Dergi fuarındaydık Dergi Editörü Sayı:
97 -
FİKİR
SANCISI
Lâfımın dostunuz, çilemin yabancısı,
Yok mudur, sizin köyde, çeken fikir sancısı?
Sohbetimizi takip edenler hatırlayacak, bu sayfada bazen kahren çoğu zaman da bir gerçeği tespit etmek adına, halis niyetle ve şiddetle inanarak, yazdıklarımızın, bugüne değil bedenlerin toprak olup gideceği ama hakka bağlı fikirlerin kıymet bulacağı gelecek kutlu bir zamana hitap ettiğini kaleme aldık. Bugün de aynı kanaatteyiz. Biz çok büyük adamlarız, yazdıklarımız da bir o kadar kıymetli, değerimiz bugün anlaşılamadı demek değil bu. Köşemizde mızmızlanmak hiç değil. Çıkış beyannamemizdeki ifadeyle “Biz; tehlikeleri bilmemenin verdiği cesaretle ortaya atılan maceracılar değiliz!” Aciz şahısların üstünde, ilk insandan kıyamete kadar sürecek hâk davaya, karınca misali cüssemiz derecesinde omuz verdiğimizin farkında olarak en hafifinden gönül kırıklığının ifadesi, belki de daha fazlası... Üstad’ın bir ömür boyu çilesini çekip 1980’de kaleme aldığı beytindeki mânâyı, vefatından yarım asır sonra dilimize, kalemimize dolayan da işte bu hissiyat.
Bastığımız kâğıdın ederi bile etmeyecek dergi parasını vermemek için türlü bahaneler üretenlere, kendi camiasının yayın organı dışında basılı bir eseri eline almaktan korkanlara, konjonktür gereği ulusalcı ve Kemalist çizginin uzağında bir yayın organına abone olmanın kendisi için tehlike arz edeceğini düşünenlere ne denir ki, onları, kalpleri bilen Allah’a havale ederek bir kez daha belirtelim: Bizim fikrimizin parayla pulla ölçülemeyecek değerini Gaye İnsan ve Ufuk Peygamber (sav) 15 asır önce ilân etti; Bir elime güneşi, bir elime ay’ı verseniz, davamdan dönmem…
Bir anlık tefekkürün bin yıllık nafile ibadetten üstünlüğüne inanan insanları bir araya getiren 9. Uluslararası Dergi Fuarı bu sebeple kıymetliydi. Zevkin, rahatın, vurdumduymazlığın cemiyete hâkim kılındığı bir zamanda çileye talip olanların meydana getirdiği her topluluk kıymetlidir.
Kardelen olarak müjdeli belde İstanbul’da, Sirkeci Garı’nda, 8 Mayıs’ta başlayıp 13 Mayıs’a kadar 6 gün süren fuarın son üç gününe iştirak ettik. Tahminimizin üzerinde fuara katılan dergi oldu. Yılların tecrübesinin de sağladığı özgüvenle organizasyon başarılıydı. Yerleşim plânı ve standlar önceden planlanıp hazırlandığı için Anadolu’dan gelmemize rağmen zorluk yaşamadık.
Fuarın bizim için ilk, diğer dergiler için dördüncü gününde standımızı Kültür Bakanı Sayın Numan Kurtulmuş’un ziyaretinden hoşnut olduk.
Ziyaretçilerimizi şairimiz Murat Yaramaz’la birlikte karşıladık. Yazarlarımızdan Sinan Ayhan ile Yavuz Sert fuarda bulunduğumuz süre boyunca bizi yalnız bırakmadı. Yine fuarda olduğumuzu haber alan Bilecikli hemşehrilerimiz de standımızı ziyaretleriyle şereflendirdiler. Hepsinden Allah razı olsun.
Fuar süresince sosyal medya hesaplarımızı aktif bir şekilde kullandık. Hemen her ziyaret ve faaliyetimiz çok kısa bir süre içinde fotoğraflarıyla hesaplarımızdan yayınlandı. Gönüldaşlarımızın beğeni ve destekleriyle paylaşımlarımız üst sıralarda yer aldı. Bu hususta bize yanımızdaymış gibi destek veren yazarımız Hakan Karahan’ın hakkı da ödenemez.
Önümüzdeki sene için eksiklerimizi tespit edip daha güzel neler yapabileceğimiz yönünde fikir veren fuarda emeği geçen herkese gönülden teşekkür ederiz.
9.’su tertiplenen fuarın haberini verdiğimiz elinizdeki sayıda 737. düzenlenecek Ertuğrul Gazi İhtifali’nden hareketle Türk teşkilatlanma kabiliyetimizi ele aldık. 84. sayımızda kaleme aldığımız bir tespitle sohbetimizi sonlandıralım… İyi okumalar…
“Millet, sanki o aramızdan hiç ayrılmamış gibi onu ziyaret etmeyi, kendisiyle hasbihal ediyormuşçasına kabri başında Kur’ân okumayı ihmal etmedi. Yanı başında ananesine uygun eğlenceler tertiplemeyi de… Cümlemi garip karşılayanlara iddiamı ispatlamam gerekir. 733 yıldır tertiplenen ve Allah nasip ederse 734. de önümüzdeki Eylül ayının ikinci haftasının Cuma, Cumartesi ve Pazar günleri tertip edilecek olan ihtifale davetlisiniz. Ne demek istediğimi gelince göreceksiniz. Gazimiz ve onun etrafında her şubesiyle akıp giden hayat...
|