Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 34 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     5470 kez okundu.     1 yorum bırakıldı.     Yazara Mesaj

G?ndeme Dair
Site Editörü

  Sayı: 61 - Temmuz / Eylül 2008

 

Ülkemiz son günlerde çok yoğun bir gündeme sahip. Bir tarafta ikti-dardaki partiye açılmış bir dava süreci, diğer tarafta Ergenekon olarak isimlendirilen bir soruşturma...

Son aylardaki gündeme bakarsak sürekli bu iki olayın tartışıldığını görüyoruz. Bazen biri öne geçiyor, bazen diğeri...

Son gözaltı ve tutuklamalar sonrasında Ergenekon soruşturması tartışmasız gündemin ilk sırasına yerleşti. Görsel ve yazılı medyada en çok bu soruşturma ele alınıyor. Gazete köşelerinde en çok bu konu ve ona bağlı konular işleniyor.

Ancak dikkati çeken nokta, medyanın farklı kesimlerinin olaya farklı açılardan bakmakta olması. Örneğin bir gazete soruşturma sürdüğü için konuya müdahil olmamayı savunarak çok haber yapmadığı için eleştiriliyor, diğer bazı gazeteler soruşturma hakkında herkesten önce bilgi almalarına dayanılarak taraf olmakla suçlanıyor, diğer bir kısım da örgüte yakınlık ile...

Gördüğünüz gibi medyada göze batan bir şekilde tarafgirlik söz konusu. Her medya grubu kendi işine gelen şekilde olaylara yaklaşıyor.

Bizim “işimize gelen” ise Hakk'tır. Medya içinde de işine gelenin Hakk olduğu, önemli olanın Hakk'ın yerini bulması deyip bu doğrultuda çalışanlar, bu “tarafı” tutanlar da var çok şükür. O yüzden bazı şeyler eskisi gibi değil artık.

Bir de olayın halka bakan yönü var. Halkın büyük oranda Hakk tarafında olduğunu biliyoruz ama yine de bir kısmı belki samimi çekincelerden, belki art niyetten, olanları sanki kendilerine zarar gibi görüyorlar. Ancak yine de halk arasında medyada olduğu kadar kesin bir çekişme gözlemlenmiyor. Belki de bunun nedeni, olanların sonucunda medya gruplarının kayıp veya kazançlarının çok fazla miktarlarda olabileceğidir.

Peki, sizce halk sadece olanı gün boyu internetteki haber sitelerinden veya akşam eve geldiğinde haber bültenlerinden izlemekle mi yetinmeli? Dünya görüşü olarak karşı olduğu birisi gözaltına alındığında sevinip “vay be, nasıl da içeri aldılar adamı?” mı diyecek? Veya aynı görüşü paylaştığı biri serbest bırakıldığında sevinçten havaya mı zıplayacak?

Bana kalırsa “Hakk” tarafında olanların yapmaları gereken asgarî şeyler var.

Sami Hacıoğlu, 3 Ağustos 2007 tarihli Yeni Şafak’ta “Pasif iyi, aktif kötünün teşvikçisidir” başlıklı bir makale yazdı. Makalesinde aslında iyilerin fazla olduğunu ancak bunların çoğunun pasif iyi olduğunu belirtiyor. Peki pasif iyilerin ne gibi bir “kötülüğü” var? Okuyalım: “...kötüler aktif iyilerden rahatsız oldukları halde pasif iyilerden rahatsız olmuyorlar. Hatta bırakın rahatsız olmayı, onlardan hoşnut ve razılar. Çünkü pasif iyiler kötülerin kötülüğüne ses çıkarmıyorlar. Onların kötülüğü yaymalarına aldırmıyorlar. Onların kötü olmasından rahatsızlık duymuyorlar. Pasif iyilerin göz ardı ettikleri bir gerçek var: İyiliğin pasif olduğu her yerde, kötülük kendiliğinden aktif hale geliyor. Bu kötülüğün tabiatı icabıdır. Kötülük karanlık gibidir. Bizatihi var değildir. Aydınlığın yokluğu halidir. Demek ki, iyiler sönük veya patlak lamba gibi değil, ışık veren açık bir lamba gibi olmalıdır”.

Aslında benim söylemek istediğim de buydu. Yani Hakk tarafında olanlar olana bitene seyirci kalmamalı. Pasif iyilikten aktif iyiliğe geçmeliler.

Bunun nasıl yapılacağının bir formülü yok. Ama daha önce de verdiğim bir örneği yineleyeyim; sizin hakkınıza saygı duymayan, sürekli sizin inançlarınızla ilgili haberler yapıp gündemi değiştirerek bazı insanları da gereksiz yere korkutan medyaya, onların gazetelerine destek vermemek meselâ... Bir gazetenin ücreti nedir, elli kuruştan ne olacak hiç demeyin. Bugün amiral gemi adı ile bilinen gazetenin satışları birden yüz bin düşsün, bakın neler olur?

Bir de bizim hakkımızı kendi hakları gibi savunanlara destek verilmesi gerekiyor elbette. Bugün medyanın gücünü görmemek mümkün değil. Bu doğrultuda “aktif” olarak bir şeyler yapılmalı...

Burada örnek olarak medyayı verdim ancak bu örnekler arttırılabilir. Yetişmiş elemanın değeri ne kadar göz önünde bugün değil mi? Hakkı gözeten bir savcının olması nasıl bazı şeyleri değiştiriyor? O zaman bir diğer konu bu şekilde insanlar yetiştirmek veya yetişmelerine yardımcı olmaktır.

Yapılabilecekler veya yapılması gerekenler elbette yukarıda verdiğim örneklerle sınırlı değil. Her insan kendi cephesinden olaya baktığı zaman elbette aktif olabileceği bir konu bulabilir. Burada önemli olan olaylara uzaktan bakıp pasif kalmamak gerektiğinin bilincinde olmak..

* * *

Kardelen'i en baştan beri takip edenler için “Acıyorum” çok şey ifade eder. Kısa, vurucu, etkili olarak özetleyebiliriz Acıyorum yazılarını..

Yıllardan sonra yazarımız Sinan Ayhan ilk Kardelen'den itibaren tüm Acıyorum’ları ve onun gibi kısa yazıları bir araya getirdi. Hangi sayıda hangi tarihte yayınlandığı bilgileri de titizlikle bu arşiv çalışması içine alınmış durumda. Allah ondan razı olsun, bize düşen de bu arşivi internet sitemize taşımak. Bu konudaki hazırlıklarımızı yaptık yapıyoruz, önümüzdeki günlerde tüm Acıyorum'lara internet sitemizden ulaşabileceksiniz. Bu çalışmayı yapan sevgili Sinan Ayhan'a tekrar teşekkür ederim.


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Ekleyen : emre    07.10.2008
Yorum : yazdıklarınıza katılıyorum ve diyorum ki biz tepkimizi göstermezsek hain emelli şahısların politikaları ile güdülmeye mecburuz demektir. Eergenekon gibi büyük bir terör örgütüne karşı cesurca savaş açanları da yürekten kutluyorum. İlk defa milletimiz; korkusuzca herşeyin üstüne gidebilen bir devlet gördü. Biz de destek olmalıyız ki ak ve kara ortaya çıksın. Zaten bütün patırtının gündemin değiştirilmesine yönelik olduğunu esefle görüyor ve kınıyorum. Attığımız her adımın yanlış atıldığı takdirde masum insanların hayatına mal olacağını da bilmeli ve duyarlı olmalıyız tşk.





 
Çocuklar bizim geleceğimi... - Sayı 125
Hayatın merkezi anneler... - Sayı 124
Zor sınavımız mülteci mes... - Sayı 123
Tevhid yoksa huzur da yok... - Sayı 122
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (126):
Vekâlet Savaşları...

Son Eklenen Yorumlardan
 test"... test

 Elinize sağlık.Okuyup anlayanı, ibret alanı çok olsun, inşallah.Çok selâm ve hürmetlerimle...Sağlık ... Naci Eroğlu

 Elinize sağlık. Okuyup anlayanı çok olsun inşallah.Allah, milletimizi bu ve benzeri belalardan ebed... Naci Eroğlu

 Gülizar annenin mekanı cennet olsun inşaallah. Ufukta kavuşmak ta var. Metanet ve sabır dilerim. Ka... AYHAN ASLAN

 Amin.... Ömer Faruk Erkoyun


Kim demiş okumuyoruz diye?
*Sevmediklerimizin, televizyon ekranlarında ve gazete sayfalarında canına okuyoruz!
*Trafik kazalarında ölenler ve PKK canilerinin katlettikleri için rahmet okuyoruz!
*Törenlerde nutuk okuyoruz!
*Kim ne derse desin, bildiğimizi okuyoruz.
Kardelen: Sayı 3, Aralık 1993
Temmuzda yaşamak zemheriyi
Çocuk, sevginin ürünü...
Filistindeki çocuklar
Çocuk olmak
CHP’nin bu millete yaptığı zulümler Cell
CHP’nin bu millete yaptığı zulümler Cell
Bin Karınca Duası


Ali Erdal - Büyük depremin öncül...
Ali Erdal - Yolculuk
Kadir Bayrak - Çocuk toprak gibidir
Necip Fazıl Kısakürek - Necip Fazıl’dan çocu...
Ekrem Yılmaz - İçimizdeki çocuk ölm...
Ekrem Yılmaz - Çocuk
Ekrem Yılmaz - Sınırlar ötesinde
Dergi Editörü - Annesi gül koklasa a...
Site Editörü - Çocuklar bizim gelec...
Necdet Uçak - Ahlâk bozuldu
Necdet Uçak - Ali ile Barbaros
Kardelen Dergisi - Kardelen’den haberle...
Kardelen Dergisi - Hâlâ ve her şeye rağ...
M. Nihat Malkoç - Filistindeki çocukla...
M. Nihat Malkoç - Çocuk olmak
Hızır İrfan Önder - Gurbetin ocağı harlı...
Zaimoğlu - Vasıtasız erdirici
Halit Özdüzen - Yozlaşan toplumlar
Mehmet Balcı - Yardımseverlik
Mehmet Balcı - Sitem
Ahmet Çelebi - Anladım
Kubilay Ertekin - Senirkent Faciası ha...
Halis Arlıoğlu - CHP’nin bu millete y...
Ahmet Değirmenci - Yangından artakalan
Ahmet Değirmenci - Özür
Ahmet Değirmenci - Otuz yıl
Murat Yaramaz - Özür
Murat Yaramaz - Kirli
Gözlemci - Hadiselere bakış
Cahit Ay - Muhasebe
Cahit Ay - Anlaşma teklifi
Cemal Karsavan - Ve çamaşır ipinde sa...
Heybet Akdoğan - Sekülerizm ve İslâm
Osman Akçay - Çocuklar oynasın
Bekir Oğuzbaşaran - Nev gazel
Yaşar Akyay - Çocuk, sevginin ürün...
İbrahim Durmaz - Çocuk ve kuş
İbrahim Durmaz - Çocuğum
Saltuk Buğra Bıçak - Temmuzda yaşamak zem...
Mustafa Kozlu - Gül kokusu
Esra Çakan - Zaman diriyken kıyme...
Uğur Utkan - Satuk Buğra Han efsa...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 15895242
 Bugün : 1034
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 669295
 Bugün : 42
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 199
 125. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 3
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 1
Son Güncelleme: 9 Mart 2025
Künye | Abonelik | İletişim