Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 35 Yaşında!..       
Nerdeyiz
Ekrem Yılmaz

Acep biz şimdi neyiz?

Terakkide yerimiz!

Var mı hiç bilenimiz?

Acep biz şimdi neyiz?

 

Doğudan nasıl ki koptuk;

Batıyla uygar(!) olduk

Ya büsbütün soyulduk,

Ya bir rafa konulduk!

 

Teslimiyet derecesi

Batıya güvencimiz…

Kalmamış şeceresi

Yaşayan Türk genciyiz.

Devamı iıin tıklayın
Annem var güzel annem
Necdet Uçak

Doğuran ve büyüten,

Besleyen ve yürüten,

Bildiğini öğreten,

Annem var güzel annem.

 

Tutar beni gezdirir,

Bazen nasihat verir,

Seslensem koşar gelir,

Annem var güzel annem.

 

Kâh pazara götürür,

Ne dersem alıverir,

Arzum yerine gelir,

Annem var güzel annem.

 

Okula götüren o,

İhtiyaç bitiren o,

Hem de giyindiren o,

Annem var güzel annem.

 

Ali benim kardeşim,

Hem oyun arkadaşım,

Altıya erdi yaşım,

Annem var güzel annem.

 

Teyzem oğlu Barbaros,

Sarılırız, dostuz dost,

Salonda koşturmak hoş,

Annem var güzel annem.

 

Haydi, kahvaltı hazır!

Sanki uğramış hızır,

Yumurta haşlanmış, kır,

Annem var güzel annem.

 

Babam mı? Yurt dışında,

Ekmek, kazanç peşinde,

Gelir işi bitince,

Annem var güzel annem.

 

Bazen onu üzeriz,

Oynar, evde gezeriz,

Sarılır, “anne” deriz,

Annem var güzel annem.

 

İki dedem, annanem,

Elbette mutluyum ben,

Dayım çoğunluk gelmez,

Annem var güzel annem.

Devamı iıin tıklayın
Bu vatan bizim
Necdet Uçak

Dağı, toprağı,

Dalı, yaprağı,

Bahçesi, bağı,

Bu vatan bizim.

 

Semada ezan,

Çayırda gezen,

Mutlu bir düzen,

Bu vatan bizim.

 

Bülbülü, kuşu,

Rüyası, düşü,

Baharı, kışı,

Bu vatan bizim.

 

Memur, öğrenci,

Yaşlısı, genci,

Canın güvenci,

Bu vatan bizim.

 

Turnası, kazı,

Erkeği, kızı,

Bayırı, düzü,

Bu vatan bizim.

 

Esen rüzgârı,

Yağmuru, karı,

Kolayı, zoru,

Bu vatan bizim.

 

Baklava, döner,

Açlığın gider,

Kirazı yeter,

Bu vatan bizim.

 

Kale, saraylar,

Geçen alaylar,

Tuğlar, sancaklar,

Bu vatan bizim.

 

Gez, her yer senin,

Horon ve düğün,

Bakıp gördüğün

Bu vatan bizim.

 

Havası, suyu,

Yat, rahat uyu,

Güzellik dolu

Bu vatan bizim.

 

Gece, gündüzü,

Savrulan tozu,

Halısı, bezi,

Bu vatan bizim.

 

Çayı, bozası,

Tayı, tazısı,

Bal dolu tası,

Bu vatan bizim.

 

Kanyon, ovalar,

Şirin adalar,

Dolu sofralar,

Bu vatan bizim.

 

Tarih ve müze,

Gör geze geze,

Gerek yok söze,

Bu vatan bizim.

 

Sahiller, koylar,

Çocuklar oynar,

Bayramlar, toylar,

Bu vatan bizim.

 

Kırkpınar güreş,

Pehlivana eş,

Tepede güneş,

Bu vatan bizim.

Devamı iıin tıklayın
Gördüm seni, gördüm katil
M. Nihat Malkoç

Vahşi milenyum çağında

Kudüs'te, Zeytin Dağı'nda

Bir yetimin kundağında

Gördüm seni, gördüm katil!

 

Ellerin kana batmıştı

Kör kurşun cana batmıştı

Yüreğin kine batmıştı

Gördüm seni, gördüm katil!

 

Karşımızda durmuştun sen

Bir körpeyi vurmuştun sen

Besbelli, kudurmuştun sen

Gördüm seni, gördüm katil!

 

Gerçekçi ol, hayal kurma!

Akılsız kafanı yorma!

Kanlı üstündeki arma

Gördüm seni, gördüm katil!

 

Viranesin, viranlıksın

Kanlı katil, tiranlıksın

Gece gibi karanlıksın

Gördüm seni, gördüm katil!

 

Su değil kan içiyordun

Gök ekinler biçiyordun

Saçmalıklar saçıyordun

Gördüm seni, gördüm katil!

 

Gökten şarapnel yağarken

Zalim mazlumu boğarken

Üstümüze gün doğarken

Gördüm seni, gördüm katil!

 

Kulaklar feryada sağır

Taşa dönmüş vicdan, bağır

Seni ebleh, seni sığır!

Gördüm seni, gördüm katil!

 

Yarınlara kurşun sıktın

Nice hayalleri yıktın

Aradan sıyrıldın, çıktın

Gördüm seni, gördüm katil!

Devamı iıin tıklayın
Meçhule hitap
Halis Arlıoğlu

Yıllarca hayalinle bekledim hep yolları,

Umut dağın ardında soldurmadım gülleri,

Mecnun gibi çöllerde bir vahâ aradım hep

Ne sevdi ne terk eyledi bu hâlime o sebep.

 

Yıldız gibi uzaktan bir doğup bir batardı.

Sevgi diye okları can evime atardı.

Hayaliyle avunur göremezdim yüzünü.

Kaç yıl oldu unuttum bulamadım izini.

 

Hasretiyle geçirdim koca bir elli yılı,

Saçlarına ak düşmüş bükülmüş ince beli.

Bukleli zülüfleri dökülürdü yanağa,

Rüzgâr gibi geçerdi bakınmazdı bu yana.

 

Umutsuz bir hüzünle bakıyordum peşinden,

Ayağında bir nalın değildi o meşinden.

Eteğinde peştamal başında beyaz örtü,

O salınıp giderken beni alırdı korku.

 

Yıllar yılı hep böyle yaşadım heyecanı.

En sonunda kavuştuk geçti o gençlik çağı.

Yeşil gözler ok gibi batıyordu kalbime,

Bir melekti o sanki girerdi hayalime.

 

Çaresizdim gariptim açamazdım derdimi,

Yüreğim titriyordu o aklıma geldi mi.

Bazen dilim tutulur, yâr çıkınca karşıma,

Onulmaz dertler açtı benim garip başıma.

 

Söner mi bilmiyorum o yıl yanan ateşim,

Şimdi burda duruyor karşımdaki o eşim.

Onbeş gün cezaevi bu aşkın keffareti,

Hacı Sinan camiinde yaşadım sefâleti.

 

O yıl pamuk pazarında kaldım ramazanında,

Yardım, iyilik gördüm güzel insanlarında.

Yaralı kalbim benim mutlu olmaktı emelim,

Çok acılar bıraktı mâzîde çektiklerim.

 

Hayalimden gitmiyor o hüzünlü yıllarım,

Hatırlayıp andıkça için için ağlarım.

Bakmayın güldüğüme içim hicran yarası.

Gurbeti çok yaşadım artık yerim burası.

 

Bayındır çarşısında derbeder gezindim hep,

Kaderim böyle imiş kimse değildir sebep.

Çok zorluklar yaşadım yalnız ve çaresizdim,

Talihin cilvesiyle hayli yerleri gezdim.

 

O kudret kalemiyle yazılan bu çizgiler,

Silinmiyor çok derin bıraktığı darbeler.

Eşim garip ben garip yaşadık hep muzdarip,

Bu mutlu manzarayı böyle yaptık tedarik.

 

Gariplik benim mizacım artar günden güne acım,

Bazen sanki yok gibiyim hep rahmete muhtacım.

Devamı iıin tıklayın
İki ara bir dere
Ahmet Değirmenci

Sakız gibi döner durur ağzımda.

Nice vakittir kan tükürdüm amma...

Delice bir sevda atar göğsümde

Ya Allah diyerek vururdum amma...

 

Bülbül güle küstü, yuttum dilimi.

Kar düştü dağlara, büktü belimi.

Sam rüzgârı değdi, kırdı dalımı

Gül misali soldum, sarardım amma...

 

Gökyüzü kararmış, vakit ikindi

Gönlümün karası bitmez bir kindi.

Bir inşirah, birden göğsüme indi

Nedir bu hâl diye sorardım amma...

Devamı iıin tıklayın
Duruldum
Mahmut Topbaşlı

Nice tılsımlı sözü biriktirdim avuçta

Beyhude savaşlardan kaça kaça duruldum

Cezbeli hülyaları terk ederek bir uçta

Aydınlık ufukları seçe seçe duruldum

 

Kervanım mıhlanmadan çorak kurak bir yere

Atımı mahmuzladım aşkla sürdüm sefere

Dökülen yıldızları topladım da kaç kere

Yeniden âsumana saça saça duruldum

 

Aradım ömür boyu yüreğimin dengini

Yücelere çıktıkça buldum kutlu engini

Sevdalara buladım gökkuşağı rengini

Ne ektimse bahçeme biçe biçe duruldum

 

Adıma mühürlettim aşk mühürlü tapuyu

Sevgi iklimlerinden güçlendirdim yapıyı

Gönül coğrafyam için kilitlenmiş kapıyı

Kırk bir bismillah ile aça aça duruldum

 

Akıl denen efendi mantığa dizerken ip

Hiçliğin aynasında göründü en berrak dip

Gönlümüm fıtratınca önce sevmeyi sevip

Şiirden kanatlarla uça uça duruldum

Devamı iıin tıklayın
Cemre sancıları
Mahmut Topbaşlı

Bahar yüreğime adım atınca

Görklü yaylar gibi gerilirim ben

Cemre sancıları başlar aniden

Kış yorgunu yere serilirim ben

 

Kararsız düşlerim bakmaz mevsime

Havaya düşmeyi özler her gece

İlkyaz umutları yansır resime

Bir müjdeyi sunar yerde bilmece

 

Omuzlara küskün ipekli çuha

Güz deyince ürker bin bir tuzaktan

Suya ve toprağa düşen yapraklar

Hoyrat parmakları tanır uzaktan

 

Tutkulara dizgin vurmak hünerse

Ferhat’ın gönlüne tak kelepçeyi

Duyunca kalbinin tutuştuğunu

O yüce makama yaz dilekçeyi

 

Düşlerime güneş yağsa inceden

Bileylesem cânân için sözümü

Turuncu sabahlar düşse geceden

Çocukların eli sarsa sızımı

 

Muştular büyütsem avuçlarımda

Altı köşe zulme zincirler vursam

Ceylan gözlerine çeksem sürmeler

Cennet kuşlarını kalbime sorsam

Devamı iıin tıklayın
Kaş ve bulut
Rıdvan Yıldız

Şiir getirdim gözlerine

Gölgemi çektim sesinden

Aynalar kendi sıkıntısında

Başımı döndürüyor gülüşün

 

Uzağa gidelim çok uzağa

Yıldızlar tünemiş sulara

Sessizliğimiz bile renkli olsun

Kelimeler sığmazsa şarkılara

 

Şimdi camlara dağılan akşam

Gözlerin kedersiz şiir şimdi

Zamana gömülü sensiz harfler

İnsan beklemeyi de öğrenir senle

Devamı iıin tıklayın
Adam olmaq derdi
Vahid Aslan

Bu dünyanın əzəldən,

Namərdi var, mərdi var.

Şüşədən də kövrəyi,

Poladdan da sərti var.

 

Boşalmağın, dolmağın,

Açılmağın, solmağın,

Qeyri-adi olmağın,

Öz zəruri şərti var.

 

Ha nazlanıb gülə də,..

Etibar yox gülə də.

Çoxlarının hələ də

Adam olmaq dərdi var.

Devamı iıin tıklayın
Günəbaxanlar
Vahid Aslan

Təzə çiçəkləyib günəbaxanlar,

Məhləmdə hərəsi bir günəş kimi;

Mənim istəyimdən boy verib onlar,

İçib damla-damla şair eşqimi;

 

Baxıb göy üzünə gülümsəyirlər,

Hələ balacadı, körpədi onlar;

Görən göy üzünə nə söyləyirlər?!.

Yerlərdən göylərə körpüdü onlar;

 

Onlar şirə verir arılara da,

Sevgilər ürəkdə bal olsun deyə;

Uşaq gözlərini yumur arada,

Səhərlər nəğmə tək doğulsun deyə;

Devamı iıin tıklayın
Büyük camgözlerle yüzen karahindiba
Osman Akçay

Bir yıldız düşerken karanlığına paldır güldür,

Yardılar göğsümü.

Yüreğime yeni yollar eklediler,

Tıpkı karanlığa düşen bir yıldızın mevkii gibi

Yeri bomboş kalan aldıkları damarla.

 

Bir yıldız düşerken karanlığına paldır küldür

Gökyüzünün derin mavisi kaybolmuş farkına vardım.

Beyaz bulutların üstüne çıkıp

Derin kahkahalar arasında kaybolmadan

Gökyüzünü kendi rengine yeniden boyamaktır arzum.

Yeter ki bir fırsat ver!

 

Yeryüzünden olabildiğince uzaklaşmak için

Bir kartal gibi süzüle süzüle

Everest’ten daha yükseğe çıkacağım.

Oradan okyanusun en derin noktasına atlayıp

Büyük camgözlerle birlikte kıtalararası yüzeceğim.

Rahmetinle yeter ki bir fırsat ver!

 

Yeryüzü bana göre değil artık.

Nerede bir toprak parçası görsem beni almak istiyor içine,

Nerede bir ağaç görsem ip sallıyor,

Nerede bir uçurum görsem hoş geldin diyor.

İnsanın onurunu tarumar eden hüzün dalgalarından

Göğüs kafesim kırılacak gibi oluyor.

Sonunda karahindiba tohumu misali

Rüzgârın ulaştığı her noktaya zerrelerim dağılıyor.

Her zerremle bulacağım seni,

Yeter ki bir fırsat ver Yâ Rabbi!

Devamı iıin tıklayın
Kızılelma
İbrahim Durmaz

Kılıç şakırtıları inletir maziyi sessizce derinden

Tuna boylarından nal sesleri akıncı gönüllerinden

Ağlayan tarihtir, öksüz kalmış iman erlerinden

Gözü yolda bekler Kızılelma, döner diye seferinden

 

Tarihe sığmayan yiğitler nereye gömüldüler

Şehit çocukları şehit değil, şehadete güldüler

Tek dişi kalmış canavarın narına yandık belki

Babalar savaşta şehit, oğullar barışta öldüler...

Devamı iıin tıklayın
Nesl-i muazzez
Mehmet Emin Armağan

Gözü yaşlı mazlum analar arş-ı alayı titretiyor,

Kara toprağın bağrından naşi Fatihler, Yavuzlar, Selahaddinler:

 

İlahi muştuyu alayı illiyyinden ümmete tebşir ediyor,

Maziden müstakbele kızılelma sevk-i ilahiyi bekliyor.

 

Onlar ki ashab-ı suffede rahle-i tedrisat,

Nur-i Peygamberi ile meşbu yürekler ilahî mükâfat.

 

Kelâmı zülfikar, ef'ali vakur, ahlâkı imtisal,

Cihanın sinesinde zulmet haili envarıyla pâmâl.

Devamı iıin tıklayın
Ehl-i gönül
Mehmet Emin Armağan

Bir nazarı binlerce devaya seyrangâh,

Fikriyat ve fiiliyat, o dem tecelligâh.

 

Fatihler ki o dergâhı mualladan nasibdar,

Şafak vakti "Ya Fettah" deyip, ilahî intizar.

 

O feth-i mübin ile meşmul mamure-i cihan,

Şer-i mübinin meriyeti ile saadet-i bîpâyân.

Devamı iıin tıklayın
Bir yıldırım çarptı sanki İstanbula
Kemal Çerçibaşı

Bir yıldırım çarptı sanki...

İstanbul'un en yüksek tepesine...

Çamlıca gel söyle sen bana bu sevda kime ne?

Ayrılırsak biz seninle ayrılalım yar...

İstanbul bizi kıskansın neye yarar...

Aslında tek bir gerçek var...

O da yalnız kaldı İstanbul...

Beni asla terketme sen dur...

 

İstanbul bana bakma...

Niye diye sormayacağım ama...

Sebebi zaten farklı, sen yüksektesin ben alçakta...

Olsun kaderimiz zaten aynı bir masalda…

Yolun açık olsun İstanbul...

Yolcunu sen sağlam yere bağla...

Devamı iıin tıklayın

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (127):
Sünnete uygun beslenme...

Son Eklenen Yorumlardan
 Peygamberimizi, bizim O na mesafemizi,içinde bulunduğumuz gafletten çözüme giden yolları anlatan "Gü... Ayşe Eroğlu

 ALLAH SELAMET VERSİN HOCAM BU... Behçet Eroglu

 Elinize gönlünüze sağlık. Bâki selâm ve dua ile...... Naci Eroğlu

 Selâm ile...... N. Eroğlu

 Yazınız durumun tespitini yapmış ve doğru tespittir tarihi gerçeklikler ile de uyumludur. Lakin bizd... Hüseyin yaman


Bir özel TV kanalı “yılın politikacısı”nı seçtirdi.
Seçilemeyenler üzülmesinler. Çünkü hepsi ayrı ayrı yılın politik acısı olduklarını ispatladılar.
Büyük camgözlerle yüzen karahindiba
Hakkın hâdimleri ve bâtılın vekâlet sava
Ehl-i gönül
Nesl-i muazzez
Nereye kadar?
Gül kokusu
Meçhule hitap
Gelecek sayı (127) konusu
Korkaklar
Hâramiler


Ali Erdal - Nereye kadar?
Kadir Bayrak - Mukaddes beldelere-2
Ekrem Yılmaz - Korkaklar
Ekrem Yılmaz - Nerdeyiz
Fatma Pekşen - Dağlara çen düşende
Dergi Editörü - Ben kazandım, biz ka...
Site Editörü - Vekâlet savaşları
Necip Fazıl - Yahudi (Terkip ve Te...
Necdet Uçak - Annem var güzel anne...
Necdet Uçak - Bu vatan bizim
Kardelen Dergisi - Gelecek sayı (127) k...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
Kardelen Dergisi - Gazze ateşkes görüşm...
M. Nihat Malkoç - Gördüm seni, gördüm ...
M. Nihat Malkoç - Gazze, ümmetin imtih...
Zaimoğlu - Gündüz, geceye muhta...
Zaimoğlu - Sağlam kulp
Halis Arlıoğlu - Hâramiler
Halis Arlıoğlu - Meçhule hitap
Ahmet Değirmenci - Geri verin
Ahmet Değirmenci - Kurban
Ahmet Değirmenci - İki ara bir dere
Büşra Duru - İslâmın meşalesi ile...
Remzi Kokargül - Malatya suskun, durg...
Murat Yaramaz - Şüphe
Murat Yaramaz - Amnezi
Gözlemci - Hadiselere bakış
Mahmut Topbaşlı - Duruldum
Mahmut Topbaşlı - Cemre sancıları
Cahit Ay - Kimdendir
Cahit Ay - Ondördünde
Cahit Ay - Sana geliyor
Rıdvan Yıldız - Kaş ve bulut
Vahid Aslan - Adam olmaq derdi
Vahid Aslan - Günəbaxanlar
Emine Öztürk - Yolun sonu
Osman Akçay - Büyük camgözlerle yü...
Mustafa Makas - Vesâyet savaşları
Yaşar Akyay - Hakkın hâdimleri ve ...
İbrahim Durmaz - Kızılelma
Mehmet Emin Armağan - Nesl-i muazzez
Mehmet Emin Armağan - Ehl-i gönül
Mustafa Kozlu - Mutluluk
Uğur Utkan - Hz. Ebubekir Sıddık
Kemal Çerçibaşı - Bir yıldırım çarptı ...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 16443838
 Bugün : 66
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 708960
 Bugün : 5
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 238
 126. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
Son Güncelleme: 9 Mart 2025

Künye | Abonelik | İletişim