Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 32 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     3157 kez okundu.     5 yorum bırakıldı.     Yazara Mesaj

AFFEDELYM KY affolunalym
Yasin Aslan

  Sayı: 61 - Temmuz / Eylül 2008

“Affetmek ve unutmak, iyi insanların intikamıdır.”

Geçenlerde ünlü Alman düşünürü Schiller'in bu güzel sözünü okuduğumda, yıllar önceki bir hatıramı sizlerle paylaşmaya karar verdim.

Lisede öğretmenlik yaparken, bir gün derste öğrencilerime şöyle bir teklifte bulunmuştum: “Bir hayat deneyimine katılmak ister misiniz?” Benim onları sevdiğim kadar onların da beni çok sevdiğini düşündüğüm öğrencilerim bu teklifimi tereddütsüz kabul etmişlerdi.

“O zaman size ne dersem yapacağınıza söz verin!”

“Tamam hocam!” dediler hep bir ağızdan.

“Şimdi yarınki ödevinize hazır olun. Yarın hepiniz pazardan birer naylon poşet ve üç kilo patates alıp okula getireceksiniz!”

Eminim ki hiçbir öğrenci, bu işten pek bir şey anlamamıştı. Fakat ertesi sabah hepsinin sırasının üzerinde patates dolu poşetler hazırdı. Bana meraklı gözlerle bakan öğrencilerime şöyle demiştim:

“Şimdi, bugüne kadar affetmeyi reddettiğiniz veya şu anda küs olduğunuz her kişi için bir patates alın ve o kişinin adını o patatesin kabuğunun üzerine kazıyıp poşetin içine koyun!”

Bazı öğrenciler poşetlerine yalnızca bir iki tane patates koyarken, bazılarının poşeti neredeyse ağ-zına kadar dolmuştu. İçlerinden biri “Peki şimdi ne olacak hocam?” diye sorunca şöyle cevap verdim:

“Bir hafta boyunca nereye giderseniz gidin, bu poşetleri yanınızda taşıyacaksınız. Yattığınız odada, bindiğiniz otobüste, okuldayken sıranızın üstünde, yani sürekli size eşlik edecek bu poşetler.”

Çoğunun yüz ifadesinden bu durumdan pek memnun olmadıklarını fark etsem de, yine de söylediklerimi yapacaklarından emindim. Aradan bir hafta geçmişti. Sınıfa henüz girmiştim ki, özellikle yükü ağır olan öğrenciler şikâyete başladılar:

“Hocam, bu kadar ağır poşeti her yere taşımak çok zor.” “Hocam, patatesler çürüyüp kokmaya başladı. Etrafımdakiler tuhaf tuhaf bakıyorlar bana.” “Hem sıkıldık, hem de yorulduk hocam.”

İdealist bir öğretmen olarak öğretmenliğin sadece öğrencilere bilgi aktarmak olmadığını, aynı zamanda hayata dair dersler de vermek olduğunu düşünüyordum. Bu yüzden hafifçe tebessüm ederek şöyle dedim:

“Aslında insanları affetmeyerek onları değil, bizzat kendimizi cezalandırıyoruz. Dolayısıyla ruhumuzda ağır yükler taşımak zorunda kalıyoruz. Affetmeyi karşımızdaki kişiye bir ihsan olarak düşünüyoruz, halbuki affetmek en başta kendimize yaptığımız bir iyiliktir.”

Nefreti aşmanın tek yolu affetmektir. Zira hata yapan insanları affettiğimizde biz özgürleşiriz. Nefret ve kin yaşamdan zevk almamızı, insanların güzel yanlarını görmemizi engeller. Affetmek ise insanı manevî yönden geliştirir ve derinleşmesini sağlar. Salt kötülükleri görenler bir süre sonra şüphe, depresyon ve umutsuzluk denizinde boğulurlar.

Affetmek için kişinin ruhsal ve zihinsel olarak kendisini hazır hissetmesi gerekir. Çünkü affetmek bir seçimdir. Birisinin zorlamasıyla olması mümkün değildir. Affetmeyi seçtiğinizde kimse size borçlanmayacaktır. Yani 'koşullu affetme' diye bir şey yoktur. Bu nedenle karşınızdaki kişinin de sizi affetmesini, değişmesini veya sizin istediğiniz gibi olmasını beklememelisiniz.

Affetmek kolay değil. Fakat özgürleşmek için gereklidir. Çoğu insan affetmenin nefret ettiği kişiyi suçsuz ya da haklı bulduğu anlamına geleceğini zanneder. Oysaki affetmek geçmişte yaşanmış kötü anıların boyunduruğundan kurtulmak, bütün yaşamımızı kontrolü altında tutmasına son vermek demektir. Bir başka deyişle, affetmek affeden kişinin rahatlamasıdır. Unutmayalım ki affetmek,

Affettiğimiz kişiyi sevmek veya kucaklamak değil...

kişiyle konuşmak zorunda olmak değil...

kişiyle ilişkiyi sürdürmek için verilen bir taviz hiç değil...

kişinin beklentileri doğrultusunda davranmak değil...

kişiyi tamamen haklı bulmak değil...

kişinin verdiği zararları telafi etmek için çaba göstermemek değil..

Affetmek, artık acıyı hissetmemektir. Yani kırgınlığın, kızgınlığın, nefretin hapishanesinden barışa ve özgürlüğe kanat çırpmanın adı... Soyadı ise "Duygusal unutma" olsa gerek...

Küçük büyük sayısız günahımızı affeden Yüce Allah'ın (cc) kulları olarak, bizler neden hata yapan insanları bağışlamakta bu kadar zorlanıyoruz! Affedince insan hiçbir şey kaybetmediği halde, çok şey kazandığı kesin. O halde burada affedelim ki, ötelerde de affolunalım!


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Ekleyen : Beyza Şen    07.04.2023
Yorum : Mükemmel bir yazı. Yüreğinize sağlık.




Ekleyen : Hümeyra hilal    14.01.2023
Yorum : Etkiliyeci, düşündürücü ve manevi bir yazı olmuş.Gönlünüzden dökülüp,kaleminize yansıyan manidar bir yazı olmuş...Güzel yazılarınızda buluşmayı heyecanla bekleriz..




Ekleyen : fatma    06.10.2008
Yorum : Çok bilinen bir felsefi örneği hayatınıxa aktarabilmeniz güzel. Ben de öğretmenim ve uygulamada zorluk olacağını düşünmüştüm. Siz başarmışsınız bu çok güzel bir şey olmalı. Öğrencilere hayatı yaşayarak öğretmek tşk.




Ekleyen : Ebru    10.09.2008
Yorum : güzel bir yazı. ama günlük hayatta bunları uygulamak gerçekten çok zor. yazarın üslubu etkileyici. ilerki sayılarda da böyle hoş ve dinlendirici aynı zamanda da düşündürücü yazmasını arzu ediyorum.




Ekleyen :     31.08.2008
Yorum : kaleminize sağlık. çok içten bir yazı yeni yazılarınızı heyecanla bekliyoruz





 
Ağlayınca insan... - Sayı 74
AFFEDELYM KY affolunalym... - Sayı 61
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (117):
Türk Musikîsi

Son Eklenen Yorumlardan
 Böylesi bir eser hiç yorum almamış hayret ki hayretttttttt nasıl olur anlamıyorum ....Etkili anlatım... yasemin olgaçay

 Mükemmel bir yazı. Yüreğinize sağlık. ... Beyza Şen

 Herkes bir çok hastalığa iyi gelen mai kibrit-i şerif ten bahsetmiş te nedir nasıl yapılır hiçbir bi... Ömer

 Elinize emeğinize sağlık sayın hocam. Sakın okuma yazınız harika olmuş. Maalesef biz ilk emri OKU ol... Ahmet Güney

 Kökümü arıyorum... Mikail


Batı; kaybettiği noktanın idrâkinde ve kazanacağı noktanın gafili olduğunu -yalnız kendine- ihtar ederek bugünkü buhranını yaşıyor. Biz; tüm taklitçiliğimize rağmen hem birincisinin, hem ikincisinin gafletindeyiz.
Eğer batı gibi kaybettiğimiz noktanın idrakinde olabilseydik, elimizden kaçırdığımız bunca zamandan ötürü eyvahlar eder; kazanacağımız noktanın gafletinden de sıyrılabilirdik…
Kardelen: Sayı 3, Aralık 1993
Beşik Miydi Sallanan
Neye Muhtacız?
Elbistan Hüzünleri
Yeniden Soruyoruz: Bir Dergi Ne İşe Yara
Yer Kabuğu İle Birlikte Gönlümüzün De Fa


Ali Erdal - Neye Muhtacız?
Kadir Bayrak - Üretememek
Necip Fazıl Kısakürek - Dünyayı İmar
Bedran Yoldaş - İstenmeyen Fiil: Yar...
Bedran Yoldaş - Eylül
Ekrem Yılmaz - Liyakat - Taşın Altı...
Ekrem Yılmaz - Bahar
Ekrem Yılmaz - Sınırsız Sevgim
Ekrem Yılmaz - Şarkımızdan Dinledik
Ekrem Yılmaz - Gâzi Çınar
Dergi Editörü - Yeniden Soruyoruz: B...
Site Editörü - Asıl Kahramanlık Âfe...
Necdet Uçak - Çalışana Verir Mevlâ...
Necdet Uçak - Tövbe Et
Necdet Uçak - İmân
Mustafa Büyükgüner - Heybemden
Kardelen Dergisi - Dergilere bir darbe ...
Kardelen Dergisi - Kardelenden Haberler
Kardelen Dergisi - Acıyorum - Çalışmak
Kardelen Dergisi - Gelecek Sayı Konusu
M. Nihat Malkoç - Elbistan Hüzünleri
M. Nihat Malkoç - Yer Kabuğu İle Birli...
Hızır İrfan Önder - Kork İçimdeki Cehenn...
Mehmet Balcı - Kardeş Olalım
Mehmet Balcı - Bozgun
Ahmet Çelebi - Neredesin Ey Merhame...
Hikmet Öztürk - Sorumlu Kim?
Muhsin Hamdi Alkış - Deprem Felâketi: Âye...
Halis Arlıoğlu - Oy Namustur
Ahmet Değirmenci - Ninni
Ahmet Değirmenci - Aşkın Mezarı
Osman Akyol - Çiğ Tanem
Erdem Özçelik - Hepimiz Biraz Issızı...
Remzi Kokargül - Bir Şehrin Gözyaşlar...
Murat Yaramaz - Yanıt
Murat Yaramaz - Kolay Gelsin
Mahmut Topbaşlı - Altı Şubat Gecesi
Mahmut Topbaşlı - Kor Ateşler İçinde
Erkan Karakaya - Ölümüm
Cemal Karsavan - Ya Duygular Öldürür ...
İlkay Coşkun - Türk Kimliği
Özkan Aydoğan - Beşik Miydi Sallanan
İlknur Eskioğlu - Âyet Gâyet Açık
Selahaddin Yıldız - Ha!
Ayşe Yaz - Kafasında Duman Tüte...
Yahya Daban - Sağlam Zemin
İrfan Aydın - Umudumun Gonca Gülle...
İrfan Aydın - Baş Rolde Sen Varsın
Ahmet Cihan Acar - Ölüm
Ahmet Cihan Acar - Hiç
Ahmet Rıfat İlhan - Ses
Mehmet Baş - Çattılar Seni
Hamid Ahmedzade - Çanakkale Şehitlerin...
Emine Öztürk - Sarsıntı
Servane DAĞTUMAS - Azerbaycanlı yazar F...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 11709882
 Bugün : 272
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 581191
 Bugün : 4
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 58
 116. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 0
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 4
Son Güncelleme: 21 Mayıs 2023
Künye | Abonelik | İletişim