Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 32 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     1883 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

İnternetin fâsık habercileri
Site Editörü

  Sayı: 98 -

Hucurât suresinin ilk âyetleri, insanların Allah ve O’nun Resûlüne ve birbirlerine karşı nasıl davranmaları gerektiğine dair ahlâk kurallarını bildiren âyetlerdir. Konumuzla ilgili olan bölüm altıncı âyetle başlasa da, öncesinde gelen diğer âyetler çok önemli bir uyarı içerdiği için gelin ilk olarak bu uyarıyı hatırlayalım.

Allahu zü’l Celâl, Hucurât suresinin ilk âyetlerinde özetle şöyle demektedir: “Ey iman edenler, Allah’ın ve Resûlü’nün önüne geçmeyin. Seslerinizi Nebi’nin (sav) sesinin üstüne yükseltmeyin, birbirinize bağırdığınız gibi O’na yüksek sesle bağırmayın, yoksa siz farkına varmadan amelleriniz boşa gider”. Bu âyetler ilk okuyuşta muhterem veya kıdemli birine gösterilmesi gereken saygıdan bahsediyor gibi geliyor ancak işin ciddiyeti son cümlede anlaşılıyor: “Amellerinizi yok sayarım.” Bu cümlenin anlamı şu: Alnınız secdede delinse, oruçtan mideniz sırtınıza yapışsa, Resûlüme edepsizlik ederseniz bu amellerin katımda hiçbir değeri olmaz!.. Efendimiz’i sadece postacı olarak gören bazı zamane hocalarına (!) ders niteliğinde bir âyet...

Bu surenin  konumuzla ilgili âyeti ise altıncı âyeti. Kısaca meali şöyle: “Ey iman edenler, size bir fâsık haber getirirse, bilmeyerek bir topluluğa zarar verip yaptığınıza pişman olmamak için o haberin doğruluğunu araştırın.”

İnternet çok büyük bir nimet. Faydalarını saymakla bitiremeyiz. Ancak bu nimet içinde önemli sorunları da barındırıyor.

Bu sorunlardan bana göre en önemlilerinden biri internetin büyük oranda fâsık haberci olarak kullanılması. İnternet “ağzı olan konuşuyor” tabirinin cuk oturduğu bir ortam. Herkes istediğini yazabiliyor, yazılanlar küfür, hakaret içermiyorsa, yazılanların herhangi bir kurala tabi olduğunu söyleyemeyiz. Hattâ küfür, hakaret içerenler bile ancak şikâyet edilirse bir işleme tabi tutuluyor. Herhangi bir denetim mercii yok. Örneğin radyo ve televizyonlar için RTÜK var ancak internet için böyle bir kurum yok. Böyle olunca internet

fâsık haberci kaynıyor. Basit bir örnek verelim. Hatırlayın, merhum Münir Özkul’un, ölmeden önce twitter’da kaç kez cenazesi kılındı? Bu belki de en az zararlı olanı. Söz gelimi Çin’de bir deprem sonrasında çekilen ceset fotoğrafları, Kongo’da bir kaza sonrası yanan cesetlerin fotoğrafları Myanmarlı müslümanlara ait gibi gösterildi. Rusya’da hastanede yaşanan bir kavga Türkiye’de Suriyeli bir sığınmacı, doktor dövdü diye haberleştirildi. Bu yalanların arkasında okuyanları farklı şekilde etkilemek ve galeyana getirmek var. Bunlar gibi onlarca örnek bulabiliriz. Neyse ki, teyid.org gibi siteler bu tür yalan haberlerin foyasını kısa zamanda meydana çıkartıyorlar ancak okurlar bu haberlerin aslını ne kadar öğreniyorlar emin değilim.

Bu örneklerden de anlıyoruz ki, aynen âyette buyrulduğu gibi, internette okuduğumuz haberlere çok şüpheli yaklaşmalıyız. Doğruluğunu araştırmadan hem inanmamamız hem paylaşmamamız gerekiyor. Yoksa oltaya gelmemiz çok kolay. Zaten istenen de habere inanılması ve buna göre bir aksiyon alınması...

İnternet nimetinin diğer bir problemi de bilgiye erişimde herhangi bir sınırlama olmaması. Atalarımız ne güzel söylemiş, kundaktaki bebeğe bulgur aşı verilmez diye. İnternet bugün kundaktaki bebenin bulgur aşına erişebileceği bir ortam sağlıyor. Burada eleştiri yapmak kolay ancak bu problemi çözmek kolay değil.

Teknoloji yasak dinlemiyor ancak yapılacak düzenlemeler ile bu sorun sıfırlanmasa da azaltılabilir. Şöyle ki, ülkemizde internet servis sağlayıcılar, internet erişimlerinde kullanıcıların taleplerine göre kurallar getirebiliyor. Ancak bu kurallar VPN denilen teknoloji ile aşılabiliyor. Burada devletin internet altyapısını yönetenlerin yapabileceği bir şey var, o da VPN hizmeti veren IP’lerin engellenmesi. Bu hizmeti veren yüzlerce IP vardır elbette ama en çok kullanılanlar engellendiğinde belki de bu sorun % 95 çözülmüş olacak. Bildiğim kadarı ile bazı devletler bu yöntemi uyguluyorlar.

Bu ilk etapta erişim özgürlüğüne engel gibi görünse de, internetin sağlıklı kullanılması için gerekli bir durum olarak görüyorum.


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Sosyal medyanın gücü... - Sayı 119
Adâlet mülkün temeldir... - Sayı 118
Müzik, kültür kimliği olu... - Sayı 117
Asıl Kahramanlık Âfet Önc... - Sayı 116
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (120):
Doğumunun 120. yılında Üstat Necip Fazıl Kısakürek...

Son Eklenen Yorumlardan
 bosch professional gop 185-liBeylikler dönemini hatırlayalım, birbirlerine karşı üstünlük mücadelesi... Feyzi

 "Yürü kardeşim,Ayaklarına bir Kudüs gücü gelsin."Sen ve senin gibi şuurlu insanların sayıları bereke... Nilüfer Mihailoğlu

 Yüreğinize kaleminize sağlık kıymetli hocam. Allah hayırlı sağlıklı uzun ömürler versin.... Faruk AKTI

 kantarın topu olacak efendim ... Esra

  Gönlü klabi temiz abim kalemine sağlık başarılarının devamını diliyorum sevgiler saygılar ... Serkan yakar


Günümüzde kitaba nazaran paraya rağbeti; mide gurultusunu beyin sancısı zannederek, Tanzimat’tan bu yana, hiçbir şeyin çilesini çekmeden, her şeyi, Avrupa’dan monte eden(alan) yazarlarımıza borçluyuz.
Borcumuzu ödemesek de olur.
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1993
Soykırım, Antisemitizm ve Filistin Üçgen
Deniz kabarıyor
Gazze günlüğü
Sosyal medyanın gücü
Üstün fikir
Deniz kabarıyor
Kudüs... Ey Kudüs
Zeytin dalları altından meydan okuyuş
Fatih Sultan Mehmet (4)


Yavuz Sert - Bir tufanın ardından...
Yavuz Sert - Gazze biz ne öğretti...
Ali Erdal - Deniz kabarıyor
Kadir Bayrak - Vah benim halime!
Necip Fazıl Kısakürek - İç ve dış düşman – Y...
Bedran Yoldaş - Elinde taş küçük çoc...
Bedran Yoldaş - Zevâli yakındır zulm...
Ekrem Yılmaz - Kazandım vallahi!
Ekrem Yılmaz - Bitti kelimelerim
Ekrem Yılmaz - Mektup
Dergi Editörü - Üstün fikir
Site Editörü - Sosyal medyanın gücü
Necdet Uçak - Dünya malı
Necdet Uçak - Geldi geçti ömrüm be...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Soykırım, Antisemiti...
M. Nihat Malkoç - Gazze günlüğü
Hızır İrfan Önder - Kasem olsun!
Zaimoğlu - Batı muradına erebil...
Mehmet Balcı - Köyüme gömün
Mehmet Balcı - Sevdam
Muhsin Hamdi Alkış - İsrail-SAMİRİ-oğulla...
İbrahim Şaşma - Kudüs Mektubu
Halis Arlıoğlu - Merhum Mehmet Akif i...
Murat Yaramaz - Hiç
İlkay Coşkun - Filistin
Zafer Nefer - Tas tarak
Özkan Aydoğan - Çocuk
İlknur Eskioğlu - Şehitlik oyunu
Yusuf Çelikler - Bu gidiş nereye?
Ayşe Yaz - Yağmur (Gazzenin çoc...
Bedir Acar - ‘İsrail bizi yenemez...
Hüma Sunguroğlu - Çınarın gölgesinde o...
Hüma Sunguroğlu - Zeytin dalları altın...
Abdullah Doğulu - Filistinde anne-çocu...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 13163541
 Bugün : 5031
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 604849
 Bugün : 288
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 226
 119. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 4
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
Son Güncelleme: 21 Şubat 2024
Künye | Abonelik | İletişim