Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 32 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     155 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Yalnız ve başıboş değiliz
Yaşar Akyay

  Sayı: 122 -

Kendi iradesi dışında dünyaya gelen ve dünyadan gidişi de kendi iradesi dışında gerçekleşen insanın bazı sorulara kendisinin cevap bulabilmesi mümkün değildir. Yapan bilir, bilen konuşur denildiği gibi, bu soruların cevabını bütün mevcudatı yaratıp insanı imtihan için dünyaya gönderen yüce kudretin mesajlarından öğrenmek gerekir.

 

İNSAN İÇİN YAPILANLAR

Kendisi için: Yeryüzü yatak, gökyüzü tavan, güneş lâmba, ay gece lâmbası, yıldızlar süs olarak yaratılan; yaşamı için: Yağmur, hava, toprak, bitkiler ve hayvanlar emrine amade kılınan,

Kâinattaki güzellikleri seyretmesi için göz, sesleri duyması için kulak, yaptıklarının muhafaza edilmesi için hafıza verilen,

Yeryüzündeki dere, çay, pınar ve nehirlerden, şehirlerdeki su, doğalgaz ve internet hatlarından daha harika bir sinir ve damar sistemi ihsan edilen; zehirli bir böceğe bal, gözsüz bir böceğe ipek, koyun-keçi ve ineğe süt, tavuğa yumurta gibi bir besin maddesi hazırlattırılan,

Doğru yolu bulabilmesi için kendisine akıl verilip, kitap ve peygamber gönderilen, her biri ayrı bir model ve farklı bir sanat eseri olarak yaratılan ve parmaklarına yaratıcının imzası basılan, yeryüzünün halifesi, varlıkları en şereflisi, âlemin zübdesi (özü) olan insanın amaçsız yaratılması ve başıboş bırakılması düşünülebilir mi? (Al-i İmran, 3/191)

 

İNSANIN YAPTIKLARI

İnsan içinde oturmak için kulübeler, evler, köşkler, saraylar; yolculuk yapmak için otomobiller, otobüsler, trenler, helikopterler, uçaklar; giyinmek için ayakkabı, elbise, şapka; korunmak için silâh tank, top ve füze gibi araç-gereç üretir.

Okur-yazar olmak için okula, ilim öğrenmek için üniversiteye, ekmek parası kazanmak için çalışmaya, ibadet etmek için mescide veya camiye gider. İlim için okul ve üniversite, ibadet için cami ve mescit, hayatın gereklerini üretmek için fabrika ve holding kurar.

Kendi yaptıklarını ve ürettiklerini bir gaye, bir amaç, bir fayda için yapan insanın kendisinin amaçsız, gayesiz yaratıldığını ve başıboş bırakıldığını düşünmesi doğru mudur?

Kendisinin sahipsiz ve başıboş bırakıldığını düşünen ve öyle yaşamaya çalışan bir insan: Kendisine verilen üstün kabiliyetlere rağmen, kendisinden daha aşağıda olan ve emrine hizmet ettirilen hayvanlar gibi yaşarsa, kendisine verilen kabiliyetleri israf etmesi nedeniyle hayvanlardan daha aşağı duruma düşmüş olmaz mı? (Furkan, 25/44)

Yaratılış amacını ıskalayıp hayvanlar gibi yaşayanlar, dünya hayatında hayvanlardan daha zararlı hale gelip, ahirette daha aşağı duruma düşeceklerdir. Zira en vahşi hayvanlar yuvalarına ve yavrularına yiyecekle dönerken, insani özelliklerden ve İslâmi güzelliklerden mahrum olanlar çoluk-çocuğunun rızkını kumar masasında, içki şişesinde, uyuşturucu partisinde harcarlar. Bunun sonucu olarak da hayvanların gitmeyeceği cehenneme aday haline gelirler.

 

İNSAN NİÇİN YARATILMIŞTIR

Bu konuda çağlar üstü mesaj olan kutsal kitabımız ve hayat modelimiz Kur’ân’ı Kerimde: Cinlerin ve insanların kulluk (ibadet) için (Zariyat, 51/56),  ölümün ve hayatın kimin daha güzel işler yapıp-yapmayacağını denemek (sınav) için yaratıldığı (Mülk, 67/2), insanın, başıboş bırakılmayıp yaptıklarından hesaba çekileceği (Kıyamet, 75/36) bildirilmektedir.

Bu ayetlerden de anlaşıldığı gibi hiçbir varlığı boş yere yaratmayan Rabbimiz varlıkların en şereflisi olan insanı da amaçsız yaratmamış ve onu başıboş bırakmamıştır. İbadet için yaratılan ve imtihan için dünyaya gönderilen, ruh ve bedenden oluşan insanın hem bedenine, hem ruhuna, hem dünyaya hem de ahirete yönelik sorumlulukları şunlardır:

 

1-İnsanın Bedenine Karşı Sorumlulukları: Kendisine emanet olarak verilen vücudu zararlı ve haram olan yiyecek, içecek ve davranışlardan koruyarak sağlıklı, mutlu ve huzurlu yaşayabilecek bir hayat tarzı tercih edebilmektir.

2-İnsanın Ruhuna Karşı Sorumlulukları: Kamil iman, salih amel ve güzel ahlak sahibi olmaya gayret ederek ruh sağlığını korumaya çalışmaktır.

3-İnsanın Dünyaya Karşı Sorumlulukları: Dünyanın imar edilmesi için çalışıp milleti, memleketi ve insanlık için yararlı hizmetler ortaya koymaya çalışmaktır.

4-İnsanın ahirete yönelik sorumlulukları: Dünyayı ahiretin tarlası, Allah’ın isimlerinin aynası olarak değerlendirip ebedî mutluluğu kazanabilecek şekilde davranmaktır.

Devlet genellikle atadığı memurlarla ilgili arşiv araştırması yaptırır ve uygun olanları göreve başlatır. Sonra da amirleri, müfettişleri ve istihbarat görevlileri ile kontrol ve takip altında tutmaya çalışır. Kurum ve kuruluşlar girip-çıkanları kameralar ve güvenlik görevlileri vasıtasıyla izleyip takip eder. Devletler ise, devlet aleyhinde çalışan, toplum düzenini bozan kimseleri sivil polis ve istihbaratçılarla takip edip kontrol altında tutmaya, olabilecek olayları engellemeye çalışır. 

Aynen bunun gibi hattâ daha hassas bir şekilde, insanın yaptıkları, konuştukları hattâ fısıltıları ilahi kameramanlar ve istihbaratçılar olan melekler tarafından tespit edilip arşivlenmektedir.

Güneşin bize çok uzak olmasına rağmen, ışık ve ısısıyla yanımızda olduğu gibi, mekândan münezzeh olan Rabbimiz de bize şah damarımızdan daha yakın olup, “Gözlerin hain bakışını ve kalplerin gizlediklerini bilmektedir.” (Müminun, 40/19)

Yalnız olmayıp düşündüklerinin, konuştuklarının ve yaptıklarının bilinip kaydedildiğine ve ahirette hesabının sorulacağına inanarak hayatın hakikatini anlamak, hem bir sorumluluktur hem de insanlık için  en güzel bir kontrol mekanizmasıdır. Eğer bu inanç gönüllere yerleştirilemezse insanları kontrol altında tutmak, ihtiyarları, güçsüzleri korumak, can-mal emniyetini sağlamak mümkün olamayacaktır.

Unutmayalım ki, hayat iki perdelik bir tiyatro gibi olup, herkesin bir sorumluluğu ve bir rolü vardır. İnsan 1. Perde olan dünya sahnesinde kendisine verilen rolü oynayacak, ikinci perde olan ahirette ise rolündeki başarısına göre mükâfatını alacak veya cezasını çekecektir.

Sonuç olarak: Sorumluluğu olmayan ve başıboş olan kimse yoktur; kendisini sorumsuz, başıboş zanneden sorunlu insanlar vardır. Rabbim bizi, hayatın hakikatini anlayıp sorumluluğunu idrak edip, görevini ifa edebilen talihlilerden eylesin.


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Hayatın Kaynağından Hayat... - Sayı 122
Yalnız ve başıboş değiliz... - Sayı 122
Bizim olmayan gemide kapt... - Sayı 121
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (123):
"Mülteci" meselesine bakış...

Son Eklenen Yorumlardan
 Çok teşekkür ederim Amin hepimize🤲🤲... Ayşenur

 Çok beğendim.Buna benzer yazılar çokça işlenmeli.... mahir

 mükemmel anlatım; af etmiş olsan da gönül kırıklığı çok acı veriyor. buna öneriniz , makaleniz olur ... dr. Elvira

 Ne mutlu takva üzere yaşayabilene...Tebrik ederim, sade, anlaşılır ve sıkılmadan okunacak şekilde ka... Ömer Faruk Erkoyun

 Ne mutlu takva üzere yaşayabilene...Tebrik ederim, sade, anlaşılır ve sıkılmadan okunacak şekilde ka... Ömer Faruk Erkoyun


ACI-YORUM nedir?
Bugün toplumumuzda, özellikle düşünce alanında aksayan yönler ve anlamsızlıklar var.
ACIYORUM, bu aksaklıkları ve anlamsızlıkları, sadece fikirle en can alıcı yerinden, en vurucu sözlerle, yanlışlıkların mantıksızlıklarını yakalamayı usul bilerek, en doğru yargıları, hiç itiraza yer vermeyecek şekilde ifade etmeyi ve daha sonra düzeltmeyi yapacak olanlar için fikri çözüm yolları açmak düşüncesinin ifadeye dökülmüş şeklidir.
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1992
Yalnız ve başıboş değiliz
İranın neye ihtiyacı var?
Öz musikimizin piri: Mustafa Itrî Efendi
Tevhid yoksa huzur da yok
Gülerek günah işleyen ağlayarak cehennem


Ali Erdal - İranın neye ihtiyacı...
Kadir Bayrak - Fars irfanı var mıdı...
Necip Fazıl Kısakürek - Devletleşen şiilik
Ekrem Yılmaz - Bizden gibi görünen
Ekrem Yılmaz - Al beni
Dergi Editörü - Kaleme yemin
Site Editörü - Tevhid yoksa huzur d...
Necdet Uçak - Ömür
Kardelen Dergisi - Kardelenden Haberler
M. Nihat Malkoç - Öz musikimizin piri:...
M. Nihat Malkoç - Filistin için ne yap...
Hızır İrfan Önder - Dermansız dertlere s...
Nihat Kaçoğlu - Serçelerin sesi
Mehmet Balcı - Almanya
Ahmet Çelebi - Bilemem
İktibas - İşte Budur Humeynî D...
Muhsin Hamdi Alkış - Fars palavrası
Kubilay Ertekin - Eşek ve deve
Halis Arlıoğlu - Gülerek günah işleye...
Erdem Özçelik - Geçmişten Geleceğe
Remzi Kokargül - Çoban çeşmesi
Murat Yaramaz - Çapraz sorgu
Gözlemci - Olayların düşündürdü...
Mahmut Topbaşlı - Sırt döndüğüm şiirle...
Mevlüt Yavuz - Umutsuz
Cemal Karsavan - Aşk uyanır sabaha
Bekir Oğuzbaşaran - Âhir zaman ümmetiyiz
Yaşar Akyay - Yalnız ve başıboş de...
Yaşar Akyay - Hayatın Kaynağından ...
Yaşar Erim - Camiler boşaldı
Cahit Can - Türk farkı
İbrahim Durmaz - Yunusca
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 14552320
 Bugün : 171
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 629801
 Bugün : 11
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 63
 122. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 0
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 5
Son Güncelleme: 13 Eylül 2024
Künye | Abonelik | İletişim