Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 35 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     1371 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Erdem Beyazıta mektup
Hızır İrfan Önder

  Sayı: 106 -

Selâm sana ey direniş şairi, selâm sana!

Şair denince aklıma ilk düşen isimlerden birisisin. Bunu sağlayan, İz Yayıncılıktan çıkan ve üç şiir kitabını da içeren, “Şiirler” adlı  “bütün şiirlerini” kapsayan kitabını okumamdır. Bu kitap, sanki beni büyüledi. Şiire susayınca hep okurum. Çünkü estetikten ödün vermeden, biçimi dışlamadan içeriği öne çıkardın. Şiirde anlamı önemsedin. Mesajını eğip bükmeden açıkça verdin. Şiirini salt biçimciliğe, salt sözcüklere indirgemedin. Şiirini anlamsız imge yığınına ya da imge çöplüğüne çevirmedin.  “Şiir aramaya çıkmam, o gelir beni bulur.” dedin. Bunun içindir ki, şiirlerin gönlüme işledi, ruhumu alevlendirdi. Ey şiiri, şiir gibi yazan şair!...  Ey “Yedi Güzel Adam’dan” biri olan üstat! Sana minnettarım. Sana hayranım.

Seni de şiirlerini de bana sevdiren sadece bu değil. Sana ve şiirine dair yazılanlar da beni etkiledi. Merhum şair Behçet Necatigil, “Edebiyatımızda İsimler Sözlüğü” adlı yapıtında ilk şiir kitabın için şunu yazmış: “Barbar güçlerin, teknolojinin yıktığı, Tanrı’dan kopardığı insanın manevî kurtuluşunu arayan Sebeb Ey…” Bir başka merhum yazar Prof. Dr. Mehmet Kaplan da: “Erdem Bayazıt’ın şiiri değil eski dindar şairlerinkinden, Mehmet Akif’inkinden de çok farklı bir şekilde ve üslûpla yazılmıştır…” diye yazmıştır.  Günümüz şair ve eleştirmenlerinden Orhan Kahyaoğlu “Modern Türkçe Şiir Antolojisi” adlı yapıtının ikinci cildinde şiirin hakkında şunları yazmıştır: “Toplumsal ve varlıksal sorunlar, İslâmî duyarlıklara yaslanan bir isyan duygusunu şiirinin parçası kılar. Dönemin sol tandanslı toplumcu şairleri gibi Bayazıt da bir tür Anti-emperyalist hassasiyetleri şiirine yedirir. Muhalif bir tarih algısı içinde, İslâmî değerler, şiirinin altyapısı kılarak, alışılmış kadercilikten uzak bir insani tepkicilikle bezeli bu şiir…”  … “Bir Müslüman militan izlenimi verir şiiriyle. Tıpkı 1960’ların sonundaki yeni toplumcu şiir açılımı gibi. “Gerçek”i Algılayış, gündelik hayata bakış noktasında da, söz konusu 1960’lı yıllar şairlerinin şiiriyle onun şiiri kesişir. Fark, Bayazıt’ın şiirinde derinleşmiş olan İslâm’a, inanca dair değerlerdir. Şiirinin asıl silâhı, maddeye karşı maneviyat ve ruh olan bu enteresan şair,  şiirindeki ses ve ritim gücüyle ilginç bir coşkuyu da içinde barındırır.”

Ey dâvâ şairi! Ben şiirlerinin bir direniş,  bir başkaldırı şiiri olduğuna inanıyorum. Batılılaşma döneminin milletinden, tarihinden, birikiminden ve medeniyetinden kopan yabancılaşmış aydınına karşı şiirle direndiğine şahitlik ediyorum. Doğru yoldan şaşmayan, “klas duruşu” olan iyi bir şairsin. Sen de şiiri merhum Necip Fazıl Kısakürek gibi “mutlak hakîkâti arama işi” bildin. Şiirlerinde varoluş kaygısı-sancısı çeksen de hayata tasavvuf nazarından baktığın belli. Varlığı sorguladıkça inancın pekişti. Yalnızlık, hakîkâte ulaşmak için gerekli gördüğün bir hâlden öte bir şey değildi. Anlıyorum ki yalnızlık, bilinçli bir tercihindi.

Değerli üstadım,

Erdem Dönmez, Edebiyat Ortamı Dergisi eki için hazırladığı “Bir Umran Şairi Erdem Bayazıt” adli biyografik risalesinde, hakkında, benim de doğru bulduğum, şu tespiti yaptı: “Onun şairliği ile insanlığı birdir; hayata baktığı yerde şiiri, şiire baktığı yede hayatı görülür. Dolayısıyla öfkesi de şiirdir, coşkusu da şiirdir, acısı da şiirdir, umudu da şiirdir. Şiiri bu denli içselleştirmişken şiiri şiir yapan değerleri bilinçli olarak kullanır, geliştirir, dönüştürür ve aktarır. Şair olmak böyle bir sorumluluğun işidir.”

Senin şiirin, Müslümanların yaşadıkları çalkantı, hezeyan ve bunalımlara karşı bir protesto şiirdir. Ötesi olmayanın aslâ düşünü kurmadın… Çağa, moderniteye sert eleştiriler yönelttin. Ölümü değil ölümsüzlüğü aradın... Ne şiir, ne sanat, ne sanatkârlık hiçbir zaman birinci önceliğin olmamıştır. Biliyorum ki senin için ölüm yok olma olarak değil, “uyanış, diriliş, yeniden doğmak, yeni bir hayata başlamak”tır. Yaşamı anlamlandıran; insanın davranışlarının bilincinde olmasını sağlayan; insanı düşünmeye sevk eden şey ölümdür. Bu hayat, ölüm için hazırlıktır. Ölüm son değil sonsuzluğun, ölümsüzlüğün başlangıcıdır. Müslümanın ölüm korkusu, ölüm kaygısı olamaz! Müslümanın ölümü öldürmesi gerektiğine inandın. Ölümsüzlük için ölüm gerekliliktir diye düşündün!...

“Bulmak” adlı şiirinin son beytiyle mektubuma son vermek istiyorum:

“Ölüm bize ne uzak bize ne yakın ölüm

Ölümsüzlüğü tattık bize ne yapsın ölüm”

Ey şiirinin temel derdi “Müslümanca yaşamak” olan şair! İmanla bütünleşen direnişin kurtuluşu sağlayacağına inanan serdengeçti!  

Ey eylem şairi!

Derdinle hemdert oldum...

Seni rahmetle, minnetle, saygıyla ve özlemle anıyorum.

Ruhun şâd olsun…


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Gurbetin ocağı harlıdır... - Sayı 125
Bir anne arıyorum acıları... - Sayı 124
İstemem... - Sayı 123
Dermansız dertlere salma ... - Sayı 122
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (127):
Sünnete uygun beslenme...

Son Eklenen Yorumlardan
 Bugün 18.11.2025Konu nedir? ...

 Deprem kuşağında yer alan ülkemizde: çok katlı yapılar yerine, tek katlı bahçeli evlerde yaşamak asl... yusuf

 Muazzam bir çalışma olmuş,tebrik ediyorum.... Ahmet Durmuş

 yukarıdaki hikayeyi ve eklemeleri yazan kişi biraz zorlamayla günün modasına uymuş işi dış güçlere a... HALİL KÖSE

 test"... test


Hislerin hissizleştiği noktada, onlarda kalan aklın varlığını sürdürebilmek için o noktaya varışın yaratıcısını bile inkâr edebilecek kadar “bencil”leşmesine kılıflar uydurarak (bunu) üstünlükmüş gibi gösterenleri iyi tanımak gerekir.
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1992
Büyük camgözlerle yüzen karahindiba
Hakkın hâdimleri ve bâtılın vekâlet sava
Ehl-i gönül
Nesl-i muazzez
Nereye kadar?
Gelecek sayı (127) konusu


Ali Erdal - Nereye kadar?
Kadir Bayrak - Mukaddes beldelere-2
Ekrem Yılmaz - Korkaklar
Ekrem Yılmaz - Nerdeyiz
Fatma Pekşen - Dağlara çen düşende
Dergi Editörü - Ben kazandım, biz ka...
Site Editörü - Vekâlet savaşları
Necip Fazıl - Yahudi (Terkip ve Te...
Necdet Uçak - Annem var güzel anne...
Necdet Uçak - Bu vatan bizim
Kardelen Dergisi - Gelecek sayı (127) k...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
Kardelen Dergisi - Gazze ateşkes görüşm...
M. Nihat Malkoç - Gördüm seni, gördüm ...
M. Nihat Malkoç - Gazze, ümmetin imtih...
Zaimoğlu - Gündüz, geceye muhta...
Zaimoğlu - Sağlam kulp
Halis Arlıoğlu - Hâramiler
Halis Arlıoğlu - Meçhule hitap
Ahmet Değirmenci - Geri verin
Ahmet Değirmenci - Kurban
Ahmet Değirmenci - İki ara bir dere
Büşra Duru - İslâmın meşalesi ile...
Remzi Kokargül - Malatya suskun, durg...
Murat Yaramaz - Şüphe
Murat Yaramaz - Amnezi
Gözlemci - Hadiselere bakış
Mahmut Topbaşlı - Duruldum
Mahmut Topbaşlı - Cemre sancıları
Cahit Ay - Kimdendir
Cahit Ay - Ondördünde
Cahit Ay - Sana geliyor
Rıdvan Yıldız - Kaş ve bulut
Vahid Aslan - Adam olmaq derdi
Vahid Aslan - Günəbaxanlar
Emine Öztürk - Yolun sonu
Osman Akçay - Büyük camgözlerle yü...
Mustafa Makas - Vesâyet savaşları
Yaşar Akyay - Hakkın hâdimleri ve ...
İbrahim Durmaz - Kızılelma
Mehmet Emin Armağan - Nesl-i muazzez
Mehmet Emin Armağan - Ehl-i gönül
Mustafa Kozlu - Mutluluk
Uğur Utkan - Hz. Ebubekir Sıddık
Kemal Çerçibaşı - Bir yıldırım çarptı ...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 16377703
 Bugün : 895
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 702931
 Bugün : 42
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 921
 126. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 1
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
Son Güncelleme: 9 Mart 2025
Künye | Abonelik | İletişim