Y U R D U M Atba Sayı:
44 - Nisan / Haziran 2005
Bir dağ gibi belledin mi yanmayı?
Aşka mekân kılmış erenler yurdu.
Öğretmişler gökler gibi dönmeyi;
Özünü erliğe verenler yurdu.
Irmak gibi düşer yarin izine,
Cevher almış imanından özüne,
Gönlü bayrak yapmış telli sazına,
Destan etmiş burda yârenler yurdu.
Yunus olup dergâhlarda eresin,
Mürşidi var sarar onun yarasın.
Yüreğini yollarına vurasın,
Duâ ile kurmuş kuranlar yurdu.
Toroslardan duy Ağrı’nın sesini,
Rüsgâr eser; öğren, gülünyasını,
Doldur çeşmelerden bâde tasını,
Gönlünü yollara vuranlar yurdu.
Çağrılar var Yaratan’a çağrılar!
Öldürmez ki gayri bizi ağrılar,
Her mezarda her yürekte doğrular,
Kulluk esrârına varanlar yurdu.
Desen desen aşka çıkar sedâmız,
Tarih aynı, dost eylemiş Mevlâmız,
Bir dağız ki, sevda açar yaylamız,
Anadolum, Hakk’ı görenler yurdu.
"
|