Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 34 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     5649 kez okundu.     14 yorum bırakıldı.     Yazara Mesaj

Ady; Sen, Ben, O...
Arzu Candevir Çakır

  Sayı: 57 - Temmuz / Eylül 2007

Herkes gibi umutla ağladılar dünyaya ilk gözlerini açtıklarında, ne çiçekler ektiler, ne fidanlar salıp, büyüttüler yüreklerinde… Sevdalarından sıcak yürekleri vardı onların, yıldızlardan parlak gözleri… Işıltılı gülüşlerinin altında, sağanakları oldu hep gözlerinde… Anlaşılmayı da, işin garibi beklemiyorlardı ama yine de “bir gün, belki bir gün” diyebiliyorlardı, kendilerince kendilerine…
Kendilerine aykırı düşseler bile hep kendileri oldular; yaraları acı verse de, hiç utanmadan…
Onlara sahneyi vermiş diğerleri onların oyunculuk gücünü görme yarışında, onlar ise; alkış alma telâşında… Töreydi, fedakârlıklardı vurdular kendilerini acımazsız yaşama… Koklamaya kıyamayan, canı yanınca canı yanan analar babalar bile, onun için oldu en zorlu bir aşama.
Böylece ortaladılar hayatlarında hiç bitmeyecek sonsuz kargaşayı ve hiç beklemeyecekleri anlaşılmayı.
Roller çoktan dağıtılmış, replikler ezberlenmiş, sahne tasarımı mükemmel yapılmış. Başrolde; sen, ben, o…Fark eder mi ki?
Ve! Sahne!
Perdeler iner!
Sahne ışıklarının loş aydınlığında harikalar diyarından gelmiş farklı bir biçim, muhteşemler.
Oyuncular tek tek replikleri unutarak da olsa, seyirciler arasında oyunu terk edip gidenler de olsa, doğaçlama ile idare ederek, sahne onların içine, onlar sahnenin içine işlemiş gibi idare ederler.
Başrol oyuncusu, oyunun sonunda tek replikte takılır durur… Kıvrım, kıvrım kıvranır diğer ama yine de diğer repliğe geçemez… Sanki dili dönmez veya konuşmayı bilmezmiş gibi. Ve oyun biter… Selâmlarını verirler her zaman ki sessizlikleriyle…
Perde iner… Seyircilerin kimi ayakta, kimi oturarak alkış tutar; sonu gelmeyen ama sonu sandıkları oyunu hüzünlü bir coşkuyla…
Bu sahnede…
Başrol oyuncusu siz; ya repliğiniz?..

Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Ekleyen : Halil Aktan    22.11.2018
Yorum : Yazar hakkında minik bir araştırma yaptım su an yazmıyor ve bir yerde okudum bu yazıları lisedeyken yazmış ben onu antikunti den afilli yalnizliklardan biliyorum ciddi bir kalemi var.simdilerde önüne gelen yazıyor ve bu tür insanlara hakaret olduğunu düşünüyorum.Sevgili Arzu hanım okuyucularımıza geri dönün lütfen.




Ekleyen : Ayla Anil    29.03.2016
Yorum : Baska yazisi yok mu yazarin??




Ekleyen : G?lay    15.05.2009
Yorum : Bu yazınızı 30 kasım 2006 da İZ EDEBİYATTA da okumuştum. Gerçekten farklı bir tarzınız var. Başarılar..




Ekleyen : Sema    14.05.2009
Yorum : Yazılarınızın takipçilerindenim ve dergimizde yazmanız bizleri inanılmaz sevindirecektir.Lütfen maillerinizi inceleyip bize ulaşınız.Teşekkür ederiz.




Ekleyen : g?l rana    09.09.2008
Yorum : çok güzel yazmışsınız. düşündüm ama bulamadım inanın.benim repliğim ne olabilir ki?




Ekleyen : Arzu    22.10.2007
Yorum : Merhaba Meltem; Yorumun ve temennilerin için teşekkür ederim.O arkadaşın olduğunu anlaman için "28 ekim"de görüşürüz" demem yeterli olur sanırım.:) Sevgilerimle.




Ekleyen : Meltem Candavur Aslan    18.10.2007
Yorum : Yazınız çok anlamlı çok beğendim, elinize sağlık.Yazarlık konusunda size başarılar dilerim. Benim bir çocukluk ve gençlik arakadaşım vardı o siz olabilirmisiniz acaba ? :))) Sevgiler seni öpüyorum.




Ekleyen : Arzu    02.09.2007
Yorum : Hasan bey ben o şahıs değilim, üzgünüm.




Ekleyen : Hasan Bozan    28.08.2007
Yorum : Arzu Hanım Arzu Çakır adlı 1977-1980 yıllarında İzmir Eşrefpaşa Ortaokulunda aynı sınıfta 3 yıl birlikte okuduğum arkadaşım vardı.O sizmisiniz?




Ekleyen : ankebut    17.08.2007
Yorum : ya bu kadar tatlı bir anlatım olabilir mi yazarını tebrik ediyorum umarım bu yazıların devamı vardır.




Ekleyen : Arzu    13.08.2007
Yorum : Hepinize tek tek teşekkür ederim.




Ekleyen : Mehmet ?ah BOZYIL    04.08.2007
Yorum : Biz gerçekten bir kukla sahnesindeyiz: Kuklacı Felek Usta, kuklalar da biz... Oyuna çıkıyoruz birer, ikişer ikişer; Bitti mi oyun,sandıktayız hepimiz... ( Çok güzel olmuş. Elininze , yüreğinize sağlık.Selamlar , sevgiler...)




Ekleyen : Mehmet    23.07.2007
Yorum : Mükemmel bir anlatım.kaleminize sağlık




Ekleyen : elif    23.07.2007
Yorum : canım tebrikler ellerine sağlık:)





 
Ady; Sen, Ben, O...... - Sayı 57
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (124):
Diyarbakır anneleri...

Son Eklenen Yorumlardan
 Merhaba. Mən n Azərbaycandan yazıçı Gülər Natiq İsaq ✍️ Bu şeiri çox b&#... Guler

 Altıntaş Hanımefendinin Ey Güzel şarkısının akorlarını çıkarmak üzere sözlerini aradım ve ne mutlu b... Zafer

 Altıntaş Hanımefendinin Ey Güzel şarkısının akorlarını çıkarmak üzere sözlerini aradım ve ne mutlu b... Zafer

 Süleyman Abdulla. Müasir Azərbaycan poeziyasinin ən görkəmli nümayəndəl... Hikmet

 yüreğine kalemine sağlık hayırlı ve bol okurları olsun.🤍✒️...


ACIYORUM

Millet, Meclis’i seçiyor...

Meclis, millet namına kanun yapıyor...

Anayasa Mahkemesi de bu kanunları bozabiliyor...

 

Şimdi söyleyin:

Hâkimiyet kayıtsız şartsız milletin mi?

Hâkimiyet kayıt ve şartla mı milletin?

Hâkimiyet kayıtsız şartsız Anayasa Mahkemesi’nin mi?

Hâkimiyet kayıt ve şartla Anayasa Mahkemesi’nin mi?..

(Kardelen; 13; Mart 1997)

 

ACIYORUM

Bir takım kimselerin, yetkilerini aşarak, kanun dışı teşkilâtlar kurduğu ve kanun dışı faaliyetlerde bulunduğu artık kimsenin yok diyemeyeceği bir gerçek halinde ortaya çıktı.

Bunlar, başlangıçta en azından, kanunların kötülerle ve kötülükle mücadelede yetersiz kaldığını düşünüyor.

Böyle örgütlere karşı çıkanlar da, gizli ve kanun dışı teşkilât kurulacağına falan falan kanunlara ve filân filân mekanizmalara dayanarak şöyle şöyle mücadele mümkündür, demiyorlar...

 

Öyleyse...

Ya bu ülkede kanunlar ve işleyen mekanizma yetersizdir... Ya devleti idare edenler...

Bu işin (ya)sı, (ma)sı yok... Hem kanunlar ve işleyen mekanizma, hem idareciler yetersiz...

(Kardelen; 13; Mart 1997)
66
Kudret-i ilahi
Ürəyimin Əsdiyi
Yaşanan pişmanlık
Her şey apaçık
Suriye Türkmenlerinin dilinden
Oğulcan


Ali Erdal - Her şey apaçık
Kadir Bayrak - Nerelisin
Necip Fazıl Kısakürek - Doğuda buhran
Ekrem Yılmaz - Göç mü hicret mi
Ekrem Yılmaz - Zerre
Fatma Pekşen - Mustafa
Dergi Editörü - Hicret şuuru
Site Editörü - Zor sınavımız mültec...
Necdet Uçak - Yüreğim benim
Kardelen Dergisi - Gelecek sayı (124) k...
Kardelen Dergisi - Kalem erbabına...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Gittikçe azalıyoruz
M. Nihat Malkoç - Suriye Türkmenlerini...
Hızır İrfan Önder - İstemem
Berna Pak - Gelecek(siz) çocuk
Ayhan Aslan - Dilenci
Mehmet Balcı - Sevda
Mehmet Balcı - Tükür
Ahmet Çelebi - Kaçıncı bahar
Av. Mustafa Büyükgüner - Heybemden
Halis Arlıoğlu - Gaflet, dalalet ve h...
Murat Yaramaz - Pusula
Murat Yaramaz - Soğuk
Gözlemci - Olayların düşündürdü...
Mahmut Topbaşlı - Asırlık mertebe
Suleyman Abdulla - Ürəyimin Ə...
Cemal Karsavan - Hasrete zincir mi da...
Emine Öztürk - Bismillah
Osman Akçay - Gibi
Bekir Oğuzbaşaran - Türküleri seviyorum
Yaşar Akyay - Yaşanan pişmanlık
Yaşar Erim - Firavun düzeni devam...
Cahit Can - Bu insanlar
İbrahim Durmaz - Kar
Sevdagül Aykar Yıldız - Oğulcan
Mehmet Emin Armağan - Kudret-i ilahi
Saltuk Buğra Bıçak - Sarı yapraklar dökül...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 15174942
 Bugün : 895
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 641608
 Bugün : 180
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 93
 123. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 1
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 7
Son Güncelleme: 9 Mart 2025
Künye | Abonelik | İletişim