Kalbistan kardeleni Yusuf Akşamoğlu Sayı:
82 - Ekim / Aralık 2014
Gözlerin göremediklerimin aynası.
Cennete uzaklardan bakar gibi,
Saadet yamacından sarkar gibi…
Gözlerin kalbistanımın inşası,
İsraf edilmiş hislerin mezar taşı.
Mermerine sen dokuduğum,
Hüzzamına fatihâlar okuduğum…
Gözlerin mahşer yerinde inziva,
Be/şer mevziisinde inşirah.
Korkulu rüyası kâbusların,
İntizar yası mahbusların…
Gör;
Şifası arşa bulaştı şûaların,
Kuyudan Kayyûm’a ulaştı dûaların.
Yaktın kurtuluşun imdat meşalesini,
Döktün tarihinin milât şelâlesini…
Gör;
Güneş doğdu göğsümün batısından,
Serkeş oldu efsûnî bakışından.
Taştı mel’an bardağından su,
Söndü kibrite yanan korkusu…
Sürgünüsün zemherî mevsimlerin
Gülüşün dolaşır içimde kutupları,
Baharla tanışır dilimin mektupları…
Kınından kurtuldu kalem ve kelâm,
Kumunda kayboldu mekan ve zaman.
Aralandı sessizliğin ağır kokusu,
Paralandı çığlıkların sağır ordusu…
Gözlerin mürekkebi kaderin.
Seni senle yazar gibi
Seni bende yaşar gibi..
Son demi zahirî kuşkuların
Tan yeri ahirî muştuların.
Gözlerin âmîni gözlerimin.
Emansızlığa ferman,
İmkânsızlığa idam,
Îzansızlığa îzan…
Gör;
Mucize bahçesine kondu merdivenim,
Bir şubat gecesinde açtı kardelenim…
|