Balyk Mustafa Kınıkoğlu Sayı:
53 - Ekim / Aralık 2006
Son zamanlarda yazılı ve görsel medyada “zikir yapan arslan”, “konuşan horoz” gibi haber başlıklarını görmeye başladık.
Bu tür haberler yeni değil. Çok sık olmasa da böyle haberler düşüyor ajanslara.
Bazen haber olan, üzerinde “Allah” yazılı olan bir domates, balık veya ağaç oluyor, bazen de “Allah” diye kükreyen bir arslan.
Bu durum karşısında kimisi “Allahın takdiri ile olur böyle şeyler” diyor, kimisi “SüphanAllah” çekiyor, kimisi de gülüp geçiyor.
Geçen gün Sabah gazetesinde yine böyle bir haber vardı. Habere göre, bir akvaryum balığının üstünde Arapça harflerle “Allah” yazılıydı ve akvaryumcuya koşanlar, bu görüntüyü cep telefonlarına kaydetmek için birbirleri ile yarışıyorlardı.
Ama benim haberde ilgimi çeken şey gazetenin internet sitesinde, bu haberin altındaki bir yorumdu.
Bir okurun bıraktığı yorum şu şekildeydi: “Üzerinde Allah yazılı olmayan balık mı var?”
Ne kadar güzel bir bakış açısı değil mi? O balığın üzerinde Allah yazsa da yazmasa da, bizlerin bu bilinçte olması gerekmez mi? O'nu tefekkür edebilmek için illâki bu tür şeylere mi ihtiyaç duyuyoruz?
Bu konu üzerine aklıma gelen bir diğer şey de insanların genelde güzel şeyler gördüklerinde “Allah ne güzel yaratmış” demeleri. Örneğin, dini bir seminer veya program başlamadan önce seyirciler sıkılmasın diye perdeye güzel görüntüler verilir. Rengarenk kuşlar, yemyeşil ormanlar, şırıl şırıl akan dereler.. Bir de altta Kitaro varsa.. Bunları izleyince insanların içi açılır.. “SüphanAllah” dersiniz ister istemez..
Ama asıl mesele etraftaki çirkinleri, kötülükleri görüp de SüphanAllah diyebilmek olabilir mi acaba?
|