Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 32 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     3588 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Ne Ekersen, Onu Bi?ersin
Mustafa Kınıkoğlu

  Sayı: 59 - Ocak / Mart 2008

"ZAMAN" kadar tutarlı ikinci bir şey daha var mıdır? Sağına soluna bakmadan, olup bitene aldırmadan, kar çamur, sıcak soğuk, gece gündüz... Hiçbir şey onun "ilerlemesini" durduramıyor.

Ama durun bir dakika. Güneş de tutarlı değil mi? O da, ne olursa olsun, doğuyor batıyor, ısıtıyor, aydınlatıyor.

Ya yerküreye ne demeli? Yıllardır, hattâ asırlardır yörüngesinde bıkmadan usanmadan dönüyor. O da gayet tutarlı.

Yaratıcı'nın verdiği diğer nimetlerden örnekler verelim. Meselâ domates... Ne dediniz, hormon ve ilâçlardan dolayı tutarlılığından, doğallığından kayıp mı var?

Peki ya hava diye özetlediğimiz, oksijeni, karbonu, azotu ve diğer elementleri ele alırsak. Aklımıza hemen havanın kirliliği ve ona bağlı hastalıklar mı geliyor yoksa?

Aralarındaki fark açık değil mi? Elbette açık, insanoğlunun müdahalesi.

İnsanoğlu zamana müdahale edemiyor. Sağlık sektöründeki yaşlanmayı önleyici ilâçlar için yapılan milyarlarca lira bütçeli çalışmaları belki bir nevi gayret olarak görebiliriz. Ama değişen bir şey var mı? Hayır, insanoğlu zamana söz geçiremiyor.

Ya güneş... O da insanoğlunun hırslarından oldukça uzak. Henüz eli oraya uzanmıyor. Dünya için yörünge açısından bir tehlike gözükmese de, içindeki hayat şartlarına müdahalesi oldukça yoğun diyebiliriz.

Özetle insanoğlu Kur'ân'da "İnsan için yalnız çalıştığı vardır." (Necm 39) şeklinde belirtilen, büyüklerin "Ne ekersen onu biçersen" sözü ile belirttiği durumu yaşamış, yaşıyor, yaşayacak.

İnsanoğlunun hırsı, evrendeki sistemin fıtratına ters düştüğü zaman sonuçlar hep kötü oluyor, hem çevresi için hem kendisi için. Örneğin, son yılların en ciddi hastalığı olan kanserin sebeplerinden biri olarak, tüketilen yiyecekler, solunulan hava, sigara vs gösteriliyor.

İnsanın müdahalesinin sonuçlarını görmek için çok uzağa gitmeye gerek yok. Eğer kökleri Anadolu'da bir köyde olanlardan iseniz, ziyaretlerinizde yediğiniz sebzelerle, meyvelerle şehirdekileri bir karşılaştırın. Şekil olarak bakıldığında şehirdekiler gayet düzgün, köylerdekiler ise belki o kadar düzgün değil, belki biraz çamurludur. Ama tatlarını karşılaştırdığınızda aradaki büyük farkı anlıyorsunuz. Soruyorsunuz kendi kendinize, şehirde satılan bu ürünler kim bilir hangi suni ilâç takviyeleri ile yetiştirildiler. Muazzam görünümlü olabilmeleri için hangi müdahalelerde bulunuldu bunlara?

Bu sayımıza konu olan ekonomide de durum öyle değil mi? Örneğin, faizin yaşamın fıtratına ne kadar ters ve zararlı olduğu Kur'ân'da çok sert tanımlarla anlatılıyor. Ancak insanoğlu daha çok kazanmak için temeli faiz olan sistemler geliştiriyor. Bu tür sistemlerin zararları ise, şu an yaşanılan büyük krizler ile daha iyi anlaşılabiliyor.

İnsanoğlu, Allah'ın yarattığı bu sisteme (sünnetullah) ters işler yaptıkça hep kaybeden tarafta oluyor. Hem de her iki dünyada da...


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
"O"... - Sayı 99
Necip Fazıl hakkında iki ... - Sayı 92
Bir Derviş Sultan Ulu Hak... - Sayı 91
Dua, kulun acizliğini gös... - Sayı 89
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (123):
"Mülteci" meselesine bakış...

Son Eklenen Yorumlardan
 Çok teşekkür ederim Amin hepimize🤲🤲... Ayşenur

 Çok beğendim.Buna benzer yazılar çokça işlenmeli.... mahir

 mükemmel anlatım; af etmiş olsan da gönül kırıklığı çok acı veriyor. buna öneriniz , makaleniz olur ... dr. Elvira

 Ne mutlu takva üzere yaşayabilene...Tebrik ederim, sade, anlaşılır ve sıkılmadan okunacak şekilde ka... Ömer Faruk Erkoyun

 Ne mutlu takva üzere yaşayabilene...Tebrik ederim, sade, anlaşılır ve sıkılmadan okunacak şekilde ka... Ömer Faruk Erkoyun


Cinayet, hırsızlık, fuhuş, içki, kumar ve uyuşturucu karışımından ibaret düzeni ambalajlayıp medeniyetin ta kendisi diye yutturmak isteyen “tek dişi kalmış canavar”a karşı hani, “iman dolu göğsümüz” vardı?
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1993
Yalnız ve başıboş değiliz
İranın neye ihtiyacı var?
Tevhid yoksa huzur da yok
Kaleme yemin
Kardelenden Haberler


Ali Erdal - İranın neye ihtiyacı...
Kadir Bayrak - Fars irfanı var mıdı...
Necip Fazıl Kısakürek - Devletleşen şiilik
Ekrem Yılmaz - Bizden gibi görünen
Ekrem Yılmaz - Al beni
Dergi Editörü - Kaleme yemin
Site Editörü - Tevhid yoksa huzur d...
Necdet Uçak - Ömür
Kardelen Dergisi - Kardelenden Haberler
M. Nihat Malkoç - Öz musikimizin piri:...
M. Nihat Malkoç - Filistin için ne yap...
Hızır İrfan Önder - Dermansız dertlere s...
Nihat Kaçoğlu - Serçelerin sesi
Mehmet Balcı - Almanya
Ahmet Çelebi - Bilemem
İktibas - İşte Budur Humeynî D...
Muhsin Hamdi Alkış - Fars palavrası
Kubilay Ertekin - Eşek ve deve
Halis Arlıoğlu - Gülerek günah işleye...
Erdem Özçelik - Geçmişten Geleceğe
Remzi Kokargül - Çoban çeşmesi
Murat Yaramaz - Çapraz sorgu
Gözlemci - Olayların düşündürdü...
Mahmut Topbaşlı - Sırt döndüğüm şiirle...
Mevlüt Yavuz - Umutsuz
Cemal Karsavan - Aşk uyanır sabaha
Bekir Oğuzbaşaran - Âhir zaman ümmetiyiz
Yaşar Akyay - Yalnız ve başıboş de...
Yaşar Akyay - Hayatın Kaynağından ...
Yaşar Erim - Camiler boşaldı
Cahit Can - Türk farkı
İbrahim Durmaz - Yunusca
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 14591385
 Bugün : 1926
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 630729
 Bugün : 376
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 88
 122. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 0
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 5
Son Güncelleme: 13 Eylül 2024
Künye | Abonelik | İletişim