Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 35 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     1478 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Gün ola, devran döne
Sinan Ayhan

  Sayı: 109 -

Meydan yerinde olağan bir kesme şekerin üzerine konan olağan sinekler misali, akılları ve ruhları pisliğe çekilen bir hal… İnsanlık bugün, bu tür basit bir avcılığın ortaya düşmüş avı… 

Kesme şeker gözenekleri arasından parıldar, ama elmas değildir. Yine de sinek gözüne ve duyusuna cazip gelir. Şehvet gözüyle boyanan eşya, burada bizim için kesme şeker mesabesinde. İnsanlık ise şişirilmiş şehvetiyle sinek duyulu. 

Zamanın değirmeni yavaştır, lakin zaman geçer ve her şeyi öğütür. O değirmenden öğütülmeden geçecek hiçbir ölümlü yok. “Pandemi” denen hadisenin keyfiyeti de öğütülmeye dönük bir hadise. Bu öğütülmeden ya un olarak çıkarsınız, ya tuzla buz bir eşya. Unsanız, mesele yok, ekmeklik nişan üzerinizde; ama paramparçaysanız, çöplüğü boylayacaksınız. 

Fransız şair Valery, “Deniz Mezarlığı” şiirinde, suyu çekilmiş bir denizin hazinesini Avrupa Toplumu için bir sonuçsuzluk tablosu olarak tasvir ediyor sanki. Birbirine iliştirilmiş halklardan oluşan Avrupa, bütün düşük doğmuş verimleriyle adeta bir mezarlık. Her şeye rağmen İtalyan düşünür Eco ise, Avrupa’nın yıkılmaz bir birlik olduğunda ısrarcıdır. Bir dil ve kültür birliğinin getirdiği aynı yöne bakma hadisesi. Lakin bunlar aynı yöne bakıyor olsa bile, mevcut bakış iflah olmayacak bir şekilde hasta. 

Bazen şöyle düşünüyorum; Avrupa Birliği Türk Birliği oluşmasın diye mi kuruldu acaba… Sebep ve sonuçlar, sorduğum sorunun güzergâhında. Küfür, bir şekilde imanın yolunu kesmek isteyecek… 

İstanbul’un fethine giden yol, kütle kütle doğunun daha batıya bütün unsurlarıyla taşınması sayesinde oldu. Her taşınan blok, bir tohum gibi toprağa tutundu ve kökleşti. Türkistan, bloklar halinde batıya doğru yurtlar edindi ve oralarda zemine bir şekilde daha sağlam bastı. Doğunun batı üzerine bu yıkılışına karşı “kendini tanrı ilan edenler” çeşitli kisveler altında bu huruca dur demek istedi. Bunun için kendini sakladı, kendileri sahneye çıkamayacaklarından ileri Hıristiyanlığı sürdü; Katolikliği, Protestanlığı ve en son Ortodoksluğu… Üstüne bozkır halklarını imandan uzak tutarak da, kesme şekere tav halklar haline getirmeye yeltendi… Küfür, odaklandığı yeri ve niyetini bu tür kisveler üzerinden hep saklı tuttu. 

Bizce “pandemi” saklı niyetin bir parçası. Kendini korkakça nice perdeler arkasına saklayan “tanrılık taslayıcı”ların “kesme şeker” oyunu. Bütün insanlığı kendi lanetlerine bağlama planı. 

Kıyafet değiştirerek, milletinin ruhuna bakmaya çıkan sultanlar acaba neyi ölçüyordu. Adımla, karışla fethedilecek yerleri mi; yoksa sineklik şehvetinden uzak bir ahlâkla kurulacak bir nizamın zeminini mi, keyfiyetini mi… Ahlâkı üstün olmayan bir millet İstanbul’u, dünyanın başkentini fethedebilir miydi? 

Bugün bir deniz mezarlığı üstünde sinek olmayı reddediyoruz. Temsili Korona’nın kolları gibi hareket eden, üzerimize ahtapot kollarından maddi, manevi hastalık kolları salan küfrün bütün tekliflerini reddediyoruz. Dünya siyasetinin posasını çıkaran ve böylece kendilerine yenilmez güç süsü veren bu kuduzlara kölelik yapmayı reddediyoruz. Karşılarında kedinin kuyruğuyla oynama misali bir nasipsiz manzara çizmeyi reddediyoruz. Kurdukları tuzakların sebep ve sonuçlarını topyekûn reddediyoruz. Ekonomik zenginliklerinin onları galip gibi gösteriyor olmasını reddediyoruz. Gün ola, devran döne… Zaman işleyecek ve öğütülmesi gereken her şeyi meydan yerine dökecek. Saflar belli olacak. Ekmek nişanlı alınlarla sinek kanatlı gözler belli olacak… 

İnsanlığın ruhu, bir deruni hal olarak, bloklar halinde küfür maktalarından sökülüyor ve onların tasavvur ettiği köle insan yerine yepyeni, halis bir imana erişecek bir insanlık kapıda bekliyor. 

Kesme şeker tuzağı, şekere sinekleri çekecek, ortalığı temizleyecek ve yalnız kendilerini çeken bir anafor hükmünde olacak, sinekliği reddeden kol, imanına sarılıp kurtulacak… Tuzakları, kendi kendini yiyen sinek misali muhakkak bozulacak… Allah tuzak kuranlara cevap verenlerin en hayırlısıdır. “Onları, ummadıkları bir yenilgi bekliyor…” Ne yaparsalar yapsınlar. Her şeyden öte Allah’ın vaadi var. Bu devran, kesme şeker sineklerinin vızıltılarıyla değil; imanın cevher haliyle parıldayıp dönecek.


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Kalem, O Kalemdir... - Sayı 114
Oluşmuş ve Oluşmamış Âzâl... - Sayı 114
Hakikatin Önsezisinden Ye... - Sayı 113
Liyakatin Kökleri ve Köke... - Sayı 112
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (127):
Sünnete uygun beslenme...

Son Eklenen Yorumlardan
 Bugün 18.11.2025Konu nedir? ...

 Deprem kuşağında yer alan ülkemizde: çok katlı yapılar yerine, tek katlı bahçeli evlerde yaşamak asl... yusuf

 Muazzam bir çalışma olmuş,tebrik ediyorum.... Ahmet Durmuş

 yukarıdaki hikayeyi ve eklemeleri yazan kişi biraz zorlamayla günün modasına uymuş işi dış güçlere a... HALİL KÖSE

 test"... test


ACI-YORUM nedir?
Bugün toplumumuzda, özellikle düşünce alanında aksayan yönler ve anlamsızlıklar var.
ACIYORUM, bu aksaklıkları ve anlamsızlıkları, sadece fikirle en can alıcı yerinden, en vurucu sözlerle, yanlışlıkların mantıksızlıklarını yakalamayı usul bilerek, en doğru yargıları, hiç itiraza yer vermeyecek şekilde ifade etmeyi ve daha sonra düzeltmeyi yapacak olanlar için fikri çözüm yolları açmak düşüncesinin ifadeye dökülmüş şeklidir.
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1992
Büyük camgözlerle yüzen karahindiba
Hakkın hâdimleri ve bâtılın vekâlet sava
Ehl-i gönül
Nesl-i muazzez
Nereye kadar?
Gelecek sayı (127) konusu


Ali Erdal - Nereye kadar?
Kadir Bayrak - Mukaddes beldelere-2
Ekrem Yılmaz - Korkaklar
Ekrem Yılmaz - Nerdeyiz
Fatma Pekşen - Dağlara çen düşende
Dergi Editörü - Ben kazandım, biz ka...
Site Editörü - Vekâlet savaşları
Necip Fazıl - Yahudi (Terkip ve Te...
Necdet Uçak - Annem var güzel anne...
Necdet Uçak - Bu vatan bizim
Kardelen Dergisi - Gelecek sayı (127) k...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
Kardelen Dergisi - Gazze ateşkes görüşm...
M. Nihat Malkoç - Gördüm seni, gördüm ...
M. Nihat Malkoç - Gazze, ümmetin imtih...
Zaimoğlu - Gündüz, geceye muhta...
Zaimoğlu - Sağlam kulp
Halis Arlıoğlu - Hâramiler
Halis Arlıoğlu - Meçhule hitap
Ahmet Değirmenci - Geri verin
Ahmet Değirmenci - Kurban
Ahmet Değirmenci - İki ara bir dere
Büşra Duru - İslâmın meşalesi ile...
Remzi Kokargül - Malatya suskun, durg...
Murat Yaramaz - Şüphe
Murat Yaramaz - Amnezi
Gözlemci - Hadiselere bakış
Mahmut Topbaşlı - Duruldum
Mahmut Topbaşlı - Cemre sancıları
Cahit Ay - Kimdendir
Cahit Ay - Ondördünde
Cahit Ay - Sana geliyor
Rıdvan Yıldız - Kaş ve bulut
Vahid Aslan - Adam olmaq derdi
Vahid Aslan - Günəbaxanlar
Emine Öztürk - Yolun sonu
Osman Akçay - Büyük camgözlerle yü...
Mustafa Makas - Vesâyet savaşları
Yaşar Akyay - Hakkın hâdimleri ve ...
İbrahim Durmaz - Kızılelma
Mehmet Emin Armağan - Nesl-i muazzez
Mehmet Emin Armağan - Ehl-i gönül
Mustafa Kozlu - Mutluluk
Uğur Utkan - Hz. Ebubekir Sıddık
Kemal Çerçibaşı - Bir yıldırım çarptı ...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 16370840
 Bugün : 489
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 700945
 Bugün : 224
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 1748
 126. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 1
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
Son Güncelleme: 9 Mart 2025
Künye | Abonelik | İletişim