Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 32 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     4346 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Belhum adal
Muhsin Hamdi Alkış

  Sayı: 71 - Ocak / Mart 2012

Teknoloji nedir? Veya “Ne teknolojidir?” denildiğinde göstermesi kolay, tanımlaması zor bir soruyla karşılaşmış oluruz.

Bilgi ve teknoloji hem felsefî hem de lisanî açıdan esasen başlı başına bir “anlam” içermiyor. Zira teknoloji her türlü insan üretimi araç gereç ve fikriyatın ortak niteliğini ifade eden bir kavram değil. Dün teknoloji olan, kara saban, ıslıklı ok bugün müzede... Bugün teknoloji olan bilgisayar, uydu güdümlü füze ise yarın müzede olacak… O halde teknoloji kavramına niteliği de ona atfedilen “insanî yargı” veriyor. Peki, insanlık bir gereç veya daha geniş mânâda bir işlevin teknoloji olduğuna nasıl karar veriyor ve yargıya varıyor? O işlevin niteliği ve ahlâkî özü “teknoloji” vasfının verilmesinde hiç tesirli değil... Nükleer silâh da “teknoloji” nükleer santral da... Zalimin elindeki silâh da teknoloji mazlumun elindeki de... İnsan zihninin ürünü teknoloji bu vasfı kazanmak için hiçbir ahlakî öze ihtiyaç duymuyor ise teknolojiyi kutsayan, ideolojileştiren ve neredeyse tapınma fetişine dönüştüren modern çağ ve sonrasında tapınma/tüketim nesnesine dönüştüren post modern felsefeler bize insana ahlâka ve iyi bir insan olmaya dair ne önerebilir? Durum ifade eden, ancak anlamı olmayan bir kavram teknoloji... Bu yüzden bırakın kutsanmayı, ancak emrinde olduğu amaçla birlikte değerlendirildiğinde bir anlam kazanabilir.

Bu yüzden teknoloji kavramı ilim ve bilgelik kavramının gerisinde kalıyor. Bilgeliğe, ilme anlamı özgülendiği, adandığı amaç veriyor. Jürgen H Abermas (Habermas- Technology and Science as Ideology) ve Martin Heidegger'in de (Heidegger: The Question Concerning Technology) eserlerinde belirttiği gibi teknoloji felsefesi eski Yunan'dan bu yana zihinleri meşgul ederken temelde amaca, ahlâka ve nihayet anlama dair hiç bir şey söyle(ye)miyor.

Ahlâken ve insan olmanın en saf gereklerince teknolojinin adandığı, özgülendiği (hasredildiği) amaçla bir anlam kazanması için mücadele eder ve teknolojinin tabir yerindeyse “doğru ellerde” olmasını temenni ve talep ederken aslında bir başka sorumluluğumuzu da gözden kaçırmıyor muyuz?

Kişi/tüketici olarak bizler oyuncaklı cep telefonlarımız, son model arabalarımız, laptoplarımız, led tvlerimiz ile oyalanır; devlet /tüketici olarak da f35 uçaklar, apache helikopterler ve teknoloji denilen illetin her sunusuyla bezenirken, burnumuzun dibinde milyonlarca Müslüman Irak'lı ölüyor ve Afganistan'da, Pakistan'da, Afrika'da, dünyanın hemen her coğrafyasında teknoloji insana ait tüm vasıfları yok etmek için kullanılıyor idi. Bu durumda teknolojinin adandığı, özgülendiği amaç kadar  kendisini de sorgulamalı değil miyiz?

Bunca harddisk kapasitesine, bunca işlem gücüne, bunca beygir gücünde arabaya, bunca öldürme kapasitesine insanlık ihtiyaç duyuyor mu? Devletler ihtiyaç duyuyor mu?

Kullandığınız telefonun tüm özelliklerinden yüzde kaçını kullanıyorsunuz mesela? Başka bir örnek.. Bilgisayarınızın sahip olduğu işlemci ve depolama kapasitesinin ne kadarını gerçekten bir “amaç” için kullanıyorsunuz? Ya televizyonun? Ya arabanız 70 kg'lık bir adamı taşımak için bunca beygir gücüne ve yakıt tüketimine ihtiyaç var mı?

Biz telefonun asla kullanmayacağımız özelliklerinden vazgeçmiş olsaydık bunu üretmek için insanlık dışı şartlarda çalışan onbinlerce Çinli, Endonezyalı, Malezyalı çocuk ölmeyecek o kadar plastik, metal, elektronik devre vs üretilmek ve petkimya ürünü tüketilmek zorunda olmayacaktı. Çevre felâketleri, ozon tabakasındaki delik, kıt kaynakları paylaşmak için savaşmak zorunda olmak da olmayacaktı… Petrolü için Ortadoğu da bunca acı çekmeyecekti belki… Homo economicuslar için de söyleyelim: Belki ülkemiz cari açık da vermeyecekti… Bu liste uzar gider.

Birey/tüketici bakımından hal böyle iken devlet/tüketiciler açısından durum kat be kat fazlası…

İsrail cebren ve hile ile edindiği topraklarda nükleer silâhı kime karşı kullanmak için ediniyor?

ABD'nin askerî ve fiilî obezitesinin sebebi ürettiğinden fazlasını tüketme açgözlülüğünden başka nedir?

Peki taş devrine mi dönelim! Amişler gibi (ABD de teknonolojiyi reddederek yaşayan bir tarikat) karasabanla tarım yapıp, at arabasıyla mı yaşayalım? itirazlarını duyar gibiyim… Hayır hayır! Mesele teknolojiyi kutsamak tefridi de değil, onu tümden reddetme ifradı da değil. Mesele ona ahlakî bir amaca hasredilerek bir anlam kazandırmaktır ki; o da ancak “israf”, “haram”, “helâl”, “hak” kavramlarını vicdanına, aklına ve kalbine nakşetmiş, katmış bir kâmil “insan” ile olur. Yani? Eşrefi mahlukat… Aksi? Bel hum adal…(Araf suresi 179. Ayette belirtilen : "ulâike kel en'âmibelhumedal") Hayvandan da aşağı…

Dağların da, tüm hayvanların da, bitkilerin de üzerimizde hakkı var; her israf onların hakkına bir tecavüzdür.

Her insanın, her milletin, her kavmin ve hattâ kendi bedenimizin üzerimizde hakkı var; her israf bu hakka tecavüzdür.

Siz hiç israf eden, ihtiyacı haricinde öldüren hayvan gördünüz mü? İşte o yüzden hak hukuk, helâl haram ve israfı bilmeyen yaşamayan hayvandan da aşağı olmaya namzet.

Helâl dairesinde yaşanan ve başkalarının başka canlı ve cansızların ve kâinatın ve nihayet Allah'ın her varlık üzerindeki hakkının bilincine vardığımızda teknoloji de bilim de ilme ve bilgeliğe ulaşır. İşte o zaman bir ANLAM kazanır… Değişmez ve mutlak Teklik için “TEK”noloji olur.


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Fars palavrası... - Sayı 122
Ne Fa Ka, bedenini arayan... - Sayı 120
İsrail-SAMİRİ-oğulları... - Sayı 119
Deprem Felâketi: Âyetlere... - Sayı 116
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (123):
"Mülteci" meselesine bakış...

Son Eklenen Yorumlardan
 Çok teşekkür ederim Amin hepimize🤲🤲... Ayşenur

 Çok beğendim.Buna benzer yazılar çokça işlenmeli.... mahir

 mükemmel anlatım; af etmiş olsan da gönül kırıklığı çok acı veriyor. buna öneriniz , makaleniz olur ... dr. Elvira

 Ne mutlu takva üzere yaşayabilene...Tebrik ederim, sade, anlaşılır ve sıkılmadan okunacak şekilde ka... Ömer Faruk Erkoyun

 Ne mutlu takva üzere yaşayabilene...Tebrik ederim, sade, anlaşılır ve sıkılmadan okunacak şekilde ka... Ömer Faruk Erkoyun


*Eskiden Allah için verilen selam, artık “rüşvet deyü” veriliyor.
*İnsanlığın ölçüsü olan selamlaşmak, kaybolalı beri, çevrede insan görmek zorlaştı.
Kardelen-Gazete: Sayı 3, 1989
Yalnız ve başıboş değiliz
Öz musikimizin piri: Mustafa Itrî Efendi
Tevhid yoksa huzur da yok
İranın neye ihtiyacı var?
Gülerek günah işleyen ağlayarak cehennem


Ali Erdal - İranın neye ihtiyacı...
Kadir Bayrak - Fars irfanı var mıdı...
Necip Fazıl Kısakürek - Devletleşen şiilik
Ekrem Yılmaz - Bizden gibi görünen
Ekrem Yılmaz - Al beni
Dergi Editörü - Kaleme yemin
Site Editörü - Tevhid yoksa huzur d...
Necdet Uçak - Ömür
Kardelen Dergisi - Kardelenden Haberler
M. Nihat Malkoç - Öz musikimizin piri:...
M. Nihat Malkoç - Filistin için ne yap...
Hızır İrfan Önder - Dermansız dertlere s...
Nihat Kaçoğlu - Serçelerin sesi
Mehmet Balcı - Almanya
Ahmet Çelebi - Bilemem
İktibas - İşte Budur Humeynî D...
Muhsin Hamdi Alkış - Fars palavrası
Kubilay Ertekin - Eşek ve deve
Halis Arlıoğlu - Gülerek günah işleye...
Erdem Özçelik - Geçmişten Geleceğe
Remzi Kokargül - Çoban çeşmesi
Murat Yaramaz - Çapraz sorgu
Gözlemci - Olayların düşündürdü...
Mahmut Topbaşlı - Sırt döndüğüm şiirle...
Mevlüt Yavuz - Umutsuz
Cemal Karsavan - Aşk uyanır sabaha
Bekir Oğuzbaşaran - Âhir zaman ümmetiyiz
Yaşar Akyay - Yalnız ve başıboş de...
Yaşar Akyay - Hayatın Kaynağından ...
Yaşar Erim - Camiler boşaldı
Cahit Can - Türk farkı
İbrahim Durmaz - Yunusca
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 14509556
 Bugün : 490
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 629118
 Bugün : 29
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 168
 122. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 0
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 5
Son Güncelleme: 13 Eylül 2024
Künye | Abonelik | İletişim