Leyl İbrahim Şaşma Sayı:
87 - Ocak / Mart 2016
 Tevekkülüm harç olur, gözlerimin yaşına.
Her duam beni sana götüren serencamdır.
Ardımda bırakmışım nefsimi bir başına;
Niyazım osmaniyem, bu benim ilticamdır.
Kadir Mevlâ’m kapında boş çevirme kal eyle.
Merhametin ayitab, mehtap olsun o leyle.
Rabıtam pusulamdır, yönümü yitirirsem.
Mihmandarım güvercin, mağarada ağ olsun.
Gün olur vakti gelir ömrümü bitirirsem;
Gönlümdeki bir sen ol göğsümdeki dağ olsun.
Kulluğumla öleyim, Bilâlî bir hal eyle.
Merhametin ayitab, mehtap olsun o leyle.
“Kün fe Yekûn” kâfidir cümle soruya cevap.
Bir tek rızan içindir varlığımın gayesi.
Beni kör kuyulara atana da yaz sevap.
Ömrüm Kenan elinde bir Yusuf hikâyesi.
Var duyurma sesimi, senle kalam lâl eyle.
Merhametin ayitab, mehtap olsun o leyle.
Kardeşin tebessümü en büyük hürriyetim.
Esaretin yüzüne bir kere bakılmasın.
Ne olur ağlamasın ne bir öksüz ne yetim.
Ümmetin yıkık boynu bir daha yıkılmasın.
Rabbim haneleri şen, sofraları bal eyle
Merhametin ayitab, mehtap olsun o leyle.
Nefsim bin bir düğümle, örüp attı ağını,
Sığındım rahmetine doğrulmuşum bir anda.
Sırtımda kaç musibet kurmuşken otağını;
Kurtuluşum yazıyor mucize-i Kur’ân’da
Elifi o dik yârda tutunduğum dal eyle.
Merhametin ayitab, mehtap olsun o leyle.
İman dolu yüreğim bir aşk ile tutuştu.
Daha da yandır beni, yandık sıra konuşsun.
Sen külden gül devşiren İbrahimî bir muştu
Beşikte dile gelen İsa’ya dokunuşsun.
Mağfiret yağmurundan hâsıl olan sel eyle
Merhametin ayitab, mehtap olsun o leyle.
Seni idrak edecek bir yürek ver bir akıl.
Yüreğim genişlesin inşirahın aşkıyla.
Nevm-i gafletten uzak, nusretine yakın kıl
Koyma beni kasavet tasa ile kuşkuyla.
Bedir’in yolcusuna Hicret-i bir yol eyle.
Merhametin ayitab, mehtap olsun o leyle.
Yalnız sana sığındım tükendiğim noktadan.
Kab’im ben Mürare’yim, bir sevdaya soyundum.
Aşk emrini almışım çoktan Dürr-i yektadan
Zülfikâr’a kes diye eğilmiş bir boyundum
Meftunum ben meczubum beni daha del’eyle
Merhametin ayitab, mehtap olsun o leyle.
Dokunmasın özüme eli ehl-i küffarın
Ne delalet ne şirki yaşatma sen neslime.
Âdem mahcup kalmasın karşısında gaffarın
Tevekkülle geleyim yarınımı teslime.
Beni bu emaneti ehle veren kul eyle.
Merhametin ayitab, mehtap olsun o leyle.
Kur’ân susuz gönlümün Ab-ı Hayat pınarı.
Vav misali eğ beni, avuç avuç içeyim.
Köklendir yüreğimde iman denen çınarı
Elif’in esresine bu canımdan geçeyim
Ağzımdaki bu dili aşka dönen dil eyle.
Merhametin ayitab, mehtap olsun o leyle.
Yolumun üstü çamur, adım başında tuzak.
Vedüd Mevlâ’m düşürme, Bir dem şeytana sakın.
Men eyle beni şerden, kör nefsimden uzak,
On sekiz bin âlemin Mustafa’sına yakın.
Resulün kapısına serilmiş bir çul eyle
Merhametin ayitab, mehtap olsun o leyle.
Maruz kılma ruhumu küffarî bir tahribe.
Bu yüreği Uhud’un kor ateşi kavursun
Rüzgâr nasıl vurduysa uzaklardan Yesrib’e,
Beni de Muhammed’in diyarına savursun.
Gönlümde aşk namına ılgıt ılgıt yel eyle
Merhametin ayitab, mehtap olsun o leyle.
Adımı andırma hak, mazlumların âhında.
Kapına varmak için benim de yüzüm olsun.
Hoşgörü diyarında, Mevlâna dergâhında,
Hu diye döndür beni, aşk ile izim olsun.
Kaç tövbe bozdum bilmem, sen yine de gel eyle.
Merhametin ayitab, mehtap olsun o leyle.
|