Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 32 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     714 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Göçmen Değil Muhacir Olabilmek
Kadir Bayrak

  Sayı: 111 -

İnsanlık tarihinin en üstün kadrosu; sahabe… Veda Haccında sayılarının yüz yirmi bin civarında olduğu kayıtlı. O gün Mekke’ye gelemeyenler ve nübüvvet boyunca şehit olan, vefat edenlerle hesap edilecek kutlu sayılarını, geleceğin hakikî Müslümanları araştırsın, tespit etsin… Her biri istikamet tayin edici gökteki yıldız… O’na (sav) hitapları:

-Anam, babam sana feda olsun ey Allahın Resulü!

Bu cümleyi, idrakimin üzerinde daha nice anlamlar ifade ettiğine inanarak, “can” ne ki, o zaten yoluna kurban, canımdan öte, canımdan kıymetli annem ve babam bile yoluna feda olsun, diye anlıyorum. Onlar mutlak doğruyu, en doğruyu, en güzeli, İslâm’ı kaynağından alıp bize aktarırken en üstün, en doğru, en güzel ahlâk üzerindeydiler. Öyle yetiştirildiler. Onlar bütün iyiliklerin, güzelliklerin en üstünü olduğu gibi fedakârlık ahlâkının da zirvesindeydiler, kıyamete kadar da o zirvede kalacaklar…

Sıddık-î Ekber Hz. Ebubekir’den Hz. Vahşi(ra)’a hangisinin hayatına göz atsanız, hangisini ele alsanız, geleceğin tarihçisine, romancısısına, sinemacısına miras, kitaplar, kütüphaneler dolusu fedakârlık hikâyelere şâhit olursunuz. Sadece bir örnek:

Hendek savaşının kızıştığı günler… Allah Resulü (sav), küfür ordusunun içine girip haber getirecek birini murad ediyor. Yorgunluk, uykusuzluk, açlık, şiddetli rüzgâr ve dondurucu soğuğa rağmen Huzeyfet’ül Yemânî (ra) görevi kabul ediyor ve gecenin karanlığında küfür ordusunun karargâhına kadar giriyor. Yola çıkarken edilen Peygamber duasının koruması altında, üstün bir zekâ örneğiyle düşmanın komuta kademesinin içine onlardan bir fert gibi katılıyor, alınan kararları öğrenip, emri en güzel şekilde yerine getirmiş bir halde dönüyor. Canını Allah yolunda feda etmeyi göze alan bu büyük sahabe, ilerleyen zamanda Allah Resulünün sır kâtibi oluyor ve kimseyle paylaşılmayan, kimsenin bilmediği münafıklar listesi isim isim kendisine emanet ediliyor. Hz Ömer’in, kendi hilâfeti döneminde, cenazelere iştirak edip etmediğini takip ettiği büyük sahabe…

Bugün, onların temsil ettiği mânâya, ahlâka uzaklığımız nispetinde iyiliğe, güzele, doğruya, insanlığa uzağız. Bütün eksik yanlarımızla birlikte kitleleri göçe mahkûm ve mecbur eden saiklerin başında fedakârlık ahlâkına uzaklığımız olduğu kanaatindeyim.

Başınıza bombalar yağarken; haneniz, yuvanız yıkılırken; evlâdınız, anneniz, babanız gözlerinizin önünde öldürülürken, namusunuz kirletilirken vatanınızı terk etmekten, göç etmekten başka ne yapabilirsiniz?.. Evet, haklı olarak akla gelen ilk soru bu. Görünen şartlarda bundan başka çare yok. Ama şunu da unutmamamız lâzım; içine düştüğümüz bu hâl, bu çaresizlik hâli bir netice. Bizi bu noktaya getiren sebepler üzerinde tefekkür etmek, eksiklerimizi, hatalarımızı ortaya dökmek ve bundan sonrası için doğru fikirle harekete etmek gerektiğine inanıyorum.

“(…) İşte vatan, bu aşkın yaşandığı yer… Mayalandığı!.. Nüvelendiği… Kültür ve medeniyet inşa edildiği, müesseseleştiği, an’aneleştiği ve mektepleştiği yer… Bütün bunların irfan haline geldiği yer… Yaşanıyorsa, zaten vatan!.. Yaşanmıyorsa bile,  yaşanma ihtimali bulunan ül-ke…  Amellerin,  Allah  ve  Resulü  aşkıyla işlendiği,  işlenebildiği, işlenebileceği yer…  Şimdi arızalar varsa da, mazide yaşanan… Yarına ümitle bakma imkânı vadeden… İşte o zaman yaratıldığımız madde, toprak... Aslımız… Yaratılışımıza uygun hayatın üzerine işleneceği madde... Azerî kardeşlerimizin ifadesiyle, o mânâları üzerinde taşıyan ”torpah”!.. Ölçü; karnımızı doyuracak tarlamızın, rahatımızı sağlayacak evimizin, istediğimizi alabileceğimiz marketimizin, gezdirecek arabamızın, çığlıklar atacağımız spor sahamızın vesairenin olduğu mekânlar değil…” (Türk Kimliği, Ali Erdal)

Şunu anlıyorum; göçü haklı kılan, anlamlı hale, hicret haline getiren iki husus var. Terk ettiğiniz toprakların “vatan” olduğu bilinci. Dağdan gelenlere, şimdi gidiyorum ama bu topraklar benim, benim vatanım diyebilmek. Söylenemese bile bir bilinç olarak bu fikri ortaya koyabilmek, nesilden nesile aktarabilmek. Bu, bir. İkincisi vatana eninde sonunda geri dönme ve terke mecbur bırakıldığın toprakları yeniden vatan kılma şuuru. İşte o zaman göç, hicret oluyor.

Kimseyi kırmak, gücendirmek niyetinde değilim. Elmayla armudu karşılaştırmak da istemem. Ama tarihin tanıklığında bir şeyleri de söylemek zorundayım. Yirminci yüzyılın sonlarında, sözüm ona medeniyetin beşiği Avrupa’nın göbeğinde, Bosna’da yaşananlar hafızalarımızda hâlâ taptaze. Bir millet, Müslüman Boşnak milleti bütün insanlığın gözleri önünde katledilmek, yok edilmek istendi. Küfür, Bosna’da, göç etseler de yadırganmayacağı halde bir üstün değer (vatan) için canlarını feda eden, etmeye hazır bir millet buldu. Onların bu asil tavrına karşılık olarak da bütün maddi imkânsızlıklara rağmen Allah Boşnaklara bir büyük zafer, bir büyük lider ve bir vatan nasip etti.

Başta Çanakkale, İslâm beldelerinin her yerinde düğüne gider gibi şehit olmaya gidenlerin fedakârlığı sayesinde bugün Anadolu’nun sığınılacak güvenli bir liman olmasını kim inkâr edebilir…

En kıymetlisi, evlâdını, vatana feda eden anne babaların, dağları eritecek gözyaşlarını içlerine akıtırken “vatan sağ olsun!” diyebilmelerinde, sahabeden intikal eden o fedakârlık ahlâkının tebarüz ettiğini zannediyorum.

Allah, vatanlarını terk etmek mecburiyetinde bırakılan bütün mazlumları, muhacir; bizleri de ensar ahlâkıyla ahlâklandırsın…


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Vah benim halime!... - Sayı 119
Devletimiz daim olsun!... - Sayı 118
Ruh ve Musikî... - Sayı 117
Üretememek... - Sayı 116
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (120):
Doğumunun 120. yılında Üstat Necip Fazıl Kısakürek...

Son Eklenen Yorumlardan
 bosch professional gop 185-liBeylikler dönemini hatırlayalım, birbirlerine karşı üstünlük mücadelesi... Feyzi

 "Yürü kardeşim,Ayaklarına bir Kudüs gücü gelsin."Sen ve senin gibi şuurlu insanların sayıları bereke... Nilüfer Mihailoğlu

 Yüreğinize kaleminize sağlık kıymetli hocam. Allah hayırlı sağlıklı uzun ömürler versin.... Faruk AKTI

 kantarın topu olacak efendim ... Esra

  Gönlü klabi temiz abim kalemine sağlık başarılarının devamını diliyorum sevgiler saygılar ... Serkan yakar


Hislerin hissizleştiği noktada, onlarda kalan aklın varlığını sürdürebilmek için o noktaya varışın yaratıcısını bile inkâr edebilecek kadar “bencil”leşmesine kılıflar uydurarak (bunu) üstünlükmüş gibi gösterenleri iyi tanımak gerekir.
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1992
Kasem olsun!
Soykırım, Antisemitizm ve Filistin Üçgen
Bir tufanın ardından: Filistin
Deniz kabarıyor
Gazze günlüğü
Fatih Sultan Mehmet (4)
Deniz kabarıyor
Kudüs... Ey Kudüs
Zeytin dalları altından meydan okuyuş


Yavuz Sert - Bir tufanın ardından...
Yavuz Sert - Gazze biz ne öğretti...
Ali Erdal - Deniz kabarıyor
Kadir Bayrak - Vah benim halime!
Necip Fazıl Kısakürek - İç ve dış düşman – Y...
Bedran Yoldaş - Elinde taş küçük çoc...
Bedran Yoldaş - Zevâli yakındır zulm...
Ekrem Yılmaz - Kazandım vallahi!
Ekrem Yılmaz - Bitti kelimelerim
Ekrem Yılmaz - Mektup
Dergi Editörü - Üstün fikir
Site Editörü - Sosyal medyanın gücü
Necdet Uçak - Dünya malı
Necdet Uçak - Geldi geçti ömrüm be...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Soykırım, Antisemiti...
M. Nihat Malkoç - Gazze günlüğü
Hızır İrfan Önder - Kasem olsun!
Zaimoğlu - Batı muradına erebil...
Mehmet Balcı - Köyüme gömün
Mehmet Balcı - Sevdam
Muhsin Hamdi Alkış - İsrail-SAMİRİ-oğulla...
İbrahim Şaşma - Kudüs Mektubu
Halis Arlıoğlu - Merhum Mehmet Akif i...
Murat Yaramaz - Hiç
İlkay Coşkun - Filistin
Zafer Nefer - Tas tarak
Özkan Aydoğan - Çocuk
İlknur Eskioğlu - Şehitlik oyunu
Yusuf Çelikler - Bu gidiş nereye?
Ayşe Yaz - Yağmur (Gazzenin çoc...
Bedir Acar - ‘İsrail bizi yenemez...
Hüma Sunguroğlu - Çınarın gölgesinde o...
Hüma Sunguroğlu - Zeytin dalları altın...
Abdullah Doğulu - Filistinde anne-çocu...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 13173432
 Bugün : 2596
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 605528
 Bugün : 151
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 418
 119. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 4
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
Son Güncelleme: 21 Şubat 2024
Künye | Abonelik | İletişim