İSLÂM NE DİYORSA O Gönül AĞIR Sayı:
39 - Ocak / Mart 2003
İslâm, çağ atlandıkça daha iyi anlaşılabilen, hiçbir gelişme karşısında acze düşmeyen, çağlar üstü dindir. İlim ve irfanla böylesine hemhal bir dinin mensupları hamd ve şükürle Rabb’e sığınmalıdır.
Resul-i Ekrem Efendimiz (sav) buyuruyorlar: “Kişi kendi istediğini başkaları için de istemedikçe hakkıyla iman etmiş olamaz.” Bu emre riayet kaygısıyla, “İslâm ne diyorsa o” diyerek, örtünmeden söz etmek istiyorum.
İnanan nasıl örtünür?
Örtmekten asıl gaye nedir?
Örtünen neye dikkat etmelidir?
Her örtülü inandığı için mi örtünür?
Örtü sadece başa bağlanan bir kumaş mıdır?
Kur'ân-ı Kerîm’de Allah (Azze ve celle) şöyle buyuruyor: “Ey Peygamber; eşlerine, kızlarına ve müminlerin kadınlarına söyle dış elbiselerini üzerlerine sıkıca örtsünler; bu onların tanınıp eziyet edilmemelerine en elverişli bir yoldur. Allah gafur-ur rahîmdir.” (Ahzap/59) İman eden her emre amade olur... Her yerde ve şekilde; evinde, dışarıda başkalarıyla beraberken... Hele hanımlar, dikkat çekmeme, tanınmama yönünden kendilerini değerlendirmelidirler. Örtülerini bu yönden tekrar düşünmelidirler. Örtünüyor ama, “ben buradayım, beni görün” der gibi bir kıyafete bürünmüşler midir; dışardan biri gibi örtülerini gözden geçirmelidirler.
Resulullah Efendimiz (sav) buyuruyorlar: “Benden sonra erkeklere, kadınlardan daha zararlı bir fitne ve fesat bırakmadım.” Dikkat etmeliyiz... Fitne her zaman bilerek yapılmaz. Bilmeden de, Allah korusun, fitneye sebep olunabilir. Efendimiz (sav) yine buyuruyorlar: “Allah kadına benzeyen erkeğev e erkeğe benzeyen kadına lânet etmiştir.” Pantolon giyen bir hanım, örtünme emrini yerine getirmiş olsa bile, erkeğin giydiğini giymiş olmuyor mu? Hele giyilen pantolon, vücut hatlarını ifşa ediyorsa, iki yönden mahzurludur.
Resul-i Ekrem Efendimiz Miraç’tan sonra buyuruyorlar: “Azabı anlatılamayacak kadar şiddetli bir kısım kadınlar gördüm. Bunlar, elbiseli oldukları halde vücut hatlarını ifşa eden, yani çıplak hükmünde olan ve dışarıya erkeklerin dikkatini çekmek için süslenerek çıkan kadınlardır.”
Anlıyoruz ki, örtünmeyi şahsî düşüncelerimize göre değil, İslâm’ın emrine göre yapmamız gerekiyor. Açık kıyafetle kendilerini sergileyemeyenlerin şık giyinerek dikkatleri cezbetmesi, kıyafet oyunlarıyla gerçek niyetlerini kapatır gibi yapmaları doğru mudur? Bunu insan en iyi kendisi bilir. Daracık kot, şeffaf gömlek, yırtmaçlı etek makyajlı bir yüz ve üzerinde örtü... Bu kıyafet, örtünmenin ruhuna en kadar uygundur? İnancı için yaşamak bu mu? Modern olmak komik olmak mı?
Örtü edeptir. Her icraatın bir ahlâkı vardır. Ahlâkına aykırı icraat, sonunda müşküle düşer. Bizden dâvacı olacak örtünün hakkını verelim.
|