Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 32 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     3617 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Kur'ân'la yolculuk
Mustafa Gül

  Sayı: 73 - Temmuz / Eylül 2012

“ONLAR, VERDİKLERİ SÖZLERE UYARLAR.” (Müminun, 23/8)

Ahde vefa göstermek yani sözünde durmak, öteden beri toplumumuzda üstün tutulan davranışlardandır.

Birçok atasözü, bu davranışın değerini yeterince açıklıyor:

Ölmek var, dönmek yok.

Söz namustur.

Söz bir, Allah bir.

Öl söz verme, öl sözünden dönme.

Bu atasözleri, eski nesillerin hayatının her safhasında yer alırdı. İbret alınması için ünlü iki şairimiz arasında geçen bir olayı burada zikredelim:

“Mehmet Akif Ersoy, arkadaşı Eşref Edip'in evinde öğlen vakti buluşmak üzere sözleşirler. Eşref Edip'in evi Vaniköy'de, Akif'inki Beylerbeyi'ndedir. Sözleştikleri gün şiddetli yağmur yağması üzerine, Akif'in gelemeyeceğini düşünen Eşref Edip komşusuna gider. Akif ise yağan şiddetli yağmura rağmen gelir ve onun çıktığını öğrenir. Sırılsıklam bir halde, içeri dahi girmeden geri döner. Eve geldiğinde Akif'in gelmiş olduğunu öğrenen Eşref Edip, çok üzülür ve ertesi gün hemen Akif'in yanına gider. Kendisine kırılmış olan arkadaşından özür dilemeye ve gönlünü almaya çalışırken, Akif ona şu unutulmayacak sözü söyler: “Bir söz ya ölüm veya ona yakın bir felâketle yerine getirilmezse mazur görülebilir.” Şimdilerde bu güzel örneklerle az karşılaşıyor, sözünde durmayanlar için: “Vefa, İstanbul'da bir semtin adı.” diye sitem ediyoruz.

Tutulmayacak sözler için, kolay “evet” denir. Karşısındakini kandırmak için olmadık yeminler edilir. Fakat sözünün eri olan ve sorumluluk duyanlar, kolay kolay söz vermez, antlaşma sağlanınca da gereğini yaparlar.

Nikâh memurunun sorusuna “evet” demek için aylarca düşünülür. Fakat bu “evet”in karşılığı da, bir ömür boyu sürer. Zorlamayla, çıkara dayalı veya iyice düşünülmeden yapılan evlilik sözleşmeleri genellikle kısa ömürlü olur.

Kişilerin birbirlerine verdikleri sözü yerine getirmemeleri, ilişkilerin bitmesine; toplumlar arasında yapılan antlaşmalara uymamak bazen savaşa sebep olmaktadır.

Peki ya Yaratıcı'ya verilen sözlerimiz…

İlk söz, İslâmî literatürde “KÂLÛ BEL” diye bilinen: “ELESTÜ BİRABBİKÜM /BEN SİZİN RABBİNİZ DEĞİL MİYİM?” sorusuna karşılık verilen :“BELÂ/EVET” (A'râf, 7/172) sözüdür.

İnsanın ergenlik dönemine girdiği, akıl buluğ olduğu yani düşünmeye başladığında fıtratının reddedemediği bir kabullenmedir bu “evet.” Hakikatin onaylanması anlamındaki bu içten verilen söz, ne yazık ki insanoğlunun büyük çoğunluğu tarafından çabuk unutuluyor. Daha doğrusu yeryüzünde Allah'ı (cc) herkes tanıyor da, sözünü dinleyenler azınlıkta kalıyor.

Peki gönüllü olarak yapılan sözleşmeye ne demeli.“LÂ İLÂHE İLLÂLLAH /ALLAH'TAN BAŞKA İLÂH YOKTUR” antlaşmasına ne kadar uyuyoruz. Hiçbir zorlama olmadan, isteyerek, özgürce, gönüllü olarak: “LÂ İLÂHE İLLÂLLAH” diyor, Allah'a teslim oluyor, yani Yaratıcı'yla “Müslümanlık” sözleşmesi imzalıyoruz.

Yaptığımız bu sözleşmenin bilincinde miyiz?

Kabul etmediğimiz ilâhlar sadece Lat, Menat, Uzza isimli putlar mı?

Peşinden gittiğimiz tanrıların farkında mıyız?

İş, davranış, düşünce ve eylemlerimizde Allah'ı (cc) her zaman birinci plâna aldığımızı rahatlıkla söyleyebilir miyiz?

Yaptığımız her davranışta: “Bu iş Allah'ın rızasına uygun mu?” diye ne kadar sorguluyoruz?

Bize şah damarımızdan yakın olan Allah'a, acaba biz ne kadar yakınız?

“Sindire sindire oku Kur'an'ı” (Müzzemmil, 73/4) emrinden haberdar mıyız? Okuyor muyuz, anlıyor muyuz, hayatımızın rehberi olarak kabul ediyor muyuz?

“Bizim için güzel bir örnek olan RASULULLAH'ı”(Ahzap, 33/21) ne kadar tanıyor, hayatımızda örnekliğine ve önderliğine ne kadar yer veriyoruz?

Mümin kardeş, sözleşmemize uyalım. Zira, verdikleri sözlere uyanların armağanı: “Firdevs cennetleridir.” (Müminun, 23/11)

Ve son söz:

“KİM, ALLAH'TAN DAHA ÇOK SÖZÜNDE DURABİLİR.” (Tevbe,9/111)

 


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Mekkenin fethinden çıkara... - Sayı 96
“Zulmedenlere meyle... - Sayı 78
Şaşkın insan... - Sayı 76
Kur'ân'la Kur'ân... - Sayı 75
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (120):
Doğumunun 120. yılında Üstat Necip Fazıl Kısakürek...

Son Eklenen Yorumlardan
 bosch professional gop 185-liBeylikler dönemini hatırlayalım, birbirlerine karşı üstünlük mücadelesi... Feyzi

 "Yürü kardeşim,Ayaklarına bir Kudüs gücü gelsin."Sen ve senin gibi şuurlu insanların sayıları bereke... Nilüfer Mihailoğlu

 Yüreğinize kaleminize sağlık kıymetli hocam. Allah hayırlı sağlıklı uzun ömürler versin.... Faruk AKTI

 kantarın topu olacak efendim ... Esra

  Gönlü klabi temiz abim kalemine sağlık başarılarının devamını diliyorum sevgiler saygılar ... Serkan yakar


Sonsuz karanlıklarıma gömülüşümü anlamayıp bilmeden kendi karanlıklarına denk sayanlar tarihin karanlığında boğulmaya mahkûmdurlar.
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1992
Tas tarak
Kasem olsun!
Bir tufanın ardından: Filistin
Deniz kabarıyor
Soykırım, Antisemitizm ve Filistin Üçgen
Fatih Sultan Mehmet (4)
Deniz kabarıyor
Kudüs... Ey Kudüs
Zeytin dalları altından meydan okuyuş


Yavuz Sert - Bir tufanın ardından...
Yavuz Sert - Gazze biz ne öğretti...
Ali Erdal - Deniz kabarıyor
Kadir Bayrak - Vah benim halime!
Necip Fazıl Kısakürek - İç ve dış düşman – Y...
Bedran Yoldaş - Elinde taş küçük çoc...
Bedran Yoldaş - Zevâli yakındır zulm...
Ekrem Yılmaz - Kazandım vallahi!
Ekrem Yılmaz - Bitti kelimelerim
Ekrem Yılmaz - Mektup
Dergi Editörü - Üstün fikir
Site Editörü - Sosyal medyanın gücü
Necdet Uçak - Dünya malı
Necdet Uçak - Geldi geçti ömrüm be...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Soykırım, Antisemiti...
M. Nihat Malkoç - Gazze günlüğü
Hızır İrfan Önder - Kasem olsun!
Zaimoğlu - Batı muradına erebil...
Mehmet Balcı - Köyüme gömün
Mehmet Balcı - Sevdam
Muhsin Hamdi Alkış - İsrail-SAMİRİ-oğulla...
İbrahim Şaşma - Kudüs Mektubu
Halis Arlıoğlu - Merhum Mehmet Akif i...
Murat Yaramaz - Hiç
İlkay Coşkun - Filistin
Zafer Nefer - Tas tarak
Özkan Aydoğan - Çocuk
İlknur Eskioğlu - Şehitlik oyunu
Yusuf Çelikler - Bu gidiş nereye?
Ayşe Yaz - Yağmur (Gazzenin çoc...
Bedir Acar - ‘İsrail bizi yenemez...
Hüma Sunguroğlu - Çınarın gölgesinde o...
Hüma Sunguroğlu - Zeytin dalları altın...
Abdullah Doğulu - Filistinde anne-çocu...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 13207482
 Bugün : 3550
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 606730
 Bugün : 172
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 243
 119. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 4
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
Son Güncelleme: 21 Şubat 2024
Künye | Abonelik | İletişim