ESYR KYM -4- Gönüldaş Sayı:
63 - Ekim / Aralık 2008
Şuh hale bakın!...
"İlim ilim bilmektir,
İlim kendin bilmektir."
Diyen bir büyük şair yetiştirmiş milletin dilinde "okumak" bugün, hangi seviyelere düşmüş:
Ev eşyasını hane halkını dinlemeden, hattâ haber bile vermeden satmanın adı "okutmak"...
Kadın ticaretinin resmen yapıldığı yer, argoda "fakülte" ve "mektep"...
Ve kamuoyuna fikir aşılaması gerekenlerin haline bakın:
Okullara, ilim tahsili için değil, "bir diploma sahibi olmak için" gidildiği, okullarda bile "doğal" görülüyor...
Yüksek vasıflı insan yetiştirmek yerine fuhuş albümü yayın organlarına göz gezdirebilecek seviyeyi aşamayan bir "okur-yazar sayısını arttırmak" hamaratlığı, yıllardan beri en ileri fikir hamlesi görülüyor.
Eser neşretmek, piyasaya sürmek ve dağıtmak, yazmaktan daha zor. Üstelik meydana gelmiş ve getirilmiş şartlar sebebiyle belli bir zümrenin tekelinde...
Gazetelerin, gazete dışında her şeyi verdiği malûm... Gazeteler ve dergiler bol resimli, cicili bicili yazılarla sadece kafa karıştırıyorlar... Televizyonlar ve radyolar şaka adı altında, insan haysiyetiyle alenen ve resmen alay ediyorlar. En argo lâflar ve lâubali tavırlarla sözüm ona halkı "eğlendiriyorlar" veya halkla eğleniyorlar... Her halde en mühim görevleri dilimizi "acayip" bir tarzda kullanmak... Kısaca "medya" adı verilen imparatorluk, spor dedikoduları, falanca "star"ın silikonlu göğüsleri, siyasetçinin ertesi gün vazgeçecekleri dalaşmalarından başka bir şeye değer vermiyor.
Yoksa bizi ilimden, fikirden, sanattan koparıp, düşünme ve eser verme kapasitemizi dumura uğratarak esir almak isteyen uzaylıların işgaline mi uğradı bu memleket? (Kardelen; Ocak 1996, sayı: 9)
|