Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 34 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     3408 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Ramazan-ı şerif: İnce insanların ayı
Site Editörü

  Sayı: 88 - Nisan / Haziran 2016

Hayat olanca hızı ve gündemi ile devam ederken o kadar çok incelik kaçırıyoruz ki... Bu inceliklerden uzak olduğumuz için bu kadar huzursuzuz belki de… Gülten Akın ne güzel söylemiş:

“Ah, kimselerin vakti yok

Durup ince şeyleri anlamaya”

İncelikleri kaçırmamak için Yunusumuz gibi ulu bir nazara sahip olmamız gerekiyor. Ne diyor Bizim Yunus: “Benim bir karıncaya ulu nazarım vardır.”

Hazretim gibi ulu nazar sahibi olamayız belki ama biraz dikkatli bakarsak inceliklerin farkına varabiliriz. Söz gelimi, yazının başlığına da esin kaynağı olan “Müslümanlık, ince insanlıktır” diye buyuran muhteremin tavsiyesi ile Efendimiz’in hayat-ı saadetlerini biraz daha dikkatli okusak birçok incelik yakalayacağız. Bir örnek; müşriklerin ağa babalarından Utbe bin Rebîa Efendimiz’e çeşitli tekliflerle geliyor ve Efendimiz’e bu tekliflerini anlatıyor. Bu sırada Efendimiz sinirlenip karşısındaki kişinin sözünü kesmiyor, ne yapıyor, sözlerini bitirmesini bekliyor, bir de üstüne “Söyleyeceklerin bitti mi?” diyor, bittiğini duyunca cevap vermeye başlıyor. İnceliğe bakar mısınız?

Bir diğer örneği Hz. Ayşe validemiz aktarıyor... Efendimiz hanımlarından su rica ettiği zaman su kabından ilk olarak hanımına içirir daha sonra onun içtiği yerden suyunu içermiş. Muhabbete ve belki de daha önemlisi ızhâr-ı muhabbete bakar mısınız? Bir diğeri… Hz. Safiye validemiz deveye bineceği zaman binek taşı olmayınca Efendimiz dizini koyuyor, validemize mübarek dizlerine basarak deveye binmesini söylüyor. Zarafete bakar mısınız?

Son örnek üzerinden gidelim; yaşananları sadece tarihî bir olay olarak okursak aklımızda kalan sadece “Hayber’in fethi sonrası Efendimiz Hz. Safiye ile evlendi, birlikte Medine’ye döndüler” olur. Ama aradaki bir “diz” çok büyük bir inceliği gösteriyor bize...

Efendimiz’in Ramazan-ı Şerif hakkında herkesin bildiği bir duası var malûmunuz: “Ya Rabbi, Receb ve Şaban’ı bizler için mübarek kıl ve bizi Ramazan’a eriştir”. Bu duaya da Bizim Yunus’un ulu nazarını taklit ederek bakmaya çalışınca aklıma şunlar geliverdi; Efendimiz ki Âlemlere rahmet olarak gönderildiği Kur’ân-ı Kerîm âyeti ile sabit olan, nevzuhurlar itiraz etse de kutsî hadîs ile belirtildiği gibi her şeyin yüzü suyu hürmetine yaratılmış olduğu, daha sayamayacak kadar çok yücelikleri olan Resûl-u Zîşân Efendimiz, Ramazan-ı Şerif’e erişmek için dua ediyor. Sadece bu bile Ramazan-ı Şerif ayının ne kadar bereketli, feyizli bir ay olduğunu göstermez mi?

Burada bir noktaya dikkat etmemiz gerekir, yine bir ince nokta, Efendimiz’in Ramazan-ı Şerif ayı için dua buyurması o ayın feyzine “bizim” ne kadar ihtiyacımız olduğunu bildiği içindir, kendi Zât-ı Âlileri için değil... Estağfirullah, Efendimiz’i bizim gibi birey sanmak en büyük dalâletlerdendir. Hemen aklımıza “ene beşerun mislukum” âyeti gelebilir. Bu âyeti kerîmenin bize anlattığı Efendimiz’in de bizim gibi sıradan insan olduğu değildir, Efendimiz’in melek veya cin değil, “insan cinsinden” olduğudur. Kanımca, “Receb Allah’ın ayıdır, Şaban benim ayımdır, Ramazan ise ümmetimin ayıdır” hadîs-i şerifleri de bu söylediklerimizi doğrular.

Ramazan-ı Şerif hakkında en dikkat çekici hadîs-i şeriflerden biri de Efendimiz’in “amin” dediği Hz. Cebrâil’in ettiği dualardan ikincisi olan “Bir kul Ramazan’a erişir de affolunmadan çıkarsa, burnu yerde sürünsün” cümlesidir. Az sözle çok şey anlatma sanatına çok güzel bir örnek olan bu cümle, müslümanlar için hem bir müjde hem de uyarı... Bu cümle çok büyük bir müjde çünkü Ramazan-ı Şerîf’in Allah’ın rahmetini kazanmak için biçilmiş kaftan olduğunu, az bir gayretle bile bu rahmete ulaşılabileceğini müjdeliyor. Diğer yandan, bu rahmetten uzak kalma ihtimalinin de olduğunu ve bu ihtimalin ne kadar kötü bir durum olduğunu da...

Kardelen’in 88. Sayı konusunu “Ramazan-ı Şerîf” olaral belirledik. Konunun hakkını vermek haddimiz değil ancak Rabbimizden niyazımız, niyetimizi amelimiz gibi kabul etmesi ve önümüzdeki Ramazan-ı Şerîf ayını bizler, okurlarımız ve tüm müslümanlar için affa ve rahmete vesile etmesidir.

Hayırlı Ramazanlar.

 


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Hayatın merkezi anneler... - Sayı 124
Zor sınavımız mülteci mes... - Sayı 123
Tevhid yoksa huzur da yok... - Sayı 122
Anlam peşinde... - Sayı 121
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (125):
Çocuk; insanlık zincirinin ebediyet halkası...

Son Eklenen Yorumlardan
 Amin.... Ömer Faruk Erkoyun

 Amin.... Ömer Faruk Erkoyun

 Merhaba. Mən n Azərbaycandan yazıçı Gülər Natiq İsaq ✍️ Bu şeiri çox b&#... Guler

 Altıntaş Hanımefendinin Ey Güzel şarkısının akorlarını çıkarmak üzere sözlerini aradım ve ne mutlu b... Zafer

 Altıntaş Hanımefendinin Ey Güzel şarkısının akorlarını çıkarmak üzere sözlerini aradım ve ne mutlu b... Zafer


Batılı düşünürler-Tolstoy ve niceleri gibi-mutlak olan bir şeyin olması gerektiğini gayet tabi bir şekilde fark edebiliyorlar. Ama bizim aydınımız (bulundukları yere nasıl geldikleri malum); bırakınız ülkenin dünya üzerindeki sorumluluğunu fark etmeyi, düşünmesi gereken bir beyinlerinin olduğunun bile farkında değiller. Ülkemizde, he sahada yaşanan boşluğu daha başka nasıl açıklayabiliriz?
Kardelen: Sayı 3, Aralık 1993
Ana baş tacı olmalıdır
Dervişan bohçası III
Annelerin zaferi
İddiamıza arşivimiz delildir
Hayatın merkezi anneler


Ali Erdal - Annelerin zaferi
Ali Erdal - Yolculuk
Ali Erdal - Kardelen’in 35. topl...
Kadir Bayrak - Anneme...
Bedran Yoldaş - Kelimelerin dansı aş...
Ekrem Yılmaz - Ana güç
Ekrem Yılmaz - Esip geçen ömürmüş
Ekrem Yılmaz - Aşk ile
Dergi Editörü - İddiamıza arşivimiz ...
Site Editörü - Hayatın merkezi anne...
Necip Fazıl - Şiirlerim ve şairliğ...
Necdet Uçak - Deme
Necdet Uçak - İster ağla istersen ...
Mustafa Büyükgüner - Heybemden
Mustafa Büyükgüner - Gazzeye ağıt
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Analar baş tacımızdı...
M. Nihat Malkoç - En sıcak sözcüktür a...
Hızır İrfan Önder - Bir anne arıyorum ac...
Ayhan Aslan - Toprak
Ayhan Aslan - Vuslat
Olgun Albayrak - Aşkın tarihi
Mehmet Balcı - Trabzon’dan üç portr...
Mehmet Balcı - Bizdedir
Mehmet Balcı - Ağıt
Hasan Tülüceoğlu - Göbeklitepe’de Hz. İ...
Ahmet Çelebi - Efendim
Kubilay Ertekin - Putlar ve putperestl...
Halis Arlıoğlu - Şaşırmadık
Murat Yaramaz - Anne duası
Gözlemci - Hadiselere bakış
Muammer Zeki Aygur - Hani nerede
İsmail Güçtaş - Demokrasi
İsmail Güçtaş - Örümcek ağı
Cemal Karsavan - Mutluluğumsun her za...
Heybet Akdoğan - Bu kaybedişler bizi ...
Ayşe Yaz - Sivil itaatsizlik
Servane DAĞTUMAS - Modern Azerbaycan ed...
Yaşar Akyay - Ana baş tacı olmalıd...
İbrahim Durmaz - Annem
İbrahim Durmaz - Anne
Turgut Yörükoğlu - Dervişan bohçası III
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 15737152
 Bugün : 423
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 657031
 Bugün : 20
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 52
 124. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 0
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 3
Son Güncelleme: 9 Mart 2025
Künye | Abonelik | İletişim