Kardelenden haberler
Kardelen Dergisi

  Sayı: 106 -

Tweetle

DERGİMİZDEN İKİ ZİYARET

Kardelen Dergisi ekibi olarak, görevlerine bu sene atanan Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şükrü BEYDEMİR ile Bilecik Müftüsü Ali ERHUN’u ziyaret ettik.

Mart ayında göreve başlayan Rektör Beydemir’i 18 Ağustos günü makamında ziyaret ettik. Kendisine yeni görevinin hayırlı olması dileğinde bulunduk. Rektör Beydemir, üniversite için düşüncelerini anlattı. Ayrıca, üniversite genel sekreteri Doç. Dr. Cenk Karakurt ile personel dairesi başkanı Akif Tetik’e de ziyarette bulunduk.

Nisan ayında göreve başlayan Bilecik Müftüsü Ali ERHUN’a 4 Eylül günü hayırlı olsun ziyaretinde bulunduk. Yazarlarla sohbet eden Müftü ERHUN ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek Kardelen Dergisi ekibine teşekkür etti.

YAZARLAR BULUŞMASI KİTAPLAŞTI

Pazaryeri Halk Eğitim Merkezi tarafından geçen sene düzenlenen “Bilecikli Yazarlar-Şairler-Gazeteciler-Radyo ve Televizyoncular Buluşması” etkinliğinin kitabı basıldı. Dergimizin sahibi yazar Ali Erdal’ın etkinlikte yaptığı konuşma kitabın sayfalarında yerini aldı. Ayrıca, kitapta etkinliğe katılanların özgeçmişleri ile etkinlikten fotoğraflara da yer verildi.

Bilecikli yazarları bir araya getirerek tanışmalarını ve kaynaşmalarını amaçlayan etkinlikte Kardelen dergisinin yanı sıra Ali Erdal’ın kitapları da sergilenmişti.

KARDELEN; DÜNYA BİZİM' SİTESİNDE

Daha önce de dergimizin yeni sayı haberlerini sitelerinden veren kültür, sanat ve edebiyat sitesi (www.dunyabizim.com)’da Kardelen’in 105.sayısı ile ilgili çeşitli yazılara yer verildi.

Havadis bölümünde; Kardelen’in 30. yaşına ulaştığı ve Bilecik’te okul duvar gazetesi olarak yayın hayatına başlayan derginin 105.sayısının çıktığı duyuruldu.

Sitede yeni çıkan dergilerle ilgili değerlendirmeler yazan Mustafa Uçurum, köşesinde, Kardelen’in 105.sayısı ile ilgili de bir değerlendirmeye yer verdi. Uçurum değerlendirmesinde; “105. sayısına maarif meselemizi kapağına taşıyarak çıktı Kardelen Dergisi. 30. yılına ulaşmış dergi. Çizgisi net, sözünün ardında, rehberleriyle yolunu aydınlatan, tam anlamıyla yerli ve millî bir sevdanın ürünü olan Kardelen'e nice 30 yıllara ulaşmasını diliyorum.” ifadelerine yer verdi.

Son olarak, derginin 105.sayısında Ali Erdal tarafından kaleme alınan “Nasıl Bir İnsan?” başlıklı yazı da (dunyabizim.com) sitesinin sayfalarında yerini aldı.

Kardelen olarak dergimize gösterilen ilgiden dolayı başta (dunyabizim.com) sitesi genel yayın yönetmeni olmak üzere site idarecilerine teşekkürlerimizi sunuyoruz.

27. KARDELEN TOPLANTISI YAPILDI

Kardelen’in 3 ayda bir yapılan toplantısının 27. si bir öncekinde olduğu gibi telekonferans yöntemi ile 18 Temmuz günü gerçekleştirildi.  Toplantı, Sinan Ayhan’ın takdim ve selâmlama konuşması ile başladı.

Daha önceki toplantılarda alınan karar gereğince yazarlar sıra ile kendi köşeleri ile ilgili hazırladıkları raporları takdim ettiler ve daha sonra raporlar üzerinde değerlendirmeler yapıldı. Bu toplantıda arz edilen raporların istişaresi ile raporlarda teklif edilen projelerin, görüşlerin kararlarının alınması ileride yüz yüze yapılacak ve bu toplantının devamı mahiyetinde olacak toplantıya bırakıldı.

104.sayının değerlendirilmesinden sonra hazırlıkları tamamlanmak üzere olan 105.sayının da değerlendirilmesi ile toplantı sona erdi.

Kardelen'in 27. Toplantısının başkanı Sinan AYHAN'ın konuşması

Değerli Gönüldaşlar;

Bugün 18 Temmuz 2020… 27. Toplantımıza iştirak eden gönüldaşlarımıza selâm ve hürmet ederim…

Allah’a sonsuz hamd ve sena… Peygamberi Kâinatın İncisi(sav)ne selâm ve salât…

Allah emeklerimizi tamamına erdirsin… Kuşkusuz dönüş O’nadır…

Tolstoy, “Sanat Nedir” eserinde kısa bir hikâye anlatır bize… Bir resim öğrencisi ile öğrencinin hocası hakkında… Öğrenci bir resim yapar ve hocasına götürür; hoca resmi süzer ve resmin bir yerine küçük bir dokunuş yapar ve fakat öğrenci görür ki resim olağanüstü bir şekilde değişmiştir… Öğrenci, Hocası’na dö-nüp sorar: “Hocam ne yaptınız; bir dokunuşla her şey değişti…”

Aslında küçük bir çaba gibi gözüken bu dokunuşta “sanat” var. Muhtevası ve bütün ağırlığıyla bir sa-nat… Bu bir seviye…

Keza daha öte bir seviye Yunus’un dizelerinde “Ölen hayvan imiş, âşıklar ölmez” dizelerinde nasıl bir dokunuş, nasıl bir şifa var… O şifayı al akrabana götür, eşinle dostunla paylaş, çoluğuna çocuğuna miras bırak… Küçük görünen bir çaba da Yunus’un türküleşmiş, ilâhîleşmiş dizelerinde… Küçük görünen çaba aslında büyük bir çabanın mahsulü… Taptuk Emre’nin kapısından kırk yıl eğri odun sokmamak gibi… İşte o haslet Anadoluyu taşımış, Anadolu insanına nefes olmuş… İşte bu da hasret duyulan bir seviye…

Hepimiz Hz. Yakup ile Hz. Yusuf kıssasını biliriz… Hz. Yakup’a Hz Yusuf’un kardeşleri kötü haberi vermeye geldiklerinde; “Yusuf’u kurt yedi” dediler… Hz. Yakup da onlara “Görüyorum ki yalan söylüyor-sunuz, nefsinize göre davranıyorsunuz, ama bu hadden sonra bana düşen (güzelce ve hakkıyla) sabretmek; hakikat nasıl olsa çıkacak”… İşte hepimiz nefsimize göre hareket eden kişiler olarak, şeytanın vesveseleriyle bir seviyeyi kaçırıyor ve diyoruz ki “Fikri ve fikretme haysiyetini kurt yedi…” Ama hakikat ortaya çıkacak, fikretmekte derinleşmek dünyada kalıcı olacak…

Kardelen, çıkış beyannamesinde de belirttiği gibi “fikri anlayan bir nesle aşina değil”; ama Allahın izniyle o seviyenin, “Kuyu-Yusuf’u” çilesinin peşinde ve onu mayalandıracak bir halin, hadisenin, şeyin kollayıcısı, o seviyeye ermenin duacısı… Yani hakikatte “fikri de kurt yemedi”; o fikir eninde sonunda hakikatin koynun-da billurlaşacak, keyfiyet tutturulacak…

Allah Kerim…