Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 34 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     2710 kez okundu.     1 yorum bırakıldı.     Yazara Mesaj

Modernizm, toplum ve eğitim...
Mehmet Koçyiğit

  Sayı: 81 - Temmuz / Eylül 2014

Eski kıtada yaşayan insanların, Avrupa toplumlarının tarih seyri içerisinde doğu toplumlarına karşı tekrar yükselişleri coğrafî keşifler, Rönesans, Reform, Fransız İhtilali ve Sanayi Devrimi gibi geniş kitleleri etkileyen ve sancılı olduğu kadar etkili de olan bazı bilimsel, felsefî, teolojik, teknolojik ve sosyolojik değişimler sayesinde ivmelenmiştir. Bu değişimlerin sonucunda rasyonel, pozitivist, bireyselliğe önem veren, ben bulduysam benimdir (kolonileşme), seri üretip toptan satarım zihniyetine sahip ve hattâ güçlü bireyselliğine ve rasyonelliğine dayanarak tanrıyı bile dışarıda tutmaya çalışan bir insan tipi ortaya çıkmıştır. Seri üretim, hızlı tüketimi ve yeni pazarları gerektirmiş ve her biri ayrı bir dünya olan “insan”ı, insan olmaktan çıkarıp istatistikî veri haline getirmiştir.

Meselenin genel resminin bir kısmı bu şekilde iken günümüz modern batı toplumlarında birçok çelişkilerin ve problemlerin yaşandığı gözlemlenebilir. Bireysel ve rasyonel olarak yetiştirilen, ailesi çalışan bir çocuğun zaman içerisinde kültürü bile tüketim malzemesi haline getirmiş olan, popüler kültür tüketen insan toplulukları arasında bireyselliğinden kaynaklanan farkları bile kaybetmiş olarak eridiği rahatça gözlemlenebilmektedir. Modernizme karşı desenler içeren bazı hareketlerin bile (metal müzik, hippiler vs.) modernizm tarafından kazanç haline getirildiği ve bunun neredeyse bir kısır döngü hali kazandığı da gözlemlenebilecek gerçekler arasındadır. Popüler kültür anlayışı kültürleri, lingua franca dilleri, modern eğitim sistemi zihinleri, standart fabrikalar giyecekleri, fast food kültürü de yiyecekleri tek tipleştirme ihtimallerini saklı tutmaktadırlar. Kolonileşme ile dışarıya da ihraç edilmiş olan bu çelişkiler batı dışı toplumlarda, kültürel, dinî, coğrafî vb. gibi farklılıklardan dolayı daha da travmatik hallere bürünebilmektedir.

Standart üretimin gereği aynı (veya benzer) şeyleri tüketme ihtiyacı duyması gereken standart insanlardır düz mantığından hareketle rahatlıkla söylenebilir ki bu standart insanları yetiştirmek için standart testler kullanan (standardized testing) fabrikaları andırır bir şekilde okullar tasarlanmıştır. Eğitimi bile girdi [Simge]işlem [Simge]çıktı şeklinde algılayan bu mantık eğitimciyi makine, daha iyi bir ihtimalle mühendis, eğitileni ise hammadde olarak algılamaktadır. Fakat bu yaklaşım istatiskî veriden ibaret gördüğü toplulukları eğitirken aslında bir budama ve yontma işlemi yapmaktadır ve bu şekilde insanların beraberlerinde dünyaya getirdikleri farklı yetenekleri de öldürebilmektedir. Okul açısından bakıldığında ise fabrikaları andıran okulların da artık endüstri halini aldığı, bilginin üretildiğinden çok daha fazla hızda tüketildiği, eğitim camiasının eğitimin sürekli artan ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla sürekli büyüdüğü ve artık kendi öz dünyasına ve sorunlarına sahip büyük bir organizma haline geldiği gözlenebilmektedir. Büyüyen yapının dertleri de büyümekte ve en büyük ekonomilerin bile kaldıramayabileceği boyutlara ulaşmaktadır.

Son zamanlara kadar batı toplumlarının kısmî görünüşü bu iken, son zamanlarda dünya savaşlarının galip devletlerinin ve batı dünyasının diğer güçlü devletlerinin ekonomilerinin sarsıldığı görülmektedir. Her şeyin tek tipleştiği dünyada düz mantık belki de ileride tek dünya devleti ihtiyacı ortaya çıkacaktır derken, Tunus’ta bir kişinin kendini yakmak için kullandığı ateş Ortadoğu’yu kaynatmış, dünyanın batı tarafında da ekonomik kriz kitlesel hareketleri beraberinde getirmiştir (ABD’de ‘occupy’ hareketleri, İspanya’da çiftçi eylemleri vs.). Buz gibi bir rasyonaliteye sahip olması gereken bireylerden mürekkep istatistikî kitlelerin aslında sadece bununla sınırlı kalmadıkları, gelişen teknolojilerin bir yandan kitleleri kontrolü kolaylaştırırken bir yandan da kitlelerin iletişimini hızlandırarak bir anlamda kitleler için öz-kontrolü de kolaylaştırdığı ve II. dünya savaşı sonrası kurulan sistemin çatırdamasında sosyal medyanın büyük rol oynadığı fark edilmiştir. Belki de yaşanan son olaylar devletlerin ve ekonomilerin artık bilinen anlamda aynı kalmayacağının ipuçlarını vermektedir. Bütün bunlar yaşanırken hantal eğitim sistemlerinin ise devletlerden bile daha yavaş tepkiler üretiyor olması da düşündürücüdür.

Kaynaklar:

Bulaç, A. (2006). Din ve Modernizm. İstanbul: Yeni Akademi Yay.

http://en.wikipedia.org/wiki/Hippies

http://www.ted.com/talks/lang/en/ken_rob...ivity.html

http://www.swarthmore.edu/SocSci/langhot...rends.html

http://tr.euronews.net/2011/01/17/tunus-...yayiliyor/

Illich, I. (2010). Okulsuz Toplum. Çev: Celal

Öner. Oda yay.: İstanbul.


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Ekleyen : Mehmet    05.02.2017
Yorum : Kardelen'de yayınlanmış şiirlerim ve dahası Ortadoğuda Sabah ismi ile kitaplaştı ve Kuzgun kitaptan çıktı. Şiir severlerin bilgisine...





 
İroni... - Sayı 83
Hafıza, analitik düşünme ... - Sayı 83
Hüzün... - Sayı 81
Modernizm, toplum ve eğit... - Sayı 81
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (126):
Vekâlet Savaşları...

Son Eklenen Yorumlardan
 test"... test

 Elinize sağlık.Okuyup anlayanı, ibret alanı çok olsun, inşallah.Çok selâm ve hürmetlerimle...Sağlık ... Naci Eroğlu

 Elinize sağlık. Okuyup anlayanı çok olsun inşallah.Allah, milletimizi bu ve benzeri belalardan ebed... Naci Eroğlu

 Gülizar annenin mekanı cennet olsun inşaallah. Ufukta kavuşmak ta var. Metanet ve sabır dilerim. Ka... AYHAN ASLAN

 Amin.... Ömer Faruk Erkoyun


Kalem, İlahi Kelam’ın yazılmasına ve yayılmasına, yani insanın iki dünyasının da saadetle olmasına vasıta oluyor.
Kalem, insanın iki dünyasını da mahveden bâtıl fikirlerin yazılmasına ve yayılmasına alet edilebiliyor…
Kalemle kazığın şekil olarak birbirine benzemesini bir inceliğe işaret olarak göremez misiniz?
Kardelen: Sayı 3, Aralık 1993
Temmuzda yaşamak zemheriyi
Çocuk, sevginin ürünü...
Filistindeki çocuklar
Çocuk olmak
CHP’nin bu millete yaptığı zulümler Cell
CHP’nin bu millete yaptığı zulümler Cell
Bin Karınca Duası


Ali Erdal - Büyük depremin öncül...
Ali Erdal - Yolculuk
Kadir Bayrak - Çocuk toprak gibidir
Necip Fazıl Kısakürek - Necip Fazıl’dan çocu...
Ekrem Yılmaz - İçimizdeki çocuk ölm...
Ekrem Yılmaz - Çocuk
Ekrem Yılmaz - Sınırlar ötesinde
Dergi Editörü - Annesi gül koklasa a...
Site Editörü - Çocuklar bizim gelec...
Necdet Uçak - Ahlâk bozuldu
Necdet Uçak - Ali ile Barbaros
Kardelen Dergisi - Kardelen’den haberle...
Kardelen Dergisi - Hâlâ ve her şeye rağ...
M. Nihat Malkoç - Filistindeki çocukla...
M. Nihat Malkoç - Çocuk olmak
Hızır İrfan Önder - Gurbetin ocağı harlı...
Zaimoğlu - Vasıtasız erdirici
Halit Özdüzen - Yozlaşan toplumlar
Mehmet Balcı - Yardımseverlik
Mehmet Balcı - Sitem
Ahmet Çelebi - Anladım
Kubilay Ertekin - Senirkent Faciası ha...
Halis Arlıoğlu - CHP’nin bu millete y...
Ahmet Değirmenci - Yangından artakalan
Ahmet Değirmenci - Özür
Ahmet Değirmenci - Otuz yıl
Murat Yaramaz - Özür
Murat Yaramaz - Kirli
Gözlemci - Hadiselere bakış
Cahit Ay - Muhasebe
Cahit Ay - Anlaşma teklifi
Cemal Karsavan - Ve çamaşır ipinde sa...
Heybet Akdoğan - Sekülerizm ve İslâm
Osman Akçay - Çocuklar oynasın
Bekir Oğuzbaşaran - Nev gazel
Yaşar Akyay - Çocuk, sevginin ürün...
İbrahim Durmaz - Çocuk ve kuş
İbrahim Durmaz - Çocuğum
Saltuk Buğra Bıçak - Temmuzda yaşamak zem...
Mustafa Kozlu - Gül kokusu
Esra Çakan - Zaman diriyken kıyme...
Uğur Utkan - Satuk Buğra Han efsa...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 15898205
 Bugün : 1129
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 669395
 Bugün : 21
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 121
 125. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 3
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 1
Son Güncelleme: 9 Mart 2025
Künye | Abonelik | İletişim