Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 34 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     1533 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Aradığımız ruh
Av. Mustafa Büyükgüner

  Sayı: 104 -

Anadolu toprakları, Osmanlı döneminden beri farklı ırktan ve dinden mültecileri misafir etti. Herkesin barış içerisinde yaşadığı bu vatanda Suriyeliler’in neden sürekli tartışma konusu yapıldığını ve niçin küçücük bir olayda bile nazarların Suriyeli mültecilerin üzerine yöneldiğini hiç düşündünüz mü?..

Bahsettiğim elbette sosyal medyada bilinçli olarak yapılan yayınlar değil. Bunun benzerleri milletimizin basireti sayesinde kitleleri etkilemekten uzak kaldı. Ancak toplumdaki menfi Suriyeli algısı bu sefer merkezden muhite doğru yayılmıyor; bilakis muhitte olan, yani toplum nazarında olan bu menfi algı, büyüyerek çeşitli merkezlerin dikkatini çekiyor ve bir istismar malzemesi olarak kullanılıyor.

Burada bir şey var… Bütün etnik kimliklerin ve çeşitli din ve inanç farklılıklarına sahip insanların sığdığı bu topraklara Suriyeliler neden sığamıyor?..

Üstelik 100 yıl kadar önce, Suriye’de yaşanılanların bir benzeri Anadolu’da yaşanmışken… Yani milletimizin hafızasında halen işgal anıları tazeyken, benzer bir zulme maruz kalan Suriyeliler’e karşı bu menfi tutumun altında ne var?

Bundan yüz yıl önce, Anadolu toprakları dört bir yandan işgal edilmeye başlandığında, Türk Milleti bir refleks oluşturdu… Belki önceki savaşlardaki mağlubiyetler ve özellikle Avrupa’dan Anadolu’ya karşı başlayan ricatten kaynaklanan bir kamuoyu vardı, belki bu acılar milletin işgale karşı hassasiyetini arttırmıştı… Ancak ne olursa olsun… Anadolu’nun dört bir yanından başlayan işgale karşı Türk Milleti önce fert fert, ardından da cemiyet nazarında bir karakter gösterdi…

İşgale karşı direnişin ilk tohumları da böyle atıldı. Ardından kurulan cemiyetler, müfrezeler, topyekûn seferberlik bu direnişin aksiyonunu oluşturdu. Mitingler, gazete yazıları ve ülkenin münevverleri ise bu direnişin fikri altyapısını oluşturdu ve dünya kamuoyu nezdinde Türk’ün haklı dâvâsını her fırsatta anlattı…

Toplum nazarında meydana çıkan bu ruh, sahadaki aksiyoncuların gücünü arttırdı ve kısa bir süre içerisinde işgal tersine döndü… Elbette her milletin bir karakteri var, bu karakter de en saf haliyle milletlerin zor duruma düştüğü zamanlarda ortaya çıkıyor.

Daha sonradan gerçek olmadığı yönünde pek çok açıklama yapılmışsa da, Türk’ün karakterini göstermesi bakımından elimizdeki sayısız örnekten birini hatırlayalım:

Birinci Dünya Savaşı sırasında Avustralya’da yaşayan iki Osmanlı Tebaası Türk, Avustralyalı askerlerin Çanakkale’de Osmanlı’ya karşı savaştıklarını duyunca “Bu kefereler bizim devletimizle savaştıklarına göre, bizim de burada bunlarla savaşmamız lâzım gelir” diyerek Avustralya devletine savaş açıyorlar ve şehit edilene kadar da gayri nizami harp teknikleri ile savaşıyorlar. İki kişinin koca devleti ne kadar zor duruma düşürdüğü o günün basınında da yer alıyor.

Daha sonrasında bu olayın gerçek olmadığı, meselenin bir adi vaka olduğu, bu iki kişinin Türk ve Osmanlı tebaasından olmadığı kendi kişisel menfaatleri için çeşitli eylemler yaptıkları açıklandı.

Ancak bu hikâye toplum nazarındaki ilgisini hiç kaybetmedi. Gerçek ne olursa olsun, bu hikâyeyi Türk kamuoyuna anlattığınızda hiç kimse yadırgamıyor. Çünkü bu davranış, ortak bir kültür ve karakterin ürünü olarak en çok Türk’e yakışıyor…

Vatan ve bayrak sevgisinin en üst seviyede olduğu milletimiz; elbette vatanı için savaşmayı ve şehit olmayı da bir onur meselesi olarak algılayıp, muhatap aldığı kişiden de benzer bir refleks bekliyor. Bu refleksi göremeyince de yadırgıyor…

Yaşadığım bölgede Çin’in zulmünden kaçarak Türkiye’ye sığınan pek çok Doğu Türkistanlı soydaşımız var. Bir arkadaşım anlattı; Türkiye’ye sığınmak zorunda kalan Doğu Türkistanlı bir öğrenci kardeşimize “Büyüyünce ne olmak istiyorsun?” diye soruyorlar. “Bordo bereli asker olmak istiyorum.” cevabını alınca da sebebini soruyorlar. Belki ailesinden Türkiye’ye gelemeyenlerin akıbetini bile bilmeyen ve Çin zulmünü en derininden yaşayan bu delikanlı; “Bu devlet zor zamanlarımızda bize sahip çıktı, ancak bu devletin düşmanlarına karşı savaşırsam, borcumu ödeyebilirim…” diyor.

İşte aradığımız ruh, bu ruhtur…

Ve bu ruha sahip soydaşlarımıza kol kanat germemiz, onların dâvâsını kendi dâvâmız gibi sahiplenmemiz ilk önce mâşerî Türk vicdanına karşı bir sorumluluğumuzdur.


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Heybemden... - Sayı 123
Necip Fazıl’ı anlatmak... - Sayı 120
Ehl-i kubur ... - Sayı 118
Heybemden... - Sayı 118
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (125):
Çocuk; insanlık zincirinin ebediyet halkası...

Son Eklenen Yorumlardan
 Amin.... Ömer Faruk Erkoyun

 Amin.... Ömer Faruk Erkoyun

 Merhaba. Mən n Azərbaycandan yazıçı Gülər Natiq İsaq ✍️ Bu şeiri çox b&#... Guler

 Altıntaş Hanımefendinin Ey Güzel şarkısının akorlarını çıkarmak üzere sözlerini aradım ve ne mutlu b... Zafer

 Altıntaş Hanımefendinin Ey Güzel şarkısının akorlarını çıkarmak üzere sözlerini aradım ve ne mutlu b... Zafer


Bayramlar da insan ilişkilerinin koparılması için bir vesile haline getirildi. Yakında bayramlar da “bayram tatili”ne çıkarsa hiç şaşmayın!...
Kardelen-Gazete: Sayı 3, 1989
Ana baş tacı olmalıdır
Dervişan bohçası III
İddiamıza arşivimiz delildir
Annelerin zaferi
Hayatın merkezi anneler


Ali Erdal - Annelerin zaferi
Ali Erdal - Yolculuk
Ali Erdal - Kardelen’in 35. topl...
Kadir Bayrak - Anneme...
Bedran Yoldaş - Kelimelerin dansı aş...
Ekrem Yılmaz - Ana güç
Ekrem Yılmaz - Esip geçen ömürmüş
Ekrem Yılmaz - Aşk ile
Dergi Editörü - İddiamıza arşivimiz ...
Site Editörü - Hayatın merkezi anne...
Necip Fazıl - Şiirlerim ve şairliğ...
Necdet Uçak - Deme
Necdet Uçak - İster ağla istersen ...
Mustafa Büyükgüner - Heybemden
Mustafa Büyükgüner - Gazzeye ağıt
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Analar baş tacımızdı...
M. Nihat Malkoç - En sıcak sözcüktür a...
Hızır İrfan Önder - Bir anne arıyorum ac...
Ayhan Aslan - Toprak
Ayhan Aslan - Vuslat
Olgun Albayrak - Aşkın tarihi
Mehmet Balcı - Trabzon’dan üç portr...
Mehmet Balcı - Bizdedir
Mehmet Balcı - Ağıt
Hasan Tülüceoğlu - Göbeklitepe’de Hz. İ...
Ahmet Çelebi - Efendim
Kubilay Ertekin - Putlar ve putperestl...
Halis Arlıoğlu - Şaşırmadık
Murat Yaramaz - Anne duası
Gözlemci - Hadiselere bakış
Muammer Zeki Aygur - Hani nerede
İsmail Güçtaş - Demokrasi
İsmail Güçtaş - Örümcek ağı
Cemal Karsavan - Mutluluğumsun her za...
Heybet Akdoğan - Bu kaybedişler bizi ...
Ayşe Yaz - Sivil itaatsizlik
Servane DAĞTUMAS - Modern Azerbaycan ed...
Yaşar Akyay - Ana baş tacı olmalıd...
İbrahim Durmaz - Annem
İbrahim Durmaz - Anne
Turgut Yörükoğlu - Dervişan bohçası III
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 15734919
 Bugün : 25
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 656901
 Bugün : 1
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 42
 124. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 0
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 3
Son Güncelleme: 9 Mart 2025
Künye | Abonelik | İletişim