Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 32 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     3062 kez okundu.     1 yorum bırakıldı.     Yazara Mesaj

Görelim Mevlâm neyler?
Dergi Editörü

  Sayı: 87 - Ocak / Mart 2016

"Ne işimiz var bizim Suriye'de?" demeyecek ülke bir taneyse, o Türkiye'dir.

Bu sözü, hangi memleketin politikacıları söyleyebilir? Koreli söyleyebilir. Kanadalı söyleyebilir. İsveçli söyleyebilir. Çin, İngiliz, Fransız, Meksika, Somali, Endonezya… Hattâ Amerika ve Rusya. Yani Suriye'ye uzak olanlar. Ama Suriye'ye komşu, hele onunla uzun sınırı olan devletlerin politikacıları, 'Suriye'de olanlara boş ver' mânâsına, basiretsiz lâflar edemezler. Zira orada yanan ateş, bize de sıçrar. Ateşten kaçanların sığınacağı ülkenin siyasîleri, Suriye'de olan bitenler bizi ilgilendirmez diyemez.

87. sayımızın konusunu yukarıdaki cümlelerle ilân etmiştik. Coğrafyamız, hemen yanı başımız, ateş çemberi… Oradan sıçrayan ateş, sınırlarımızın içini de yakıyor. Kapımızın önünden bineceğimiz aracımızla 12 saat bilemedin 24 saat içinde varacağımız ülkelerde kan gövdeyi götürüyor, insanlar canlarıyla uğraşıyorlar. 21. yüzyılda, sözde medeniyetin modern çağında bütün insanlığın gözü önünde bir insanlık dramı yaşanıyor.

Hiçbir basiretli ülke sınır komşusunda olup bitene ne hali varsa görsün kayıtsızlığını göstermez. Kaldı ki asırlar boyunca İslâm’ın bayraktarlığını yapmış, İslâm’la hemhal olmuş, etle tırnak olmuş, ayetler, hadisler atasözlerine, deyimlerine, geleneklerine yansımış, İslâm’ın iliğine, kemiğine işlediği milletimizden yakın coğrafyamızda olan bitene, Müslüman kardeşlerine yapılanlara kayıtsız kalması hiç beklenemez.

Suriye’de yaşanan dramın, insanlık suçlarının yanında çok enteresan, akla ziyan hadiseler de cereyan ediyor. İsmine IŞID mi dersiniz DAEŞ mi dersiniz kahrolası bir terör örgütü çıkıyor ortaya. Kimbilir (kimbilir diyorum ama kimlerin olduğunu tahmin ediyoruz) hangi gizli servisin veya servislerin yetiştirip, finanse edip üzerimize saldığı bu kahrolası terör örgütüyle mücadele edeceğim diye dünyanın bütün kabadayıları coğrafyaya intikal ediyorlar. Rusyası orada. Amerika orada, İran orada, İsrail orada, Çin orada, İngilteresi, Almanyası bütün Avrupa orada. Ve enteresandır bu kadar devlet bir terör örgütüyle baş edemiyorlar. Bunlar ki uzaydan çektikleri fotoğraflarla bir karıncanın topal bacağını tespit edecek güçte ülke olduğu iddiasındalar. Bu bir.

İkincisi… “Tatar Ramazan” filimlerini bilirsiniz. İki kabadayı bir hapishaneye bile sığmaz. Mutlaka birinin diğerini yok etmesi gerekir. Racon böyledir. Ne enteresandır, bu kadar kabadayı küçücük bir coğrafyada yan yana geliyorlar ne birisi diğerinin ayağına basıyor, ne birbirlerine yan gözle bakıyorlar, ne omuzları çarpışıyor. Amerika’yla Rusya, Amerika’yla İran, İran’la İsrail hiç birbirlerini rahatsız etmiyorlar.

Üçüncüsü… Bu kahrolası IŞID veya DAEŞ sözüm ona sünnî temele dayanıyor. Siz hiç İsrail’de bu örgütün bir eylemine rastladınız mı? Veya İran’da… Veya İngiltere’de… Patlatılan bombalara, katledilen masum insanların yaşadığı coğrafyalara dikkat eder misiniz… Bombalar ya sünnî nüfusun çok olduğu Irak’ta, Suriye’de patlıyor, ya Ankara’da veya İstanbul’da…

Müttefik olsun olmasın yukarıda isimlerini zikrettiğim ülkelerle ilgili herkesin bir kanaati vardır. Ama özellikle uçağını düşürdükten sonra gündemimizi meşgul eden Rusya’yla ilgili şunu söylemeden edemiyor insan. Milletimizin harika buluşuyla “Moskof gâvuru” diye tabir ettiği bu milletin tarih boyunca sıcak sulara inmek hedefi vardı. Yıllarca hep böyle bildik. Lütfen bir harita alıp bakar mısınız… Rusya’nın Anadolu’yu ezmeden, İstanbul’u almadan sıcak sulara inmesi mümkün mü?.. Deli Petro’dan beri tek bir hedefleri var, bütün Ortodoksların lideri sıfatıyla İstanbul’u ele geçirmek. Şu anki liderlerinin de bu hedeften zerre kadar saptığını düşünmüyorum.

Kader, kucağımızda vuku bulan hadiselerin, görünen görünmeyen, bilinen bilinmeyen yönlerini tefekkür etmeyi bütün Müslümanlara ve elbette milletimize mecbur kılıyor. Bunu yapmadan yeni bir oluşa geçit yok gibi…

Kardelen olarak küçük gövdemizle bu tefekkürü yapmaya gayret ediyoruz.

Görelim Mevlâm neyler… İyi okumalar…


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Ekleyen : Yavuz    29.02.2016
Yorum : Sadece Türk Milleti olarak değil İslâm Milleti olarak da (açıklamaya lüzum yok ama burada millet ulus olarak kullanılmamıştır) en büyük eksiğimiz tefekkür, belki de bu yüzden kutsal kitabımızda birçok kez "tefekkür etmez misiniz" deniyor.





 
Kaleme yemin... - Sayı 122
Çare... - Sayı 121
Ektik ektik yetişecek... - Sayı 120
Üstün fikir... - Sayı 119
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (122):
Tarih boyunca izlediği politikalar, güncel meselelerde takındığı tavır çerçevesinde, doğu medeniyetinin aslî unsurlarından İran'a bakış...

Son Eklenen Yorumlardan
 sağlık dileklerimizle, hürmetle...... naci eroğlu

 Elinize emeğinize sağlık sevgili Halis hocam.Yazılarınızı takıp ediyorum hislerimize tercüman oluyor... Ahmet

 Elinize emeğinize sağlık sevgili Halis hocam.Yazılarınızı takıp ediyorum hislerimize tercüman oluyor... Ahmet

 bosch professional gop 185-liBeylikler dönemini hatırlayalım, birbirlerine karşı üstünlük mücadelesi... Feyzi

 "Yürü kardeşim,Ayaklarına bir Kudüs gücü gelsin."Sen ve senin gibi şuurlu insanların sayıları bereke... Nilüfer Mihailoğlu


Sanatımızın, özellikle şiirimizin şu andaki seviyesini güneş ışığının yokluğuna mı, yoksa ondan gelen ışığın yansımasını engelleyip, bizi suni bir güneş tutulmasıyla karşı karşıya bırakanlara mı bağlamalı?..
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1992
Anlam peşinde
Bizim olmayan gemide kaptan olmak
Parlamenter sistem ve mağdurları
Kırk gün bir ölüyü bekleyeceksin
Niye döktün gözyaşımı


Ali Erdal - Anonim eserlerin kıy...
Ali Erdal - Sıradan bir filme bu...
Ali Erdal - Kırk gün bir ölüyü b...
Ali Erdal - Kırk
Necip Fazıl Kısakürek - Kıraat kitabı
Ekrem Yılmaz - Derinlik
Ekrem Yılmaz - Yapamıyorsan hayal e...
Ekrem Yılmaz - Kürtlerin PKK ile im...
Dergi Editörü - Çare
Site Editörü - Anlam peşinde
Necdet Uçak - Niye döktün gözyaşım...
Necdet Uçak - Olacak
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Malazgirtin aslanlar...
M. Nihat Malkoç - Anadolu Türk masalla...
Ayhan Aslan - Yamyam
Mehmet Balcı - Şimdi
Mehmet Balcı - Dönemem
Ahmet Çelebi - Gazzeli çocuğa
Halis Arlıoğlu - Parlamenter sistem v...
Halis Arlıoğlu - İçimde bir yara var
Murat Yaramaz - Artık yeter
Murat Yaramaz - Masal
Mevlüt Yavuz - Sanma ha!
Cemal Karsavan - Seni düşünürüm
Heybet Akdoğan - Gülsema
Emine Öztürk - Hapis
Zekeriya Yılmaz - Bıraktın
Mehmet Ali Metin - Doğu ve Batı’nın hik...
Yaşar Akyay - Bizim olmayan gemide...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 14443675
 Bugün : 2536
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 627481
 Bugün : 201
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 72
 121. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 0
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 0
Son Güncelleme: 13 Eylül 2024
Künye | Abonelik | İletişim