf ve tezat teşkil etmez mi?

Kâfir–Bilâkis… Ben her şeyden evvel Allah'ı inkâr ediyorum! Nâmütenahi bir cehd sarfederek muhal farz, O'nu kabul eder gibi olsam, peygamberleri kabul edemeyeceğimi anlıyorum. Allah'ı ve peygamberleri kabûl etsem, bazılarını redde mecburum! Hepsini ve bilhassa sonuncusunu kabûl edip Müslümanlık çerçevesine girsem, onun birçok emir ve yasaklarını mânâsız ve mantıksız buluyorum! Onları da sineye çeksem, Müslümanlığın bu asra göre mutlaka yenileştirilmesi ve değiştirilmesi zaruretini görüyorum! Ve, yine farz-ı muhal, tam bir Müslüman olsam, hiç de Müslümanlığı sizin anladığınız gibi kavrayamayacağımı kavrıyorum! Görüyorum ki, benim inkârım başından sonuna kadar tezatsız bir bütün ifade ediyor. Düşünün… Ben gerçek iman adına sizin varmış bulunduğunuz noktaya, ayrı ayrı hepsini muayeneden geçirmiş olmak şartıyla, ne kadar uzağım!..

Mümin–Siz, bütün dünya felsefeleriyle beraber, birçok dinleri ve bilhassa Müslümanlığı, en ince ve mahrem noktalarına kadar biliyor musunuz?

Kâfir–İnanın ki, bütün bunlarla beraber, Müslümanlığı, değme İslâm âlimlerinden daha iyi tanıyorum!

Mümin–Öyleyse, sizinle uğraşırken, küfür üniversitesinin her fakültesiyle ayrı ayrı meşgul olmak icap edecek…

Kâfir–Fena mı? Memnun olun! Eğer bende, küfür ismini verdiğimiz hadiseyi olanca zenginlik ve çeşitleriyle bulursanız, siz de terazinin öbür kefesine en hususi mânâdaki imanınızın bütün dirhemlerini atmak fırsatını elde etmiş olursunuz! Ve bakalım, hangi kefe ağır gelir?

Mümin–Yeryüzünde en ahmak müminin, en ahmak anında duyacağı Allah bedaheti ve kalbinden fışkırtacağı Allah lâfzı, sizin o zengin kefenizi berhava etmeye yeter ama, pekâlâ, size mevzu mevzu cevap vermeyi kabul ediyorum! Önce şu teşhisle işe başlayayım: Siz kendinizi tezatsız görme noktasında aykırılıkların en yırtıcıları arasında parçalanmış ve her şeyden evvel nefsinizi murakabeden uzak kalmış bir yaratılış temsil ediyorsunuz! Ve yanlışa inanmak şöyle dursun, inanmaya inanma haysiyetini elden kaçırmış bulunuyorsunuz. Aydın geçinen nice kâfir gibi, siz, şunu bunu değil, doğruyu inkâr makamındasınız. Siz insanı inkâr ediyorsunuz.

KARŞILAŞMA

Kâfir–İnsan nedir?

Mümin–Allah’ın aynası...

Kâfir–Neye memurdur?

Mümin–Mukaddes emanete...

Kâfir–Mukaddes emanet ne demektir?

Mümin–Allah’a ermek sırrı...

Kâfir–Nasıl erilir?

Mümin–Kullukla...

Kâfir–Kulluk nasıl olur?

Mümin–Allah’ın emir ve yasaklarına baş keserek...

Kâfir–Bu kadarı erdirir mi?

Mümin–Ermenin ilk basamağına çıkarır...

Kâfir–Sonraki basamaklar?

Mümin–Ruhta ve ruhun hayatında...

Kâfir–Bu dünyadan gaye?

Mümin– “Hiç”ten “hep”e ve ölümden ölümsüze geçmek ve dâvanın kadro ve rejimini kurmak..

Kâfir–Bu yolu kim gösterir?

Mümin–Peygamber...

Kâfir–Bu işin ismi?

Mümin–Din...

Kâfir–Bu işin kitabı?

Mümin–Allah kelâmı...

Kâfir–Ya öbür peygamberler?

Mümin–Hepsi kendi zaman ve mekânında hak...

Kâfir–İslâm’ınki?

Mümin–Her zaman ve mekânın Mutlak Resûlü...

Kâfir–Ondan sonra peygamber gelmez mi?

Mümin–Ne de mutlak mânâsıyla O’ndan evvel gelebilirdi.

Kâfir–Ondan sonra herhangi bir içtimaî sisteme yer yok mudur?

Mümin–O’na bağlanmak ve O’ndan olmak şartiyle her sisteme yer, hattâ emir vardır...

Kâfir–O, beşerin bütün verim hakkını inhisar altında mı tutuyor?..

Mümin–O, beşerin bütün verim hakkını Allah’ın kendisine lütfettiği sonsuzluk buutları içinde, uzayabildiği kadar uzamaya dâvet ediyor ve bu dâvetin inhisarını elinde tutuyor.

Kâfir–Siz bakılınca görülemeyecek kadar geri bir mazisiniz!

Mümin–Biz, gerçekten, bakılınca görülemeyecek kadar ileri bir istikbâliz!

Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Elveda... - Sayı 82
Kelime... - Sayı 81
Zina - Sirkat... - Sayı 80
Zekât... - Sayı 79
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (120):
Doğumunun 120. yılında Üstat Necip Fazıl Kısakürek...

Son Eklenen Yorumlardan
 bosch professional gop 185-liBeylikler dönemini hatırlayalım, birbirlerine karşı üstünlük mücadelesi... Feyzi

 "Yürü kardeşim,Ayaklarına bir Kudüs gücü gelsin."Sen ve senin gibi şuurlu insanların sayıları bereke... Nilüfer Mihailoğlu

 Yüreğinize kaleminize sağlık kıymetli hocam. Allah hayırlı sağlıklı uzun ömürler versin.... Faruk AKTI

 kantarın topu olacak efendim ... Esra

  Gönlü klabi temiz abim kalemine sağlık başarılarının devamını diliyorum sevgiler saygılar ... Serkan yakar


Marksizm’in, her şeyin cevabını veremediği, “ilk insanı ve tabiatı kim yarattı” sorusuna “bunu ortaya atmakla tabiatı ve insanı yok farz etmiş oluyorsun. Bundan vazgeçersen, bu soruyu sormaktan da vazgeçersin” demesinden(diye karşılık vermesinden) anlaşılmaktadır. Ancak her şeyin cevabını verebilecek bir kriteryuma sahip olan “benim düzenimi kabul et, kurtulursun!” deme hakkına sahiptir.
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1993
Kasem olsun!
Bir tufanın ardından: Filistin
Soykırım, Antisemitizm ve Filistin Üçgen
Deniz kabarıyor
Gazze günlüğü
Deniz kabarıyor
Kudüs... Ey Kudüs
Zeytin dalları altından meydan okuyuş
Fatih Sultan Mehmet (4)


Yavuz Sert - Bir tufanın ardından...
Yavuz Sert - Gazze biz ne öğretti...
Ali Erdal - Deniz kabarıyor
Kadir Bayrak - Vah benim halime!
Necip Fazıl Kısakürek - İç ve dış düşman – Y...
Bedran Yoldaş - Elinde taş küçük çoc...
Bedran Yoldaş - Zevâli yakındır zulm...
Ekrem Yılmaz - Kazandım vallahi!
Ekrem Yılmaz - Bitti kelimelerim
Ekrem Yılmaz - Mektup
Dergi Editörü - Üstün fikir
Site Editörü - Sosyal medyanın gücü
Necdet Uçak - Dünya malı
Necdet Uçak - Geldi geçti ömrüm be...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Soykırım, Antisemiti...
M. Nihat Malkoç - Gazze günlüğü
Hızır İrfan Önder - Kasem olsun!
Zaimoğlu - Batı muradına erebil...
Mehmet Balcı - Köyüme gömün
Mehmet Balcı - Sevdam
Muhsin Hamdi Alkış - İsrail-SAMİRİ-oğulla...
İbrahim Şaşma - Kudüs Mektubu
Halis Arlıoğlu - Merhum Mehmet Akif i...
Murat Yaramaz - Hiç
İlkay Coşkun - Filistin
Zafer Nefer - Tas tarak
Özkan Aydoğan - Çocuk
İlknur Eskioğlu - Şehitlik oyunu
Yusuf Çelikler - Bu gidiş nereye?
Ayşe Yaz - Yağmur (Gazzenin çoc...
Bedir Acar - ‘İsrail bizi yenemez...
Hüma Sunguroğlu - Çınarın gölgesinde o...
Hüma Sunguroğlu - Zeytin dalları altın...
Abdullah Doğulu - Filistinde anne-çocu...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 13168025
 Bugün : 2033
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 605116
 Bugün : 158
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 398
 119. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 4
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
Son Güncelleme: 21 Şubat 2024
Künye | Abonelik | İletişim