DERE KENARI Nihat Kaçoğlu Sayı:
62 - Ocak / Mart 2010
Bir sabah gün doğarken erkenden yola çıkıp
Başımı çimenlere dayamak istiyorum;
Gürültüyü, telaşı, işi, gücü bırakıp
Bir dere kenarında uyumak istiyorum.
Ruhum yüzsün o mavi sükûnun denizinde,
Huzur denen mânevi kırlangıcın gizinde.
Papatyalar içinde, menekşeler içinde
Bir dere kenarında uyumak istiyorum.
Hayır, gelmeyiniz siz, ne olur gelmeyiniz!
Bırakın uyuyayım, öyle dingin ve sessiz.
Başucumda açarken mimoza, lale, nergis
Bir dere kenarında uyumak istiyorum.
Uğurböcekleriyle arkadaş olurken ben
Uzaktan, çok uzaktan davetiyesiz gelen
Deli dolu bir rüzgar essin, geçsin üstümden.
Bir dere kenarında uyumak istiyorum.
Rengârenk kelebekler dönsünler üzerimde,
Diken izleri kalsın yaralı ellerimde.
Güneş gözlü rüyalar dolaşırken serimde
Bir dere kenarında uyumak istiyorum.
Kuşlar kardeşim olsun, gökkuşağı da annem;
Üzerimden kalkmasın dereotu, gül, şebnem.
Kurbağalar hüzünlü çığlıklar attığı dem
Bir dere kenarında uyumak istiyorum.
Uyumak sonsuza dek, mahşere dek uyumak,
Toplamak mutluluğu, ferahı yumak yumak,
Başımı çimenlere, yosunlara dayamak, Bir dere kenarında uyumak istiyorum.
|