Seçim 2014 Turgay Ertem Sayı:
79 - Ocak / Mart 2014
2014 mahalli seçimleri, önceki seçimlerden daha farklı ve daha önemli. 17 Aralık depremi bütün hesapları altüst etti. Yolsuzluk ve rüşvet iddialarına karşı takınılan tavır, Ak Parti’yi ve onu sevenleri gerdi, şaşkına çevirdi. Hele hizmet camiasının ve onları sevenlerin hedef alınması, arada söylenen kırıcı sözler her iki tarafa ve tabiî Türkiye’nin geleceğine tamiri zor zararlar verdi. Hükümet de, hizmet camiasının ileri gelenleri de ithamları haklı çıkaracak yanlışlar yaptılar. Bu yanlışların üretilmesinde yangına benzin döken medya başrolü oynadı. Her iki tarafa da düşman olanlar; “bırakın birbirlerini yesinler, pisliklerini, pis işlerini ortaya döksünler.” diyebilmektedir. Oysa başka Türkiye yok, hepimiz aynı gemideyiz. Türkiye’nin daha iyi yerlere gelmesi, bu ülkede yaşayan herkesin kardeşlik hukukuna uygun hareket etmesi, ülkemizin düşmanlarına karşı birlik ve beraberliğimizin savunulması hepimizin arzusudur.
On bakanın değişmesi yanı sıra, İdris Bal, Hakan Şükür, İdris Naim Şahin ve Ertuğrul Günay’dan sonra diğer birkaç milletvekilinin daha Ak Parti den kopmaları güzel gelişmeler değil. Başbakan ne derse desin Ak Parti ciddi kan kaybetti. Bu durum mahallî seçimlerde kendini gösterecektir. Geçmiş dönemlerdeki “irtica tehlikesi”nin yerini “devletimizi tehdit eden dış güçler ve Türkiye deki işbirlikçileri” ifadesi almış görünüyor.
Önümüzdeki günlerde ne gibi gelişmeler olacak göreceğiz. İnşallah ülkemiz ve insanlarımız en az zararla bu badireyi atlatırız.
BÜYÜKŞEHİR BELEDİYELERİ
Mahalli seçimlerin en büyük özelliği seçenlerin, seçeceklerini daha yakından tanımalarıdır. Bu yüzden adayların kişilikleri parti tercihini değiştirebilir. Öte yandan büyükşehirlerdeki, büyükşehir belediye başkanları bütün ilin sorumluluğunu üstlenmektedir. İl özel idarelerinin imkânları da büyükşehirlere devredilmiş bulunuyor.
Belediyelerin büyükşehir olması ülkenin ve o şehrin daha faydasına ise, tabii ki olsun. Ama acaba büyükşehir olamayanlara daha az mı hizmet götürülüyor bu durumda?
Belediyelerde, iktidar partisinden bir belediye başkanı varsa daha uyumlu çalışıldığı bir gerçek. Ama değilse hemen soruşturma konuları bulunması, şikâyetler ve baskılarla farklı partiden olan belediye başkanlarına, çalışma imkânı vermediler. Bu konuda Balıkesir ve İzmir Belediye başkanları örnektir ve yaşananlar kafalarda soru işaretleri doğurmuştur.
Öte yandan her seçim dönemi birkaç defa kazılan, bozulan yollar, tekrar tekrar sökülüp yapılan kaldırımlar, hemen her beldede görülen manzaralardandır. Seçimler yaklaştıkça, gayretli bir onarım ve inşaat seferberliği görülür. Bu israflara maalesef dur denilemiyor. Milletin parası niçin israf ediliyor? Her yer kazılıyor. Aylarca bitirilmeyen işler vatandaşı da sıkıntıya sokuyor.
Aslında yapılacak işler, plânlı ve koordineli olarak yapılsa, pek çok israf ve aksama önlenebilir. Ama bu yapılmıyor. Bir ay önce yapılmış olan yolun; kanalizasyon, su, elektrik, telefon veya başka bir iş için yeniden kazıldığı görülmekte, kazı yapan kepçe ve diğer makinalar daha önceki yapılanlara da zarar verebilmektedir. Bunun en doğru çözümü, en başta yolların altına galeriler açmak, her hizmeti o galerilerden geçirmektir. İlave işler ve tamiratlar yeraltındaki galerilerde yapılabilir. Avrupa ve Amerika’da pek çok şehirde bu şekilde açılmış kanallar, yeraltından götürülecek her hizmetin geçmesine imkân vermektedir. Türkiye’de de bunun yapılması sağlanmalıdır.
Belediye hizmeti ne kadar güzel yapılırsa o belde o kadar güzel olur. Belediye başkanları şehirlerin en değerli insanlarından olmalıdır. İnşallah gönlü güzel ve dürüst çalışacak olanlar seçilir.
|