Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 32 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     2800 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Annelerimiz -6-
Yavuz Sert

  Sayı: 85 - Temmuz / Eylül 2015

HZ. HAFSA BİNTİ ÖMER

Efendimiz Hazretleri’nin nikâh sırasına göre dördüncü hanımı Hz. Hafsa validemizdir. Hz. Hafsa validemiz, Hz. Ömer Efendimiz’in kerime-i muhteremeleridir. Validesi Zeyneb binti Maz’un’dur. Validemiz kabul gören rivayete göre 605 tarihinde doğmuşlardır.

Hz. Hafsa validemizin ilk zevci Ashab-ı Bedir’den olan Huneys bin Huzafe Bedir’de yaralanması veya hastalanması sonucunda Medine’ye dönüşte şehit olmuştur. Hz. Ömer kerimesinin dul kalmasından sonra ilk olarak Resûlullah Efendimiz’in kerimesi Rukiyye validemizin göçmesi ile hanımını kaybetmiş olan Hz. Osman’a kızı ile evlenmesini teklif eder ancak Hz. Osman bu teklife olumlu yaklaşmaz. Aynı teklifi Hz. Ebubekir’e de yapar ancak o da sükût ederek olumlu bir cevap vermez. Hz. Ömer, önce Hz. Osman, sonra da Hz. Ebûbekir tarafından reddedildiği için çok üzülür, bu üzüntüsünü ve gücenikliğini de Efendimiz’e arzeder. Efendimiz gülümseyerek “Allah, Osman’a Hafsa’dan daha hayırlı, Hafsa’ya da Osman’dan daha hayırlı bir zevc ve zevce ihsan eder, o zaman üzüntün kalmaz” buyurur.

Hz. Ömer Efendimiz’in bu cevabını duyunca Hz. Osman ve Hz. Ebûbekir’den daha hayırlısının Efendimiz olacağını, aynı şekilde Hz. Osman’ın Hafsa’dan daha hayırlı bir zevcesi olacağını söylemesinden de Efendimiz’in diğer kızını da Hz. Osman’a vereceğini düşünür. Nitekim düşündüğü gibi olur ve Efendimiz’in diğer kerimeleri Ümmü Gülsüm validemiz Hz. Osman ile nikahlanır. Hz. Hafsa için de Efendimiz “Benimle evlense olur mu?” deyince Hz. Ömer çok büyük sevinç yaşamıştır.

Böylece, Ocak 625, Hicrî 3 yılının Şâban ayında Efendimiz dördüncü eş olarak Hz. Hafsa validemiz ile evlenmiştir. Validemizin hücresi Ravza’yı ziyaretimiz sırasında ayakta dikildiğimiz yerdir.

Hz. Hafsa ve Hz. Ayşe validelerimizin yaşları çok yakın olduğu için çok iyi anlaşıyorlardı, aralarında bir kıskançlık olmadı. Hz. Hafsa’nın Hz. Ayşe hakkında, Hz. Ayşe’nin de hem Hz. Hafsa hem de diğer validelerimiz hakkında faziletlerini anlatan sözleri ve hadîs nakilleri vardır.

Hz. Hafsa validemizin vesile olduğu ayet inzalleri vardır.  Efendimiz, birgün bir yerden hanesine döndüğünde validelerimizin gönüllerini almak için hücrelerini tek tek dolaşır. Bu dolaşma sırasında rivayete göre Ümmü Seleme validemizin, bir rivayete göre Zeyneb binti Cahş validemizin hücresinde uzunca bir müddet kalır. Bu uzun kalış nedeni ile hem Hz. Hafsa hem Hz. Ayşe, niye orada çok kaldı diye düşünürler. Daha sonra Efendimiz’in, Ümmü Seleme validemizin ikram ettiği bal şerbetini içtiği için uzun kaldığını öğrenirler. Fakat yine de uzun kalmasını uygun bulmayınca Hz. Peygamber yanlarına gelince Efendimiz’e “bir koku var sizde” diyerek içtiği bal şerbetinin bu kokuya sebebiyet verdiğini ima ederler. Efendimiz, bunun bir fitne sebebi olduğunu duyunca kendi kendine bundan sonra bal şerbeti içmeyeceğim demiştir. Bu hadise üzerine Allah’ın helal kıldığı şeyleri, zevcelerini memnun etmek için kendisine haram etmemesi icap ettiğine dair Tahrim Sûresindeki âyet inzal olmuştur.

Tahrim suresindeki diğer bir ayetin inzali daha Hafsa validemiz ile ilgilidir: Efendimiz Hz. Hafsa’ya bir sır verir. Validemiz, bu sırrı saklamayıp arasının çok iyi olduğu, çok iyi anlaştığı Hz. Ayşe’ye açınca, Allah-ü Zü’l-Celâl bu hali Tahrim sûresinde Habib-i Edib-i Zişân’ına haber vermiştir. 

Hz. Hafsa validemiz Mekke’de okuma yazma bilen birkaç kişiden biriydi ve siyasî, ictimaî olaylara yani sosyal ve politik hadiselere çok aklı eren bir validemizdi. Hudeybiye barışının maddelerinin müsveddesini fikir olarak hazırlayan Hz. Hafsa’dır. Ayrıca Hz. Hafsa ilk hanım hafızlardandır.

Hz. Hafsa validemiz, Efendimiz ile evlendiğinin kırkıncı yılında, yani 665 yılında, yine bir Şâban ayında ahirete göçmüştür. Cenazesi Medîne valisi Mervan bin Hakem tarafından kıldırılmış ve Efendimiz’in yavrularının, torunlarının, zevcelerinin, akrabalarının ve pek çok yakınının bulunduğu Bakî kabristanına defnedilmiştir. Daha önce göçtüğüne dair de rivayetler de vardır ancak 665 yılı Şâban ayı daha hâkim bir rivayettir. Hz. Hafsa validemiz, Efendimiz hazretlerinden altmış civarında hadîs rivayet etmiştir. (Ömer Tuğrul İnançer ile Seyir Defteri Program Kayıtlarından derlenmiştir.)


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Gazze biz ne öğretti?... - Sayı 119
Bir tufanın ardından: Fil... - Sayı 119
Adalet Mülkün Temelidir... - Sayı 112
Bir bürokrat şârih: Abidi... - Sayı 106
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (120):
Doğumunun 120. yılında Üstat Necip Fazıl Kısakürek...

Son Eklenen Yorumlardan
 bosch professional gop 185-liBeylikler dönemini hatırlayalım, birbirlerine karşı üstünlük mücadelesi... Feyzi

 "Yürü kardeşim,Ayaklarına bir Kudüs gücü gelsin."Sen ve senin gibi şuurlu insanların sayıları bereke... Nilüfer Mihailoğlu

 Yüreğinize kaleminize sağlık kıymetli hocam. Allah hayırlı sağlıklı uzun ömürler versin.... Faruk AKTI

 kantarın topu olacak efendim ... Esra

  Gönlü klabi temiz abim kalemine sağlık başarılarının devamını diliyorum sevgiler saygılar ... Serkan yakar


Marksizm’in, her şeyin cevabını veremediği, “ilk insanı ve tabiatı kim yarattı” sorusuna “bunu ortaya atmakla tabiatı ve insanı yok farz etmiş oluyorsun. Bundan vazgeçersen, bu soruyu sormaktan da vazgeçersin” demesinden(diye karşılık vermesinden) anlaşılmaktadır. Ancak her şeyin cevabını verebilecek bir kriteryuma sahip olan “benim düzenimi kabul et, kurtulursun!” deme hakkına sahiptir.
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1993
Tas tarak
Kasem olsun!
Bir tufanın ardından: Filistin
Deniz kabarıyor
Soykırım, Antisemitizm ve Filistin Üçgen
Fatih Sultan Mehmet (4)
Deniz kabarıyor
Kudüs... Ey Kudüs
Zeytin dalları altından meydan okuyuş


Yavuz Sert - Bir tufanın ardından...
Yavuz Sert - Gazze biz ne öğretti...
Ali Erdal - Deniz kabarıyor
Kadir Bayrak - Vah benim halime!
Necip Fazıl Kısakürek - İç ve dış düşman – Y...
Bedran Yoldaş - Elinde taş küçük çoc...
Bedran Yoldaş - Zevâli yakındır zulm...
Ekrem Yılmaz - Kazandım vallahi!
Ekrem Yılmaz - Bitti kelimelerim
Ekrem Yılmaz - Mektup
Dergi Editörü - Üstün fikir
Site Editörü - Sosyal medyanın gücü
Necdet Uçak - Dünya malı
Necdet Uçak - Geldi geçti ömrüm be...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Soykırım, Antisemiti...
M. Nihat Malkoç - Gazze günlüğü
Hızır İrfan Önder - Kasem olsun!
Zaimoğlu - Batı muradına erebil...
Mehmet Balcı - Köyüme gömün
Mehmet Balcı - Sevdam
Muhsin Hamdi Alkış - İsrail-SAMİRİ-oğulla...
İbrahim Şaşma - Kudüs Mektubu
Halis Arlıoğlu - Merhum Mehmet Akif i...
Murat Yaramaz - Hiç
İlkay Coşkun - Filistin
Zafer Nefer - Tas tarak
Özkan Aydoğan - Çocuk
İlknur Eskioğlu - Şehitlik oyunu
Yusuf Çelikler - Bu gidiş nereye?
Ayşe Yaz - Yağmur (Gazzenin çoc...
Bedir Acar - ‘İsrail bizi yenemez...
Hüma Sunguroğlu - Çınarın gölgesinde o...
Hüma Sunguroğlu - Zeytin dalları altın...
Abdullah Doğulu - Filistinde anne-çocu...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 13208695
 Bugün : 4763
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 606766
 Bugün : 208
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 243
 119. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 4
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
Son Güncelleme: 21 Şubat 2024
Künye | Abonelik | İletişim