Taşlama Mehmet Balcı Sayı:
96 - Nisan / Haziran 2018
Ne kimseye kul oldum ne de açtım elimi
Alay edip kimseye çıkarmadım dilimi
Aç kaldım, susuz kaldım bildirmedim hâlimi
Garibi kim üzerse, yürütür arabayı
Nerde bir garip varsa, vur beline sopayı
Baş tacı ediliyor kim ezerse garibi
Hep garibin sırtında hukukçusu, tabibi
Kimse hatırlamıyor Yaratan’ı, Habib’i
Kendini kurtardınsa düşünme akrabayı
Şundan bundan sana ne, vur beline sopayı
Düşünme hiç kimseyi aç kalsın çocuk, karı
Çıkar at vücudundan ar denilen damarı
El âlem aç kalsa da sen yalnız düşün kârı
Sakın sürme elini karıştırma yarayı
Kapına kim gelirse, vur beline sopayı
Bırak hep kirli kalsın, sürme elin sabuna
Başkasını düşünmek uymaz senin yapına
Karışma hiç kimsenin dinine, kitabına
Eğlencen hiç bitmesin vur şişeye tıpayı
Yüzüne kim gülerse, vur beline sopayı
Akıl bile parayla gelme sakın oyuna
Aç da kalsa aldırma kuzuya ve koyuna
Bir lokma ekmek için eğilme bir insana
Şike ile alsınlar sen düşünme kupayı
Anan, baban da düşse, vur beline sopayı
Bir gün yüzün gülmese, gelse bin türlü belâ
Bir gün de güldürmese senin yüzünü Mevlâ
Sakın yine eğilme, çık dik dur yine hâlâ
Kokusuna katlansın kör sürerse sıpayı
Akraban dâhi düşse, vur beline sopayı
Çalıştın ömür boyu, ne elde var ne başta
Ağustosta donarsın ömrün daima kışta
Ne geçti ki eline hem gerçekte, hem düşte
Tarlayı diken sarsın, bırak elden çapayı
Çoluk, çocuk düşünme vur beline sopayı
Mehmet gerçek sanırlar, yapma bu kadar şaka
Elinden ne gelir ki şiir yazmaktan başka
Bu akılla gidersen bir gün basarsın faka
Elin eline bakma çalış doldur torbayı
Onu bunu bırak da, vur kendine sopayı.
|