Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 32 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     3333 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Namık Kemal'in suçu neydi?
Hasan Tülüceoğlu

  Sayı: 78 - Ekim / Aralık 2013

Böyle bir soru, dizi enflâsyonuna  uğrayan televizyon dünyamızdaki bir diziyi hatırlatsa da isminden etkilenmemekle birlikte konunun toplumsallığı açısından dizi adı sorusuyla benzerlikler taşımaktadır. Soru'nun oluşumunda ve verilebilecek cevaplarda her ikisi de toplumsal olgu ve oluşumlar içerir.

Namık Kemal'i genel çoğunluğumuz lise ders kitaplarında 'Vatan yahut Silistre' adlı -ki edebiyat kitaplarında uzunca bölümleri yer alırdı- tiyatro eseriyle tanırız.

Namık Kemal eserleriyle, yazılarıyla bizde 'hürriyet' ve 'vatan' kavramlarını ilk defa gündeme getiren bir şair ve aydınımızdır.

'Vatan yahut Silistre' adlı eseri edebi yön olarak biraz  zayıf ve basit kalmakla birlikte ilk defa 'vatan' ve 'millet' kavramlarını dile getirmesi açısından önemlidir. Basitliğine rağmen o günkü şartlarda sahnelenmesi büyük etki yaratmıştır. Zaten ne olduysa bu oyunun  1 Nisan 1873 tarihinde Gedikpaşa Tiyatrosu'nda Güllü Agop kumpanyası tarafından sahnelenmesinden sonra olmuştur. Tiyatroyu izleyenler oyunun yazarı Namık Kemal'e beklenmedik bir ilgi ve alâka göstermişlerdir. Devamında ‘İbret gazetesi’ bu oyunu ve halkın ilgisini yayınlarıyla gündemde tutmuştur.

'Vatan' ismiyle yazdığı bu oyunda Namık Kemal, o güne kadar dile getirilip kullanılmayan vatan kavramını, vatan sevgisini, vatan için kendini feda etmeyi, milliyet ve milletin önemini anlatır. Okuduğumuzda bizleri de bu kavram ve duygular açısından derin bir şekilde etkileyecektir. Basitliği bozulmadan bir senaryoyla filme alınsa bu film gişe rekorları kıracaktır.

O halde böyle güzel duygu ve düşünceleri ifade eden bir eserin yazarı tiyatroda sahnelenmenin devamında niçin tutuklanıp Magosa'ya sürgüne gönderilmiştir? Diğer ifadeyle Namık Kemal'in suçu neydi?

Burada öncelikle dini değerler ağırlıklı Osmanlı toplumunun 'lale devri'yle birlikte devlet eliyle 'batılılaşmaya' başladığı siyasal ve toplumsal gerçeğini hatırlatmakta fayda var. Devletin 'batılılaşma' egzersizleri sonuçta 'tanzimat dönemini' doğurmuştur. Namık Kemal 'Tanzimat döneminin' yetiştirdiği bir aydındır. Tanzimat yaklaşımları da yetmemiş ve bazı yeni yetme aydınlarımız özellikle yönetimde daha fazla özgürlük, hürriyet bugünkü ifadeyle demokrasi istemişlerdir. Tanzimat uygulamalarına rağmen Batıya karşı konumumuzda çokta fazla bir şey değişmemiştir. Bu gerçek karşısında bazı aydınlar devlet yönetiminin daha çok hürriyetler sunmasını, özgürlüklerin genişletilmesini, Osmanlı Sultanı'nın yetkilerinin azaltılmasını bir çözüm olarak sunmuşlar ve bu da bilindiği gibi 'meşrutiyetlerin' ilânlarıyla sonuçlanmıştır.

Yönetimde hürriyet ve özgürlük isteyenler ve bunu siyasal alana taşıyanlar içlerinde Namık Kemal'in de bulunduğu 'Yeni Osmanlılar'ı oluşturmuşlardır. Bunlar faaliyetlerini sürdürebilecek ortamı ancak Avrupa'da bulabilmişlerdir. Namık Kemal, devlet yönetimini hürriyet açısından eleştiren yazıları nedeniyle devlet göreviyle İstanbul'dan uzaklaştırılmak istenmiştir. O bir Yeni Osmanlı olarak devlet görevi almak yerine Avrupa'ya adeta kaçmıştır. Ancak grupta bir süre sonra çıkan anlaşmazlık nedeniyle yurda dönmenin en iyi alternatif olduğunu görmüştür. Tabir caizse Namık Kemal, sivri dilli birazda cesur ve sözünü esirgemeyen bir yazardır. Bu tabiatı gereği yönetimi hep eleştirmiştir.

Tiyatronun sahnelenmesinden sonra olay biraz daha siyasallaşınca yönetim, o günkü 'eleştirel(muhalif) medyanın' önde gelen isimlerini toparlayıp yayınlarına da son vererek sürgünle İstanbul'dan uzaklaştırmıştır.

Ama devlet, bugünün aksine o gün yetişmiş insanına her ne olursa olsun değer vermiştir. Abdülaziz'in kanlı bir darbeyle devrilmesinden sonra tahta çıkan Sultan V. Murat zamanında Namık Kemal affedilerek İstanbul'a dönmüştür.

Zannedilenin aksine Namık Kemal'i sürgüne gönderen Sultan II. Abdülhamit değildir. Aksine Abdülhamit, Namık Kemal'i 'meşrutiyet' ilanında ona değer ve önem vererek anayasayı hazırlayacak ekibe almıştır.

Namık Kemal, kayıtsız şartsız batılılaşmayı kendine hedef edinmiş Osmanlının haylaz, heyecanlı, söz dinlemez 'Yeni Osmanlı' çocuğudur. Bu yapısı, Sultan Abdülhamit tarafından anayasa göreviyle taltif edildiği halde bunu görmeyip hararetli hürriyet duygusuyla Abdülhamid'i açıkça eleştiren hatta tehdit eden şiirini mecliste okumasını sonuç verir.

Abdülhamit buna karşılık koruyucu devlet yaklaşımıyla bu değerli insanını sürgüne değil devlet göreviyle İstanbul dışına gönderir.

Devletin kendine bu yaklaşımı karşısında zaman içinde Namık Kemal, bazı şeyleri  anlamış olmalı ki o zaman devlet politikası olan 'İslam Birliği'nin önemini dile getirdiği 'Celalettin Harzem Şah' oyununu yazar. Bundan dolayı Abdülhamit tarafından taltif edilir.

Bulunduğu görevlerde devlet ve halk adına önemli ve büyük hizmetler yapar. Kendi isteğiyle görev aldığı 'Sakız Adası'nda maalesef genç denecek yaşta hayat süresi sona erer.

Gelibolu'da gömülme arzusunu öğrenen Padişah II. Abdülhamit,   naaşını Gelibolu'ya naklettirir. Bolayır'da Orhan Gazi'nin oğlu Şehzade Gazi Süleyman Paşa'nın türbesinin yanına gömülüdür. Birkaç yıl sonra Sultan Abdülhamit bir türbe yaptırır. Türbenin planını Tevfik Fikret çizer.


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
İslâmcıların kültürelsizl... - Sayı 89
Batılılaşmada mündemiç di... - Sayı 88
Babel'de doğuya bakış... - Sayı 87
Âmâk-ı hayal ve Osmanlı s... - Sayı 86
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (120):
Doğumunun 120. yılında Üstat Necip Fazıl Kısakürek...

Son Eklenen Yorumlardan
 bosch professional gop 185-liBeylikler dönemini hatırlayalım, birbirlerine karşı üstünlük mücadelesi... Feyzi

 "Yürü kardeşim,Ayaklarına bir Kudüs gücü gelsin."Sen ve senin gibi şuurlu insanların sayıları bereke... Nilüfer Mihailoğlu

 Yüreğinize kaleminize sağlık kıymetli hocam. Allah hayırlı sağlıklı uzun ömürler versin.... Faruk AKTI

 kantarın topu olacak efendim ... Esra

  Gönlü klabi temiz abim kalemine sağlık başarılarının devamını diliyorum sevgiler saygılar ... Serkan yakar


Batı’nın Pompei’sinin günlerini andırmasının sebepleri Osmanlı Devleti’ni çökerten “metal yorgunluğu”nun ilk safhası değil midir?
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1992
Tas tarak
Kasem olsun!
Bir tufanın ardından: Filistin
Soykırım, Antisemitizm ve Filistin Üçgen
Deniz kabarıyor
Fatih Sultan Mehmet (4)
Deniz kabarıyor
Kudüs... Ey Kudüs
Zeytin dalları altından meydan okuyuş


Yavuz Sert - Bir tufanın ardından...
Yavuz Sert - Gazze biz ne öğretti...
Ali Erdal - Deniz kabarıyor
Kadir Bayrak - Vah benim halime!
Necip Fazıl Kısakürek - İç ve dış düşman – Y...
Bedran Yoldaş - Elinde taş küçük çoc...
Bedran Yoldaş - Zevâli yakındır zulm...
Ekrem Yılmaz - Kazandım vallahi!
Ekrem Yılmaz - Bitti kelimelerim
Ekrem Yılmaz - Mektup
Dergi Editörü - Üstün fikir
Site Editörü - Sosyal medyanın gücü
Necdet Uçak - Dünya malı
Necdet Uçak - Geldi geçti ömrüm be...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Soykırım, Antisemiti...
M. Nihat Malkoç - Gazze günlüğü
Hızır İrfan Önder - Kasem olsun!
Zaimoğlu - Batı muradına erebil...
Mehmet Balcı - Köyüme gömün
Mehmet Balcı - Sevdam
Muhsin Hamdi Alkış - İsrail-SAMİRİ-oğulla...
İbrahim Şaşma - Kudüs Mektubu
Halis Arlıoğlu - Merhum Mehmet Akif i...
Murat Yaramaz - Hiç
İlkay Coşkun - Filistin
Zafer Nefer - Tas tarak
Özkan Aydoğan - Çocuk
İlknur Eskioğlu - Şehitlik oyunu
Yusuf Çelikler - Bu gidiş nereye?
Ayşe Yaz - Yağmur (Gazzenin çoc...
Bedir Acar - ‘İsrail bizi yenemez...
Hüma Sunguroğlu - Çınarın gölgesinde o...
Hüma Sunguroğlu - Zeytin dalları altın...
Abdullah Doğulu - Filistinde anne-çocu...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 13188611
 Bugün : 2626
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 606050
 Bugün : 47
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 100
 119. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 4
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
Son Güncelleme: 21 Şubat 2024
Künye | Abonelik | İletişim