Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 35 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     1004 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Mucize
Kürsü Kainatın Efendisi

  Sayı: 107 -

(Mucize bahsi devam ediyor)

Muaz Bin Cebel:

Allahın Resûlü Tebük seferinde sahabilerine emir buyurdular: “İnşallah yarın Tebük çeşmesine varırız. Varışımız, kuşluk zamanından evvel olamaz. İçinizden kim evvel varırsa suya el değdirmesin, benim gelmemi beklesin!” Biz suya varınca gördük ki, bizden önce iki kişi gelmiş… Su da gayet zaif akıyor. Allahın Resûlü o iki kişiye suya el değdirip değdirmediklerini sordular ve değdirmiş oldukları cevabını alınca üzüldüler ve onlara darıldılar. Sonra sudan biraz alıp bir kaba koydular. O kapta mübarek ellerini ve yüzlerini yıkadılar ve o suyu çeşmeye döktüler. O anda çeşmenin suyu o kadar gür akmaya başladı ki, gelen içti, giden içti ve herkes kandı.

Muaz Hazretlerinin anlattığı bu hâdisenin sonunda Allahın Resûlü, kendisine hitap buyuruyorlar:

“–Yâ Muaz, eğer ömrün olur da uzun yaşarsan, buraların bağ, bahçe ve bostanlarla dolduğunu görürsün!”

Bu mucizeye bağlı ikincisi de, ayniyle dedikleri gibi olmasıdır. O kurak toprak, birdenbire suyun artması yüzünden, bağlık, bahçelik oldu.

Hudeybiye yürüyüşünde de aynı harika… İslâm askerleri oradaki suya hücum edip onu kuruttular ve Allahın Resûlüne suyun bitmesinden ötürü yakındılar. Hemen tirkeşlerinden bir ok çıkarıp kaynak noktasına konulmasını emrettiler. Emirleri yapıldı ve su kaynamaya başladı. Dönüşlerine kadar durmadan kabardı.

Arve isimli sahabiden rivayet edilmiştir ki, Allahın Resûlü, bir kovadan abdest almışlar, mübarek ağızlarını yıkamışlar ve suyunu kovaya dökmüşlerdir. Sonra da bu kovadaki suyun kuyuya dökülmesini emretmişlerdir. Tirkeşlerinden bir ok çıkarıp kuyuya atmışlar ve ellerini duaya kaldırmışlar… Kuyunun suyu öyle yükselmiş ki, sahabiler, elleriyle tas tas, ağzından almaya başlamışlar…

Buna benzer daha nice nakil mevcuttur. Enes bin Malik:

–Saadet devrinde buna benzer bir kıtlık yılı oldu. Bir Cuma günü Allahın Resulü hutbedeyken bir arabî ayağa kalktı ve haykırdı: “Malımız helâk oldu ve çoluk çocuğumuz acından kıvranmaya başladı. Bizim için Allaha dua et!”... Allahın Resûlü, mübarek ellerini dua âlemine kaldırdılar. Havada tek bir bulut parçası yoktu. Nefsimi kudret elinde tutan Allaha yemin ederim ki, göklere dağlar gibi bulutlar yığılıncaya kadar ellerini dua vaziyetinden çekmediler, aşağıya indirmediler ve minberden inmediler. Bu vaziyette mübarek sakallarından da gözyaşı inmekteydi. Yağmur başladı. Bir hafta devam etti ve öbür cumaya dek sürdü. Bu defa yine aynı arabînin fazla yağmurdan şikâyeti üzerine yine dua buyurdular: “Yârabbi, yağmuru etrafımıza dağlar ve tepeler üzerine ve derelere yağdır!”... Bulutlar Medine üstlerinden çekilip etrafını ve toprakları hedef tutmaya başladı. O muazzam yağmurun haberi her taraftan duyuldu ve bir ay müddetle dereler, çağlayanvâri aktı.

Abdullah bin Abbas nakliyle Hazret-i Ömer’den:

–Son derece sıcak bir günde Tebük gazâsına çıkmıştık. Büyük bir susuzluk başladı. Kimsenin kimseye verebileceği tek damla kalmadı. O hale geldik ki, bazılarımız devesini kesip bağırsaklarından bir kaç damla emilecek bir madde aramaya başladı. Ebu Bekr Hazretleri, Allahın Resûlüne, dedi: “Allah dua etmeyi sana şiar kılmıştır. Bizim için dua et!”... Buyurdular: “Ya Ebu Bekr, dua etsem memnun olur musun?” Cevap: “Elbette ey, Allahın Resûlü!”... Ellerini kaldırdılar ve yağmur başlayıncaya kadar indirmediler. Yağmur sade İslâm ordusunun bulunduğu saha üzerine yağdı ve bütün insanlar kanıncaya kadar ve kaplar doluncaya kadar sürdü.

Peygamber amcası Ebu Talib’den bir nakil de, “Zilmecaz” isimli bir yerde kendisinin susadığını, susuzluktan Kâinatın Efendisine şikâyet ettiğini, Allahın Resûlünün devesinden indiğini, Ebu Talib’i ardınca çektiğini ve kupkuru yerde birden bire su göstererek “iç, yâ amcam!” dediklerini bildirir. (Devam edecek)


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Hususilik... - Sayı 114
Hususilik... - Sayı 113
Hususilik... - Sayı 112
Hususilik... - Sayı 111
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (127):
Sünnete uygun beslenme...

Son Eklenen Yorumlardan
 Bugün 18.11.2025Konu nedir? ...

 Deprem kuşağında yer alan ülkemizde: çok katlı yapılar yerine, tek katlı bahçeli evlerde yaşamak asl... yusuf

 Muazzam bir çalışma olmuş,tebrik ediyorum.... Ahmet Durmuş

 yukarıdaki hikayeyi ve eklemeleri yazan kişi biraz zorlamayla günün modasına uymuş işi dış güçlere a... HALİL KÖSE

 test"... test


Tüm gazetelerimizin toplam tirajı, 70milyon nüfusa karşılık, 3,5 milyon…
Elâlemin memleketinde tek gazete bile çift rakamlı tiraja sahip. Mesela Japonya’da günde 13 milyon satan gazete var.
Bizde nüfus artıyor, gazete tirajları yerinde sayıyor, hattâ azalıyor. Demek ki “basın” diye piyasaya sürülen kâğıt parçalarına millet güvenmiyor. Bu güvensizliğe rağmen basından ödleri kopanlara yazıklar olsun!
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1993
Hakkın hâdimleri ve bâtılın vekâlet sava
Nesl-i muazzez
Ehl-i gönül
Gazze, ümmetin imtihanıdır
Vesâyet savaşları
Gelecek sayı (127) konusu


Ali Erdal - Nereye kadar?
Kadir Bayrak - Mukaddes beldelere-2
Ekrem Yılmaz - Korkaklar
Ekrem Yılmaz - Nerdeyiz
Fatma Pekşen - Dağlara çen düşende
Dergi Editörü - Ben kazandım, biz ka...
Site Editörü - Vekâlet savaşları
Necip Fazıl - Yahudi (Terkip ve Te...
Necdet Uçak - Annem var güzel anne...
Necdet Uçak - Bu vatan bizim
Kardelen Dergisi - Gelecek sayı (127) k...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
Kardelen Dergisi - Gazze ateşkes görüşm...
M. Nihat Malkoç - Gördüm seni, gördüm ...
M. Nihat Malkoç - Gazze, ümmetin imtih...
Zaimoğlu - Gündüz, geceye muhta...
Zaimoğlu - Sağlam kulp
Halis Arlıoğlu - Hâramiler
Halis Arlıoğlu - Meçhule hitap
Ahmet Değirmenci - Geri verin
Ahmet Değirmenci - Kurban
Ahmet Değirmenci - İki ara bir dere
Büşra Duru - İslâmın meşalesi ile...
Remzi Kokargül - Malatya suskun, durg...
Murat Yaramaz - Şüphe
Murat Yaramaz - Amnezi
Gözlemci - Hadiselere bakış
Mahmut Topbaşlı - Duruldum
Mahmut Topbaşlı - Cemre sancıları
Cahit Ay - Kimdendir
Cahit Ay - Ondördünde
Cahit Ay - Sana geliyor
Rıdvan Yıldız - Kaş ve bulut
Vahid Aslan - Adam olmaq derdi
Vahid Aslan - Günəbaxanlar
Emine Öztürk - Yolun sonu
Osman Akçay - Büyük camgözlerle yü...
Mustafa Makas - Vesâyet savaşları
Yaşar Akyay - Hakkın hâdimleri ve ...
İbrahim Durmaz - Kızılelma
Mehmet Emin Armağan - Nesl-i muazzez
Mehmet Emin Armağan - Ehl-i gönül
Mustafa Kozlu - Mutluluk
Uğur Utkan - Hz. Ebubekir Sıddık
Kemal Çerçibaşı - Bir yıldırım çarptı ...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 16290865
 Bugün : 383
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 692714
 Bugün : 16
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 443
 126. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 1
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
Son Güncelleme: 9 Mart 2025
Künye | Abonelik | İletişim