Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 32 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     2478 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Ortadoğuya bir projeksiyon
Av. Mustafa Büyükgüner

  Sayı: 84 - Nisan / Haziran 2015

Ak Parti iktidarı ile birlikte dış politikada daha atak ve cüretkâr bir tavır içerisine giren Türkiye, zaman zaman elde ettiği başarılar ile isminden söz ettirse de, özellikle Ortadoğu’daki temellerini etnik ayrışmaların, inanç farklılıklarının ve otokratik yönetimlerin oluşturduğu karmaşık ilişkiler yüzünden, ürettiği siyasette sık sık duvara tosluyor ve gerek içerideki muhalif kesimden gerekse uluslararası kamuoyundan çok çok eleştiri alıyor.

Kanuni’nin Fransa Devlet Başkanını “… Sen ki Fransa vilayetinin valisisin…” diye küçük gördüğü mektubun yazıldığı 16. yüzyıldan bu yana kademe kademe hariciye politikamızın değersizleştiği ve etki alanını yitirdiği, en son 19. yüzyıldan sonra da devletimizin kendisini batı toplumu önünde küçük ve zavallı gördüğü ve hiçbir politika üretmediği bir geleneğin sihirli bir değnek değmişçesine bir günde ters yüz olması beklenmemeli…

Eleştirirken, devletin dış politika üretme azmine de mani olunmaması gerektiği kanaatindeyim. Bir bebeğin yürümeye başlayana kadar defalarca düşmesi, vaz geçmesi, yeniden emeklemesi gibi; süreç içerisinde, gelenekleri bin yıllık Müslüman Türk tarihine dayanan devletimizin, dış politikada daha başarılı ve aktif olacağını tahmin etmek zor değil…

Ancak bazı meselelerin de bir an önce çözüme kavuşturulması, dış politikamızın manevra kabiliyetinin arttırılması ve uluslararası camiada Türkiye’nin tesirinin arttırılması da elzem…

Bunun için kemikleşmiş sorunlara pratik çözümler bulmak, meseleleri zaman bakımından sıraya koyma da gerekli… Gerek konjonktürün zorlamasıyla, gerekse kökü tarihe dayalı hukukumuz sebebiyle; Türkiye, istese de istemese de Ortadoğu’daki mücadelelerin, düşük yoğunluklu savaşın ve diplomatik çekişmenin bir parçasıdır. Bu sebeple coğrafyayı iyi tanımalı ve kimlerle rakip olduğumuzu iyi tahlil etmeliyiz.

Uydudan alınan bir görüntü gibi önce kendi sınırımızdan başlayarak coğrafyanın tamamını bu gözle izlediğimizde demek istediğimiz daha net anlaşılır.

Güneydoğu sınırlarımızda 30 yılı aşkın bir süredir devam eden ve adını bile koyamadığımız bir ihtilaf var. Bu ihtilafın tarafları etnik Kürt toplumu ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak gözüküyor. Sebebinde devletin zaman içerisinde bazı ayrımcı politikalar uygulaması ve Güneydoğu’da yaşayan halka karşı vatandaşlık hukukuna sığmayacak eylemler olduğu düşünülerek özellikle Ak Parti iktidarlarında bu yönde büyük çabalar sarf edildi. Buna rağmen terör örgütünün çözüme ayak dirediği görülüyor. Kuzey Irak ve Kandil hattında terör örgütüne çeşitli batılı devletlerin destek verdiği sürekli konuşulsa da, bu işin arkasında asıl İran’ın bulunduğu da bir sır değil. İran’ın kendi ülkesine karşı küçücük bir hareketi bile idamla cezalandırdığı bu örgütün üyeleri, İran’a karşı kayıtsız ve şartsız silahlı mücadeleyi bırakmışken, ülkemizde bin bir bahane üreterek nazlanmaları başka nasıl izah edilebilir.

Bölgede güçlenen Türkiye’nin zayıf karnı olarak gözüken bu terör örgütü, Ortadoğu’daki en büyük rakiplerimizden biri olan İran tarafından bu sebeple çokça kullanılmakta. Örgüt’ün Irak’ın kuzeyindeki gücü de İran’ın Suriye politikalarında bir hamle taşı görevi gütmekte.

İzlediğimiz alanı biraz genişlettiğimizde, yine güney sınırımızda başını Suriye’nin çektiği bir iç savaşın yaşandığını görmekteyiz. Kendi ülkesini savunmanın yolunun kader birliği yaptığı coğrafyaları savunmaktan geçtiğinin farkında olan İran, Suriye’deki rejimin düşmemesi için her türlü imkanını seferber ederek, adeta buradaki iç savaşın bir tarafı olmuş durumda. Gerek uluslararası camianın da desteklediği Özgür Suriye Ordusu’yla gerekse IŞİD’le İran askeri birliklerinin ve komutanlarının mücadele ettiği artık herkesin bildiği bir gerçek. İran’dan başlayarak Irak, Suriye ve Lübnan’ı da içine alan bir coğrafyanın kendi hâkimiyetleri altında olduğu artık İranlı devlet adamları ve üst düzey askeri yetkililer tarafından bile rahatlıkla söylenebilmekte. Bu coğrafyada İran’ın başarılı olması ile bizim Sünni Arap ülkeleri ile irtibatımızın kesileceği ve güneyde doğrudan doğruya İran ile başa baş kalacağımız unutulmamalı.

Bakış açımızı biraz daha yukarıya aldığımızda bu sefer de içerisinde Mısır, Somali ve Yemen’in de bulunduğu coğrafyada yine bir takım çatışmaların bulunduğunu; bu çatışmaların bir tarafında Suudi Arabistan’ın diğer tarafında ise İran’ın olduğu ve özellikle Yemen’in de İran’ın egemenlik sahası içerisine girdiğini görürüz.

Batı devletleri ile nükleer santralleri ve nükleer silah yapımı konusunda bir mutabakat imzalayan İran’ın aynı tarihler içerisinde neredeyse Ortadoğu’nun tamamında etkisini arttırması, bir taraftan Türkiye’yi çevrelerken diğer taraftan da kutlu beldelere ev sahipliği yapması hasebiyle Sünni Müslümanların merkezi olarak kabul edilen Suudi Arabistan’ı çevrelemesi ve bu iki büyük bölgesel gücün arasını açma siyaseti gütmesi yakın gelecekte Ortadoğu’da yaşanacak bütün çatışmaların İran eksenli olacağını da göstermiyor mu?

Madem ki büyük politika güdeceğiz, öncelikle hinterlandığımızdaki ve etki alanımız içerisinde bulunan ülkelerle ilgili bu gelişmeleri iyi okumalı ve ona göre millî bir politika geliştirmeliyiz.


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Necip Fazıl’ı anlatmak... - Sayı 120
Ehl-i kubur ... - Sayı 118
Heybemden... - Sayı 118
Heybemden... - Sayı 117
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (122):
Tarih boyunca izlediği politikalar, güncel meselelerde takındığı tavır çerçevesinde, doğu medeniyetinin aslî unsurlarından İran'a bakış...

Son Eklenen Yorumlardan
 sağlık dileklerimizle, hürmetle...... naci eroğlu

 Elinize emeğinize sağlık sevgili Halis hocam.Yazılarınızı takıp ediyorum hislerimize tercüman oluyor... Ahmet

 Elinize emeğinize sağlık sevgili Halis hocam.Yazılarınızı takıp ediyorum hislerimize tercüman oluyor... Ahmet

 bosch professional gop 185-liBeylikler dönemini hatırlayalım, birbirlerine karşı üstünlük mücadelesi... Feyzi

 "Yürü kardeşim,Ayaklarına bir Kudüs gücü gelsin."Sen ve senin gibi şuurlu insanların sayıları bereke... Nilüfer Mihailoğlu


ACIYORUM

Millet, Meclis’i seçiyor...

Meclis, millet namına kanun yapıyor...

Anayasa Mahkemesi de bu kanunları bozabiliyor...

 

Şimdi söyleyin:

Hâkimiyet kayıtsız şartsız milletin mi?

Hâkimiyet kayıt ve şartla mı milletin?

Hâkimiyet kayıtsız şartsız Anayasa Mahkemesi’nin mi?

Hâkimiyet kayıt ve şartla Anayasa Mahkemesi’nin mi?..

(Kardelen; 13; Mart 1997)

 

ACIYORUM

Bir takım kimselerin, yetkilerini aşarak, kanun dışı teşkilâtlar kurduğu ve kanun dışı faaliyetlerde bulunduğu artık kimsenin yok diyemeyeceği bir gerçek halinde ortaya çıktı.

Bunlar, başlangıçta en azından, kanunların kötülerle ve kötülükle mücadelede yetersiz kaldığını düşünüyor.

Böyle örgütlere karşı çıkanlar da, gizli ve kanun dışı teşkilât kurulacağına falan falan kanunlara ve filân filân mekanizmalara dayanarak şöyle şöyle mücadele mümkündür, demiyorlar...

 

Öyleyse...

Ya bu ülkede kanunlar ve işleyen mekanizma yetersizdir... Ya devleti idare edenler...

Bu işin (ya)sı, (ma)sı yok... Hem kanunlar ve işleyen mekanizma, hem idareciler yetersiz...

(Kardelen; 13; Mart 1997)
66
Bizim olmayan gemide kaptan olmak
Malazgirtin aslanları
Anlam peşinde
Sıradan bir filme bu alâka niçin?
Yapamıyorsan hayal et!


Ali Erdal - Anonim eserlerin kıy...
Ali Erdal - Sıradan bir filme bu...
Ali Erdal - Kırk gün bir ölüyü b...
Ali Erdal - Kırk
Necip Fazıl Kısakürek - Kıraat kitabı
Ekrem Yılmaz - Derinlik
Ekrem Yılmaz - Yapamıyorsan hayal e...
Ekrem Yılmaz - Kürtlerin PKK ile im...
Dergi Editörü - Çare
Site Editörü - Anlam peşinde
Necdet Uçak - Niye döktün gözyaşım...
Necdet Uçak - Olacak
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Malazgirtin aslanlar...
M. Nihat Malkoç - Anadolu Türk masalla...
Ayhan Aslan - Yamyam
Mehmet Balcı - Şimdi
Mehmet Balcı - Dönemem
Ahmet Çelebi - Gazzeli çocuğa
Halis Arlıoğlu - Parlamenter sistem v...
Halis Arlıoğlu - İçimde bir yara var
Murat Yaramaz - Artık yeter
Murat Yaramaz - Masal
Mevlüt Yavuz - Sanma ha!
Cemal Karsavan - Seni düşünürüm
Heybet Akdoğan - Gülsema
Emine Öztürk - Hapis
Zekeriya Yılmaz - Bıraktın
Mehmet Ali Metin - Doğu ve Batı’nın hik...
Yaşar Akyay - Bizim olmayan gemide...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 14113931
 Bugün : 230
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 620934
 Bugün : 2
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 72
 121. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 0
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 0
Son Güncelleme: 13 Eylül 2024
Künye | Abonelik | İletişim