Gecenin tiz çığlıkları Kübra Bozan Sayı:
85 - Temmuz / Eylül 2015
Gece bir iki suları..
Yine göz çukurlarımda uyuyakalmış, bir yalnızlık şarkısı çalıyor, çalıyor, çalıyor…
Bitince yine başa sarıyorum.
Bu gece her şarkı sana yazılacak,
Neye, kime, ne diye yazıldığını bilmeyen notalar savrulacak kâğıda kaleme..
Sonra saat dördü beş’i gösterecek.
Öyle bir noktaya ulaşacak ki acım,
Ne namjoo ne de farjad...
Bu gece hiç bir beste tercümanı olamayacak içimden geçenlerin..
Hayallere dalacağım ardından, renkli renksiz rüyalara dalacağım ardı sıra kesmeden.
Sonra uçsuz bucaksız başak tarlalarında, henüz başları arşa değmeyen o bereket yağmurunda düşleyeceğim kendimi...
Kurumuş saman rengi başaklardan bir ölünün anısına taçlar yapıp takacağım saçlarıma.
Derken, tarifi imkânsız bir acizîyet örseleyecek şakaklarımı...
Sonra belki sigaralar yakacağım ansızın,
Ardından hiç sigara içmediğimi anımsayıp söndüreceğim hiç düşünmeden ama biraz da üzülerek.
Belki daha sonra bir kâğıt ve kaleme sığınacağım çaresizce...
Oysa ben iyi gazel de yazardım,
Bu gece ki, bin âlemi terke bedel...
Sonra saat 6’yı 7’yi gösterecekti...
Demin iyi gelmez sandığım şarkıları türküleri tutturacağım nefes kesen dağ yamaçlarının müphem hayalinde...
Tam kendimi bırakmışken, içinde nice cinnetler biriktirmiş bir şairin, sessiz ve kelimelerle acı boğuşmalarına tanık olacağım.
Kalkıp yürümeye başlayacağım odanın içinde saatlerce,
Bir o yana bir bu yana dönüp duracağım sessizce ve biraz da ağlamaklı bir halde.
Zihnimin derinliklerinde çıkardığım enkazları toparlamaya çalışacağım.
Sabah 7’yi 8’i göstermeden…
Aman haa deyin,
8’de intiharlar da bir başka acı olur,
O yüzden şiiri de erken bitirir şairler.
Derken geçmişe ait bir şeyler kurcalamaya başlayacak zihnimi.
Anlamına yetişemeyeceğim cümlelerin peşinden koşup duracağım bıkmadan, yorulmadan…
En son bir şarkı daha bulacağım ve kendimi onunla avutacağım.
Ard arda çalıp duracak, sonra ben tekrar başa saracağım.
Derken sabahın rahmet renkli gamzeleri değmeye başlayacak gözlerime.
Sonra sabah 8’i gösterecek saat...
Ver ardından son sözler yankılanacak odamda,
“Vee bir gittin mi hep yolcusun”
Yanisi bu gecenin de son mısraları dökülmüş olacak kâğıda kaleme...
|