Yıkılan krallık Gamze Fındık Sayı:
83 - Ocak / Mart 2015
Belli belirsiz sesler, ışıklar, görüntüler... Büyük bir patlama sesi ne olduğuna anlam veremiyorum... Sesin ardından cayır cayır yanan bir sıcaklık nereden geldiğini tam kestiremiyorum. Gözlerimi azıcık aralayınca az önce ailemle içinde olduğum arabanın cayır cayır yanan bir cehenneme döndüğünü görüyorum. Kalkıp yardım etmem gerek ama yapamıyorum etrafta kimse yok vücudumdaki acı dışında onları kaybedeceğim korkusu daha da büyük bir acıya neden oluyor. Bir an uyku bastırıyor ve açmakta güçlük çektiğim gözlerim kapanıyor. Uyandığımda bembeyaz bir ışık gözlerimi kamaştırıyor kaza anı aklıma geliyor ve o an anlıyorum ki artık ölmüştüm ve beyaz ışıkta insanların öldüğü an gördüğü beyaz ışık ve ona gitmem gerekiyor. Adım atmaya çalışıyorum ama tüm çabalarıma rağmen yapamıyorum son bir deneme ve tam kalkacakken bembeyaz eller beni yere yatırıyor kim olduğuna kalkmaya çalıştığımda üzerinde beyaz doktor önlüğü olan saçları hafif ağarmış ama yakışıklılığından bir şey kaybetmemiş olan doktoru görüyorum o an kafama dank ediyor ölmemiştim ve yaşıyordum... Doktor: –Kolun ve bacağın alçıya alındı canım ve lütfen ani hareketler yapma birkaç ağır ameliyattan geçtin. Bunları söylerken gülümsemesi yüzünden bir an olsun eksilmemişti. Ağzımdan tek kelime çıkarabilmeyi başarmıştım: Kaza! –Herhangi bir şey hatırlıyor musun? –Ben... Çığlıklar... Alevler sonra arabanın içindekiler ailem! –Sakin ol! Onlar... Tam doktor konuşacakken ağlamaktan veya uykusuzluktan her yeri şişmiş olan akrabalar girdi tüm yüzlerde şok ifadesi vardı hepsi acıyarak bakıyorlardı anlamakta pek güçlük çekmedim sonuç apaçık ortadaydı hepsi ölmüştü hepsi yok olup gitmişti ve ben yalnız kalmıştım bu son darbe bir krallığın yıkılıp gidişiydi...
|