Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 35 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     2688 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Alkol mü, kültür mü?
Hasan Tülüceoğlu

  Sayı: 77 - Temmuz / Eylül 2013

Gerek insan sağlığına gerekse topluma verdiği zararlar bilimsel verilerle açık ve aşikâr olduğundan Batılı ülkeler, alkol alımı gibi zararlı alışkanlıkları sınırlandırmak ve özellikle kontrolde tutmak amacıyla bir dizi yasal tedbirler almışlardır.  İfade edildiği üzere tedbirlerin amacı; dini, manevî, değerlerin öngördüğü bir emri yerine getirmek olmadığı gibi sırf yasakçı bir zihniyette olmayıp kişisel ve toplumsal düzeyde alkol kullanımını kişi ve topluma zarar vermeyecek en azından en az zarar verecek düzeyde tutup kontrol altına almaktır.

Alkol kullanımı, öncelikle şahışsal ve devamında toplumsal olarak her insan topluluğunda kişiyi ve toplumu içten içe kemiren benzetmesiyle aşırı derecede zararlıdır. Bu gerçeği Peygamber Efendimiz asırlar öncesinden şu sözüyle ifade etmiştir: “İçki bütün kötülüklerin anasıdır”.  Kur'ân ise Peygamberin oluşturduğu İslâm toplumunun oluşumunun hemen devamında kademeli olarak alkol kullanımını yasaklamıştır.

Hükümet, birazda Batıdaki uygulamaları örnek alarak, onlar benzeri alkol kullanımını sınırlandırmak ve kontrol altına almak amacıyla bir dizi kanunî uygulamalar gerçekleştirdi. Bu amaçla sınırlı kalmak üzere hükümeti bu uygulamalarından dolayı takdir ediyor, destekliyorum.

Sıkıştıkları her konuda Batıyı referans gösteren toplumda bazı kesimler, bu uygulamaları sansür, baskı ve özel hayata müdahale olarak gördükleri; bununda ötesinde İslâmcı olarak isimlendirdikleri hükümetin bu uygulamalarını, yıllardır toplumu tehdit edegeldikleri şeriat uygulamalarının bir ayağı olarak kabul edip Batılı referanslarının uygulamalarına rağmen ısrarla karşıt tavır almakta ve medyayı yönlendirmek istemektedirler.

Bizce onların dini alt tabanlı endişeleri, hattâ korkuları oldukça gereksiz ve yersizdir. Muhafazakâr kesiminde alkol yasağını dini inanç boyutuyla öne çıkarıp memnun kalmaları da aynı şekilde eksikliktir.

Eğer bir dinî değerler uygulaması, dinî referansları öne çıkarma söz konusuysa bunun başlangıcı, ilk adımı kesinlikle alkol yasağı uygulamaları olamaz. Yukarda belirtildiği üzere Peygamberin oluşturduğu  İslâm toplumunda, alkol yasağı son aşama olarak ve kademeli şekilde gelmiştir.

İlâhiyat fakültesinde din psikolojisi hocamız sayın Ali Murat Daryal, “içki(rakı) içmek mi viski içmek mi daha günahtır?” diye sorduğunda tüm sınıf şoke olmuştuk. Öyle ki hocaya karşıt tavırlar alınmaya bile başlanmak üzereydi. Dini inanç ve değerler bakiresi biz ilâhiyat öğrencileri,o halimizle, böyle bir soruyu hele de konuyu kaldıramazdık. Ancak Ali Murat hoca hoş konuşması, tavır ve mimikleriyle anlatmak istediğini bizim doğru anlayacağımız şekilde anlatmayı başarmıştı.

Evet içki içmek günahtı; ama viski içmek daha günahtı. Sebebi olayın kültürel yönünde yatıyordu. Her ne kadar kabul ettiği din yasak kılsa da bir türlü bu yasağa tam uyamayan toplumun bazı kesimleri bilindiği üzere bize has ritüellerle içerler. Yasak bir fenomen işlenmekle birlikte burada kendimiz, halkımız, kendimize has özgünlüğümüz, kendi kültürümüz vardır. Oysa viski Batının ürettiği ve kendine has Batı kültürüyle kullanılıp tüketilen bir içkidir. Aynı şekilde medya yoluyla özendirilen şampanya da buna bir başka güzel örnektir. İçki(rakı) içmekle dinin alkol yasağı işlenmiş olunurken Batıya has içki içimiyle de kâfirleri taklit ve onlara benzeme, dinin çok hassas davranılması gerektiğinde uyardığı bir ikinci günah da işlemiş olunur. Bu açıdan Batı kültürüyle birlikte gelen viskiyi, şampanyayı Batı kültürüne uyularak içmek, şampanya patlatmak elbetteki rakı içmekten daha günahtır.

Osmanlı ulemasının başlangıçta Batının ürettiği teknoloji âlet edevatlarına temkinli yaklaşması yüzyılların verdiği üstünlük duygusuyla sırf Batıya karşıtlık değil, olayın bahsettiğimiz kültürel yönü ve boyutu açısındandır. Batıyı takliden onlar gibi olma, kendi özgünlüğümüzü kaybetme endişesidir.

Bu perspektiften bakıldığında içki yasağından endişelenen Türk halkının bir kısmının bu endişesi yersiz, abartı ve hatta art düşüncedir. Onları, kendi özgünlüğümüzü edinme gayretine çağırıyorum. Dinî yaptırımlar endişesi taşıyacakları yerde, kendi kültürel özgünlüğümüzü kazanma endişe, gayret ve çarelerini düşünseler toplum adına daha faydalı olurlar.

Dindar-muhafazakâr kesim, uygulanan bu yasağı diğer kesim benzeri onların zıddına dini hükümlerin uygulanması olarak görüyorlarsa acele ediyorlar; hatta açık ve net olarak yanılıyorlar. Yasakların uygulanmasına, dinin hükümleri gerçekleşiyor diye için için işkillenmeleri yersiz ve boşunadır.

Zira Batının, rönesans ve reform hareketleri sonrası bilimsel çalışmalara takla attırıp sanayi inkılâbını hayata geçirmesinden bu yana sade biz değil tüm dünya Batı kültürünün hakimiyetine girmiştir. Bu kültür, başta ürettikleri teknoloji ürünleriyle ve devamında eğitim, kültür, sanat ve medya yoluyla girmiş ve her geçen zaman fazlasıyla baskınlığını devam ettiriyor. Günümüzde her koldan o kadar Batı kültürüne maruz kalıyoruz ki bu sade bizi değil çocuklarımızı, gençlerimizi ve gelecek nesillerimizi olumsuz etkilemektir. Medya yoluyla öyle şeyler lanse ediliyor ki delikanlının masumca içki içmesine rahmet okutacak derecededir. Alkol yasağı toplumu kurtarma adına deryada damla bile değildir.


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Göbeklitepe’de Hz. İbrahi... - Sayı 124
İslâmcıların kültürelsizl... - Sayı 89
Batılılaşmada mündemiç di... - Sayı 88
Babel'de doğuya bakış... - Sayı 87
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (127):
Sünnete uygun beslenme...

Son Eklenen Yorumlardan
 Bugün 18.11.2025Konu nedir? ...

 Deprem kuşağında yer alan ülkemizde: çok katlı yapılar yerine, tek katlı bahçeli evlerde yaşamak asl... yusuf

 Muazzam bir çalışma olmuş,tebrik ediyorum.... Ahmet Durmuş

 yukarıdaki hikayeyi ve eklemeleri yazan kişi biraz zorlamayla günün modasına uymuş işi dış güçlere a... HALİL KÖSE

 test"... test


Kalem, İlahi Kelam’ın yazılmasına ve yayılmasına, yani insanın iki dünyasının da saadetle olmasına vasıta oluyor.
Kalem, insanın iki dünyasını da mahveden bâtıl fikirlerin yazılmasına ve yayılmasına alet edilebiliyor…
Kalemle kazığın şekil olarak birbirine benzemesini bir inceliğe işaret olarak göremez misiniz?
Kardelen: Sayı 3, Aralık 1993
Büyük camgözlerle yüzen karahindiba
Hakkın hâdimleri ve bâtılın vekâlet sava
Ehl-i gönül
Nesl-i muazzez
Nereye kadar?
Gelecek sayı (127) konusu


Ali Erdal - Nereye kadar?
Kadir Bayrak - Mukaddes beldelere-2
Ekrem Yılmaz - Korkaklar
Ekrem Yılmaz - Nerdeyiz
Fatma Pekşen - Dağlara çen düşende
Dergi Editörü - Ben kazandım, biz ka...
Site Editörü - Vekâlet savaşları
Necip Fazıl - Yahudi (Terkip ve Te...
Necdet Uçak - Annem var güzel anne...
Necdet Uçak - Bu vatan bizim
Kardelen Dergisi - Gelecek sayı (127) k...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
Kardelen Dergisi - Gazze ateşkes görüşm...
M. Nihat Malkoç - Gördüm seni, gördüm ...
M. Nihat Malkoç - Gazze, ümmetin imtih...
Zaimoğlu - Gündüz, geceye muhta...
Zaimoğlu - Sağlam kulp
Halis Arlıoğlu - Hâramiler
Halis Arlıoğlu - Meçhule hitap
Ahmet Değirmenci - Geri verin
Ahmet Değirmenci - Kurban
Ahmet Değirmenci - İki ara bir dere
Büşra Duru - İslâmın meşalesi ile...
Remzi Kokargül - Malatya suskun, durg...
Murat Yaramaz - Şüphe
Murat Yaramaz - Amnezi
Gözlemci - Hadiselere bakış
Mahmut Topbaşlı - Duruldum
Mahmut Topbaşlı - Cemre sancıları
Cahit Ay - Kimdendir
Cahit Ay - Ondördünde
Cahit Ay - Sana geliyor
Rıdvan Yıldız - Kaş ve bulut
Vahid Aslan - Adam olmaq derdi
Vahid Aslan - Günəbaxanlar
Emine Öztürk - Yolun sonu
Osman Akçay - Büyük camgözlerle yü...
Mustafa Makas - Vesâyet savaşları
Yaşar Akyay - Hakkın hâdimleri ve ...
İbrahim Durmaz - Kızılelma
Mehmet Emin Armağan - Nesl-i muazzez
Mehmet Emin Armağan - Ehl-i gönül
Mustafa Kozlu - Mutluluk
Uğur Utkan - Hz. Ebubekir Sıddık
Kemal Çerçibaşı - Bir yıldırım çarptı ...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 16347735
 Bugün : 3805
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 694988
 Bugün : 166
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 179
 126. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 1
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
Son Güncelleme: 9 Mart 2025
Künye | Abonelik | İletişim