Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 32 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     561 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Asıl Kahramanlık Âfet Öncesi Yapılacaklardır
Site Editörü

  Sayı: 116 -

İnsanın hayat safhaları genelde bebeklik, çocukluk, gençlik, olgunluk ve yaşlılık olarak belirtilir. Kişinin kemale ermesi için kırklı yaşlar işaret edilir. Efendimiz’e de ilk nüzul kırk yaşında (kamerî ay takvimine göre) gelmişti. Vakitlerden de ikindi vaktinin olgunluk vakti olduğunu söyler büyükler.

Kişinin olgunlaşmasını sağlayan, hem zaman içinde kazandığı tecrübeler hem de aklını kullanmadaki ilerleme ile olayları daha doğru değerlendirmesidir. Bu değerlendirmeler ile daha önce yaptığı hatalar insana komik, bazen de acı gelir. 

Devletlerin ve toplumların da insan hayatına göre daha uzun sürebilecek hayat safhaları vardır,  devlet ve toplumlar da hafıza sahibidir, onlar da olgunlaşırlar. Bu hafıza sayesinde olanlardan ders alıp olaylar tekrar ettiğinde doğru refleksi gösterirler. Bir musibet bin nasihatten yeğdir demişler, başa gelen musibetler bu reflekslerin oluşmasının acı kaynaklarıdır.

Örneğin havacılıkta birçok kural vardır, hattâ bazı kurallar için bu kadar da olmaz, buna ne gerek var, diyebilirsiniz. Ama şu söz sizi durdurur: “havacılıkta her kural kan ile yazılmıştır”. Havacılıkta her kaza çok detaylı incelenir, insan veya makine hatası mı belirlenir, bu hatayı önleyici katı kurallar, kontroller devreye sokulur ki tekrar etmesin.

Ülkemizin de tecrübe ettiği birçok olumsuzluk var, örneğin terör. Bugün terörle mücadelede bizim kadar tecrübeli ve iyi durumda olan kaç ülke daha vardır, bilemiyorum. Ancak bu tecrübeyi edinmek nice canlara, can yanında kıymeti olmasa da çok ciddi bütçelere mal oldu.

Deprem de ülkemizin bir gerçeği, tarih boyunca bu topraklarda hep depremler olmuş. Hayatını depremi tecrübe etmeden geçiren kişi sayısı çok azdır. İnsan her olandan bir anlam ve ders çıkartabilen bir varlık, depremler ve sonrasında yaşananlardan da hep ders çıkartılıyor ancak genelde büyük depremlerin oluşma periyodu insan hayatına göre daha uzun zamanlarda olduğu için bu âfetlerden ders almamız diğer kaza ve âfetlere göre daha zor oluyor.

Ülke olarak can kaybının olduğu her deprem sonrasında yerleşim yeri seçimi ve inşaat yapımı ile ilgili kanunlarda iyileştirmeler yapmışız veya yenilerini hazırlamışız. Kanun olarak günümüzde çok eksiğimiz olduğu söylenemez ancak burada iki sorun karşımıza çıkıyor, biri yazılı kanunlara uyumda yaşanan sorunlar, diğeri toplum olarak bu kanunlara alışma süremizin uzun olması.

Hatırlayın, yaya geçitlerinde önceliğin yayada olması kanunu yürürlüğe girdikten sonra birçok görüntüye şahit olduk, yaya geçidinde bir yaya geçmeyi bekliyor, onlarca araç durmadan geçiyor, hızları da az değil, bir tane araç yayaların geçmesi için duruyor, arkasından birkaç araç duran araca çarpıyor ve zincirleme kaza oluyor. Bu görüntüler yurdumdan medeniyet manzaraları diye yayınlanmıştı. Evet, yazılı kanun var ama hem uygulama ve denetlemede hem de toplumun bu kanuna alışmasında sorun var. Depreme dayanıklı inşaatlar konusunda da kanunlarımızın oldukça yeterli olduğu hattâ dünyada bu konuda en katı kanunlara sahip birkaç ülkeden biri olduğumuz söyleniyor. Önemli olan bu kanunlara uyulması ve bu uyumun denetlenmesi. Denetleme ve cezaî müeyyide olmadan kanunların tam olarak uygulanması mümkün değil. Yurt dışında kırmızı ışığı otuz metre öteden görünce duran ama memlekete gelince nasıl olsa af gelir, başkaları durmuyor ben neden durayım diyen vatandaşın davranışındaki farklılık yurt dışında cezanın çok yüksek olması ve af çıkmayacağından emin olunmasıdır. 

Yaşadığımız deprem felâketlerinden tahminlerin ötesinde bir alan ve nüfus etkilendi, Allah vefat edenlere rahmet eylesin, kalanlara sabır versin. Allah bizleri böyle âfetlerden muhafaza etsin. Devlet büyüklerinin de söylediği gibi ilk gün alanın büyüklüğünden yardımların organizasyonunda sorunlar yaşandı, sonraki günlerde ise hem devlet hem millet olarak büyük bir dayanışma ile hareket edildi, edilmeye devam ediliyor. Bu elbette bir kahramanlık örneğidir. Ancak bu başarıyı gölgelemeden, şunu da unutmamamız gerek, asıl görülmeyen kahramanlık âfet öncesi yapılacaklardır. İki öğrenci düşünün, birisi sınavlar için düzenli çalışıyor, günlük programı dâhilinde ders de yapıyor, oyun da oynuyor, sınav gecesi normalden bir tık fazla çalışıp yatıyor. Diğer öğrenci sınava kadar defter kitap açmıyor ama sınav gecesi uyumadan sabaha kadar ders çalışıyor. İkinci öğrenciyi gören annesi, ah yavrum sabaha kadar çalıştı deyip onu kahraman olarak görebilir ama bu hareketi doğru olanın bu olduğunu göstermez. Doğru olan ilk öğrencinin yaptığıdır.

Deprem konusunda da asıl kahramanlık, kahramanlığa ihtiyaç duyulmayacak ortamın sağlanmasıdır. Bu konuda sadece devlete değil belki de devletten daha çok millete görev düşüyor.


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Zor zamanların cesur sesi... - Sayı 120
Sosyal medyanın gücü... - Sayı 119
Adâlet mülkün temeldir... - Sayı 118
Müzik, kültür kimliği olu... - Sayı 117
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (121):
Türk masal ve destanları...

Son Eklenen Yorumlardan
 sağlık dileklerimizle, hürmetle...... naci eroğlu

 Elinize emeğinize sağlık sevgili Halis hocam.Yazılarınızı takıp ediyorum hislerimize tercüman oluyor... Ahmet

 Elinize emeğinize sağlık sevgili Halis hocam.Yazılarınızı takıp ediyorum hislerimize tercüman oluyor... Ahmet

 bosch professional gop 185-liBeylikler dönemini hatırlayalım, birbirlerine karşı üstünlük mücadelesi... Feyzi

 "Yürü kardeşim,Ayaklarına bir Kudüs gücü gelsin."Sen ve senin gibi şuurlu insanların sayıları bereke... Nilüfer Mihailoğlu


Marksizm’in, her şeyin cevabını veremediği, “ilk insanı ve tabiatı kim yarattı” sorusuna “bunu ortaya atmakla tabiatı ve insanı yok farz etmiş oluyorsun. Bundan vazgeçersen, bu soruyu sormaktan da vazgeçersin” demesinden(diye karşılık vermesinden) anlaşılmaktadır. Ancak her şeyin cevabını verebilecek bir kriteryuma sahip olan “benim düzenimi kabul et, kurtulursun!” deme hakkına sahiptir.
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1993
Kardelenden haberler
Ayağa kalk Sakarya
İslâm’ı yenilemek
Hem şahin, hem güvercin-1
Bir çiçek


Ali Erdal - Ademe mahkûmiyetten ...
Ali Erdal - Hem şahin, hem güver...
Ali Erdal - Hem şahin, hem güver...
Kadir Bayrak - Hesaplaşma zamanı
Necip Fazıl Kısakürek - İslâm’ı yenilemek
Necip Fazıl Kısakürek - Benim halim
Bedran Yoldaş - Nice sahipsiz yüzler...
Ekrem Yılmaz - RÖPORTAJ - ŞEYMA KIS...
Ekrem Yılmaz - Üstad ile
Ekrem Yılmaz - Sessiz geliş
Ekrem Yılmaz - Dağların ardı
Fatma Pekşen - Pehlivan dayının elm...
Ahmet Mahir Pekşen - Şiirimde Necip Fazıl...
Dergi Editörü - Ektik ektik yetişece...
Site Editörü - Zor zamanların cesur...
Necdet Uçak - Torunuma
Necdet Uçak - Gel temiz tut
Necdet Uçak - Necip Fazıl Kısaküre...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Gazzeli kelebekler
M. Nihat Malkoç - KELİME HARCIYLA SÖZ ...
Zaimoğlu - Birinin yerini doldu...
Zaimoğlu - Üstad Necip Fazıl et...
Zaimoğlu - Seni bilsinler
Ayhan Aslan - Maya
Ayhan Aslan - Erzak
Mehmet Balcı - Deli Ozan
Mehmet Balcı - Artist Efendi
Av. Mustafa Büyükgüner - Necip Fazıl’ı anlatm...
Muhsin Hamdi Alkış - Ne Fa Ka, bedenini a...
Halis Arlıoğlu - Gabar’da petrol mü ç...
Muzaffer Doğan - Büyük Doğu, Necip Fa...
Murat Yaramaz - Kuzgun
Murat Yaramaz - Cephe
Murat Yaramaz - Öyle mi
Mahmut Topbaşlı - Gerçeğin özü
Melih Aydoğ - İdrak
Muammer Zeki Aygur - -dan
İlkay Coşkun - Ayağa kalk Sakarya
Tuba Kanlıkama - Asr-ı Saadet’in hanı...
Özkan Aydoğan - Bir çiçek
Heybet Akdoğan - Lina
Emine Öztürk - Kuşlar
Mustafa Makas - Üstad
Hüma Sunguroğlu - Mesut teselli
Abdullah Doğulu - İcazetsizler ve cemi...
Bekir Oğuzbaşaran - Abdülhakîm Arvâsî (k...
Kâzım Albayrak - Necip Fazıl’ın hadis...
Murat Ertaş - Bir artist karakter,...
Ahmet Sezgin - Kaldırımlar, Çile, S...
Bülent Acun - 40 maddede bendeki Ü...
Zekeriya Yılmaz - Türkçe çağlayan ırma...
İlyas Subaşı - İfade ve hızını düşm...
Orhan Oyanık - Yüreğime sor
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 13912644
 Bugün : 1880
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 616853
 Bugün : 177
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 55
 120. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 0
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 7
Son Güncelleme: 29 Mayıs 2024
Künye | Abonelik | İletişim