Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 34 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     3195 kez okundu.     2 yorum bırakıldı.     Yazara Mesaj

De?erlerimizden birisi
Atilla Torun

  Sayı: 44 - Nisan / Haziran 2005

Milletleri ayakta tutan birçok kültürel değerleri vardır. Devletler sahnesinde söz sahibi olmayı ve yerinin ebedi olmasını hedefleyen milletler bu değerlerine sıkı sıkıya sahip çıkmak, yaşatmak ve gelecek nesillerine aktarmak mecburiyetindedirler. Değilse; tarihin tekerrür edemeyecek sayfalarına gömülüp, kalmak akıbeti ile karşılaşırlar.
Millî bir dinamiğimiz olan aile mefhumu da bunlardan bir tanesidir. Aynı anne ve babanın oluşturduğu fertlerden kurulan aile, Hz. Adem (as) la birlikte başlamıştır. Şube adedi çoğaldıkça ayrılıklarda artmış, akrabalıklar arası mesafe uzamış, tanış olmak kendini yabancılaşmaya bırakmıştır. Hattâ çok yakın akrabalıklar arasındaki ilişkiler bile, bazı basit sebeplerle uzak olmuş.
Bir toplumun hatta milletin aynası olan aileler bozulma ve yozlaşma sürecine girdikleri zaman; kökten itibaren dallara doğru bir çürüme veya kuruma başlamış demektir. Acil müdahale ve çözümler gecikmeden hemen devreye girmelidir.
Milletler arenasında rakip olan devletler birbirlerini saf dışı bırakmak istediklerinde; devleti oluşturan temel öğe ailenin toprağında verimi düşürerek meyvelerini azaltıp, gitgide meyve veremez hale getirerek, işe yaramama aşamasına sokarlar.
Tarihimize dönüp baktığımız zaman; cihana hükmeden bu milletin; aile yapısının kültürel bağları, zincirin halkaları gibi sapasağlam kaldığı müddetçe hüküm ferma olmuş, düşmanları kendisinden sürekli çekinmişlerdir. O’nu yok etmeyi planlayanlar, yok edemeyeceklerini anlayınca zayıflatmak, güçsüzleştirmek istemişler, bunun içinde aile bağlarının dejenerasyonu için ellerinden gelen gayretleri göstermişlerdir. Saraya gelin sokmuşlar, ataerkil aile tipini küçülterek, çekirdek aileler oluşturmuşlar, az ve tek çocuklu aile tavsiyesinde bulunmuşlardır. Yine evliliğin cazibesini azaltmanın yolları aranmış, yalnız yaşamak, özgür yaşamak! adıyla özendirilmiş, kedili, köpekli vs. hayvanlarla hayatı paylaşmak modalaştırılmış, nikahsız yaşamanın adına flört kamuflajı sarılmış, tesir ettikleri etkili ve yetkili çevrelerce, ailenin köküne kibrit suyu dökecek kılıflar bile geçirtilmiştir. Bütün bunlara besleme medyamızda son sürat destekleyici yayınları ile katılmış; hainlerin yanında saf, bilgisiz ve bilinçsiz kesimler de akıntıya kapılmışlardır.
Bugün bu düşmanca niyetler: çeşitli düşünce biçimlerince de, sözde aydın geçinenlerce de destek bulmakta, aile gemisi kayalara bindirmeye doğru yelken açtırılmakta, kürek çekilmektedir.
Boşanma istatistikleri, evlenme yaşının büyümesi, az çocuklu aile sayılarının artması, kadının iş hayatının her kademesinde (fıtratı ile zıt olsa bile) daha aktif rol alması, AB dayatmaları, doğum oranı ve nüfus artış hızının düşmesi bize gösteriyor ki aile yapımızda bozulmalar devam ediyor, ufukta bir alabora var.
Yasalarla ve medya desteği ile bu vahim gidişatın önüne geçmenin zamanı çoktan gelmiş ve geçmek üzeredir. Eğer bir çözüm üretemezsek veya gecikmeye uğrarsak, kaybolup gitmek, tarihten silinmek, millet olma özelliğimizi bütünüyle yitirmek hiçten bile değildir.
Ekonomik sıkıntılarla, asılsız suçlamalarla, terörle, anarşi ile, çevremizde cereyan eden savaşlarla mesnetsiz gündem ve senaryolarla bunaltılan devlet ve milletimiz, şöyle bir silkinip kendine gelme, aklını başına alma iktidarını kendinde bulamamaktadır. Tarih boyunca her türlü tuzak ve komplonun üstesinden gelen bu necip millet, inanıyoruz ki, bu tip sinsice, düşmanca hareketlere müsaade etmeyip, yeter artık dur diyecek; asıl mecrasında yol almaya devam edecektir. Bazı zavallı ve güdük ruhluların da sevinçleri kursaklarına gömülecektir. Çünkü tarih boyunca bu tür oyunlar tezgahlayanların kendilerine örme yapmış, kendilerine dönmüştür. Yeter ki biz millî ve manevî değerlerimizden eziklik hissetmeyelim, millet olma ruhumuzdan asla taviz vermeyelim.

Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Ekleyen : sahra    30.05.2008
Yorum : Yeter ki biz millî ve manevî değerlerimizden eziklik hissetmeyelim, millet olma ruhumuzdan asla taviz vermeyelim. çok güzel düşünmüş ve kaleme almışsınız Atilla bey geçmişi olmayan bir ülkenin yarınıda olmaz geçmiş değerlerimize sahip çıkalım.Bu açık yürekliliğinizde ötürü sizi tebrik ederim...




Ekleyen : ihtibar avci    
Yorum : AMA neyazikki su an ben bir jonturk olarak goruyorumki bizim milletimizi batidan seyir ettigimde bizlik denen birlik inanmak umut dolu olmak ve misafir perverlik tek tuk olarak arayip belki bulabilirsin.hep batiya imrenenlerden tek umut bati tek inanclari bati olmus ve bati hayat ornegi olmus.ben bir omur batida gecirdim.ve her sabah ezansiz uyandim,mahrum kaldim nedenmi,allahin emriymis.ama ben bu yazdiginiz yazi varya iste ben hep onlari icimde hisederek yani kimse bana bildirmeden anlatmadan allahimla yasadim,hep onlaydim,baska biseylere imrenmedim tek imrendigim kendi yurdum oldu.ve allahin izniyle yakinda yurduma geliyorum.yazdiginizi insallah benim anladigim kadar butun milletimize nasib eylesin allahim.birlik kuvettir,birlik kudrettir.onsuz yasayan yasayan bir oludur.buyuk saygilarimla sizi taktir ediyorum.





 
De?erlerimizden birisi... - Sayı 44
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (124):
Diyarbakır anneleri...

Son Eklenen Yorumlardan
 Merhaba. Mən n Azərbaycandan yazıçı Gülər Natiq İsaq ✍️ Bu şeiri çox b&#... Guler

 Altıntaş Hanımefendinin Ey Güzel şarkısının akorlarını çıkarmak üzere sözlerini aradım ve ne mutlu b... Zafer

 Altıntaş Hanımefendinin Ey Güzel şarkısının akorlarını çıkarmak üzere sözlerini aradım ve ne mutlu b... Zafer

 Süleyman Abdulla. Müasir Azərbaycan poeziyasinin ən görkəmli nümayəndəl... Hikmet

 yüreğine kalemine sağlık hayırlı ve bol okurları olsun.🤍✒️...


Sonsuz karanlıklarıma gömülüşümü anlamayıp bilmeden kendi karanlıklarına denk sayanlar tarihin karanlığında boğulmaya mahkûmdurlar.
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1992
Kudret-i ilahi
Ürəyimin Əsdiyi
Yaşanan pişmanlık
Her şey apaçık
Suriye Türkmenlerinin dilinden
Oğulcan


Ali Erdal - Her şey apaçık
Kadir Bayrak - Nerelisin
Necip Fazıl Kısakürek - Doğuda buhran
Ekrem Yılmaz - Göç mü hicret mi
Ekrem Yılmaz - Zerre
Fatma Pekşen - Mustafa
Dergi Editörü - Hicret şuuru
Site Editörü - Zor sınavımız mültec...
Necdet Uçak - Yüreğim benim
Kardelen Dergisi - Gelecek sayı (124) k...
Kardelen Dergisi - Kalem erbabına...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Gittikçe azalıyoruz
M. Nihat Malkoç - Suriye Türkmenlerini...
Hızır İrfan Önder - İstemem
Berna Pak - Gelecek(siz) çocuk
Ayhan Aslan - Dilenci
Mehmet Balcı - Sevda
Mehmet Balcı - Tükür
Ahmet Çelebi - Kaçıncı bahar
Av. Mustafa Büyükgüner - Heybemden
Halis Arlıoğlu - Gaflet, dalalet ve h...
Murat Yaramaz - Pusula
Murat Yaramaz - Soğuk
Gözlemci - Olayların düşündürdü...
Mahmut Topbaşlı - Asırlık mertebe
Suleyman Abdulla - Ürəyimin Ə...
Cemal Karsavan - Hasrete zincir mi da...
Emine Öztürk - Bismillah
Osman Akçay - Gibi
Bekir Oğuzbaşaran - Türküleri seviyorum
Yaşar Akyay - Yaşanan pişmanlık
Yaşar Erim - Firavun düzeni devam...
Cahit Can - Bu insanlar
İbrahim Durmaz - Kar
Sevdagül Aykar Yıldız - Oğulcan
Mehmet Emin Armağan - Kudret-i ilahi
Saltuk Buğra Bıçak - Sarı yapraklar dökül...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 15277256
 Bugün : 7343
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 647467
 Bugün : 904
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 129
 123. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 1
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 7
Son Güncelleme: 9 Mart 2025
Künye | Abonelik | İletişim