Her sayı ayrı bir değer Dergi Editörü Sayı:
100 -
“Kardelen, her sayısı ayrı bir değer olarak bugüne geldi.
İlk insandan sonuncusuna, dünyanın yaratıldığı ilk an’dan son an’a kadar hakiki mânâda tek tez var. O tez, imanın… İlk ve tek tez: Kelime-i Tevhit… Allah’tan başka ilâh yok, peygamber O’nun kulu ve elçisi… İşte tez bu… Bütün tezler onun açılımı… İman; iyilik, doğruluk ve güzellik ortaya koyucu… Bunun için hak tek, bâtıl çok… İşte Kardelen, her sayı bir kaşıkçı elması, pırlanta veya tek taş yüzük… Hangi değeri yakıştırıyorsanız… Ortaya çıkarabiliyorsa, bu teze iman etme sayesinde… Farklı bir şekilde söyleyecek olursak, kaşıkçı elmasını her sayıda işte o tek tez meydana getiriyor… İman, istişare ve istikrar… Bu sayede üç ayda bir fikirsizlik kışında kardelenler açıyor." (Ali Erdal, 20 Ocak 2019 tarihli toplantı konuşmasından)
Fikrin anlaşılmadığı, anlaşılmak bir yana yadırgandığı, lüzumsuz görüldüğü bir iklimde, yazılı basının gittikçe gözden düştüğü bir zamanda, kültür başkentinin uzağında, nüfusça namüsait bir yerde, bir derginin 28 yıl boyunca okuyucusunun abonelik bedelleri dışında hiçbir maddî güce dayanmadan çıkarılacağını söyleselerdi, buna kimse inanmazdı.
Biz inandık… Çünkü “O tez”e iman ettik…
10 yılı aşkın bir süredir 3 aylık periyotlarda düzenli toplantılar yapıyoruz. Bir önceki sayının değerlendirmesi, bir sonraki sayının istişaresi… Toplantıların ayrı bir sekretaryası mevcut. Gündemi hazırlanıyor, önceden ilân edilip görüş alınıyor. Her toplantıya farklı bir gönüldaşımız başkanlık ediyor… Toplantı esnasında alınan kararlar yazıya dökülüyor ve ilân ediliyor. Geriye dönük kararlar zapt ediliyor. Dergiye mesafe aldıran pek çok karar buradan çıktı. Meselâ;
Takip eden bir yıl boyunca ele alınacak konuları burada tespit ediyoruz. Fevkaladeden bir şey olmazsa, yazarlarımız bir sonraki sayının konusunu bilip ona göre hazırlık yapıyor. Okuyacağı kitabı, takip edeceği ilmî eserleri, izleyeceği filmi sayı konusuna göre tercih eden kardeşlerimiz var.
Sayı editörlüğü… Her sayıya farklı bir kardeşimiz yön veriyor. Onun hali, tavrı, karakteri, teşbihte hata olmasın ruhu siniyor, dergiye. Yazarlar arasında tatlı bir rekabet, hayırda yarış…
Kapaklar… Derginin, üzerinde en çok istişare edilen bölümü. Önce konuya uygun ham fikirler sunuluyor, uzun görüşmelerden sonra uygulanabilir olanları arkadaşımız taslak halinde hazırlıyor. Her taslak yine gönüldaşlara arz ediliyor. Ve karar…
Röportajlar… Kiminle yapılacağının, sorulacak soruların önceden istişare edildiği, son sayılarda hayli ilgi gören röportajlar da birlikte alınan karar uyarınca gerçekleştiriliyor.
Kardelen tarihinde bir ilki elinizdeki sayıyla gerçekleştirdik. Derginin içini de renkli bastık. Özel bir sayı sunma isteği, hepimize bu kararı aldırdı. Her sayfaya eski sayılarımızın kapaklarını koymak fikri… Bu sayıya mahsus hediyeler verilmesi hâkeza…
Sosyal medya hesaplarımızdan, dergide yayınlanan eserlerin yanı sıra üç aylık yayın periyodumuza rağmen güne hitap eden paylaşımlar yapılıyor. 28 yıllık arşivimiz, o gün konuşulan mesele her ne ise ona ilişkin bir eser sunma imkânı veriyor.
Eserlerin gönderilme tarihlerini sitemizden ilân ediyoruz. Bir arkadaşımız, mail adresimize gönderilen, faksla gelen bütün eserleri topluyor. Onları tasnif ediyor, günü gelince yayın kuruluna arz ediyor. Herkes fikrini söylüyor. Buna göre dergiye girecek eserler tespit ediliyor.
Dergi hazırlanıp şekillenince bu ham hali istişareye açılıyor. Önce şekillendirme, sonra esas yönünden yine herkes söz sahibi…
Büyük toplantıların yanında, önce iki haftada bir diye başlanıp ardından haftalık olarak devam eden kitap okuma faaliyeti… Bir yılı aşkın zamandır devam eden ve en son 32.si yapılan faaliyette, Üstad’ın tespit edilen bir eseri okunuyor. İştirak edenlerin bir önceki hafta kararlaştırılan kısmını okuyup geldiği eser, toplantı esnasında bir de sesli olarak okunuyor. Her bölüm sonunda ayrıca istişare. Toplantıların ilân, idare usulü de yukarıda anlattıklarımızla aynı…
“O tez”e iman, istişare ve ibadetin az bile olsa devamlı olanının makbullüğüne inancımız, Kardelen’i bugüne getirdi.
Hamd ediyoruz… Bütün nimetler, O’nun nimet vericiliği sayesinde… Rızasına uygun eserler vermeyi, daha uzun yıllar ve nice sayılarda buluşmayı nasip etsin.
İyi okumalar…
|