Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 32 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     2251 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Kelime
Kürsü Mümin-Kâfir

  Sayı: 81 - Temmuz / Eylül 2014

KELİME

(İman ve İslâm Atlası’ndan)

KÂFİR Bir müddettir sizinle görüşemeyişimi, sakın zaafıma yormayın!

MÜMİN Sizin kuvvet ismini verdiğiniz zaafınıza yorar mıyım hiç? O zaman sizi gerçekten kuvvetli kabul etmiş olurum!

KÂFİR Ah, sizdeki bu kelime oyunu hastalığı! Bütün muvaffakiyetinizi şaşırtıcı mantığınızla elde ediyorsunuz!

MÜMİN Bakın, bu nokta, hadiseleri müşahede ve muhakeme usulünüzdeki sakatlığın ayrı bir tezahürü... Biraz da kendi kendimi tahlil ve müşahedeye tabi kılacak olursam, diyebilirim ki, bende, kelimelere kurban gitme korkusu çeken ve lâf hokkabazlığına yeltenip hakikati boğma ıstırabını yaşayan çileli bir kafadan başkasını bulamazsınız.

KÂFİR Öyleyse niçin şaşırtıcı oluyorsunuz?

MÜMİN Karşımda nefs muhasebesine malik bir insan bulamadığım için ister istemez böyle oluyorum. O zaman da, asıl küfrün hüneri olan şaşırtıcılık belki bana da sıçrıyor ve kelimelere var kuvvetimle abanmamı gerektiriyor. Görü-yorsunuz ki, sizi imana çekmeye çalışırken kendimi muayene ve teftişten de yoksun kalmamak gayreti içindeyim. Sizde ve benzerlerinizde olmayan şey...

KÂFİR İşte yeni bir şaşırtmaca numarası!..

MÜMİN Şaşıran adam, gerçek mantığı şaşırtıcı telakki edeceğine, kendi şaşkın vaziyetini müşahede etse ya... Hem siz ciddi olarak cevap veremez bir hale düştüğünüzü kabul eder misiniz hiç?

KÂFİR Konuşalım mı konuşmayalım mı? Sizi görmeyeliden beri bütün meselelerimi başından sonuna kadar dü-şündüm ve buldum!

MÜMİN İşte yine yakalandınız! Demek ki, sizde inkâr, pek çok nasipsizde olduğu gibi, ciddî ve hakiki bir nefs muhasebesi sonunda meydana gelmiyor da, peşin bir hüküm halinde doğuyor! Bu peşin hükmünüzü, sonradan ve aklınızca gerçekleştirmek için de düşüne düşüne, ıkına sıkına, kendinize, kendinizi ifade etmek için zorla mesele arıyor-sunuz!

KÂFİR Of, bana cevap verin, cevap!

MÜMİN Ben size hep cevap veriyorum. Sorun!..

KÂFİR İçinde binlerce amelenin çalıştığı bir fabrikada bütün bu amele Müslüman olduktan sonra, ayrıca fabri-kanın Müslüman olup olmadığı diye bir mükellefiyet düşünülebilir mi?

MÜMİN Fabrikadan maksat, birtakım ruhsuz ve beyinsiz aletler manzumesi ise, elbette böyle bir şey düşünüle-mez; fakat oradaki insanların topluluk ifadesi ise elbette düşünülür.

KÂFİR Hep zekânızla beni önlemeye çalışıyorsunuz; fakat hakkınızla değil...

MÜMİN Yani?..

KÂFİR Ben demek istiyorum ki, her ferdi Müslüman olan bir toplulukta devletin ayrıca Müslüman olmak gibi bir mükellefiyeti var mıdır?

MÜMİN Devam edin! Açılın!

KÂFİR Şu (Lâisizim), sizin tabirinizle lâisizma meselesi... Her şeyden evvel dini dünya ve devlet işlerinden ayır-mak manasına gelen (lâisizm) anlayışına karşı Müslümanlığın hiç bir müdafaa şekli bulabileceğine kani değilim... Ceva-bınız ne olabilir!

MÜMİN Siz artık hakikati arama yolundan sapmış ve şantaj istikametine dönmüş bulunuyorsunuz! Cevabım bundan başka ne olabilir?..

KÂFİR Ya ne konuşalım?..

MÜMİN Hamletin sevgilisine dediği gibi, kelimler, kelimeler, kelimeler... Kelimelerin yol vericileri üzerinde ko-nuşalım...

 

MUHABBET NEFRET

(İman ve İslâm Atlası’ndan)

KÂFİR Dikkat ettiğim bir şey var; siz İslâm davasında sevgiden ziyade nefret cephenizle hareket ediyorsunuz! Dost kutuplarınızı okşamak yerine düşman hedeflerinizi yıkmak... Bu mu İslâmda usul?

MÜMİN İslâmda esas ve usul, muhabbettir. Fakat koca bir dağa benzeyen bu esasın bir de aynı çapta uçurumu vardır. O da nefret... Ve ikisi bir arada... Biz nefret ettiğimiz için mukabiline muhabbet göstermek yerine, asıl muhab-bet ettiğimizin zıddına nefret duymakla mükellefiz. Muhabbet öncedir ve sağ kanadı teşkil eder. Nefret ise sonradır ve sol kanat... Müslüman işte bu iki kanatla uçandır.

KÂFİR Bunun için muhabbet tarafınızı nazardan saklayacak derecede zıtlarınıza saldırmanız mı lâzım?..

MÜMİN Uyuşturucu merhemden anlamayan yarayı kızgın demirle dağlamak lazım... Hele zamanın şartları başka türlü, uslu ve akıllı tedbirleri iflâs ettirmiş bulunuyorsa... Keşke vicdanlar hakka açılmış olsa da bize kapı kapı gezip muhabbet serenatları besteleme vazifesi düşse... Bu mes’ut iklim dünyaya kurulduğu günden beri gelmemiştir.

KÂFİR Peki ama nefrette en büyük hisse, şu sizin nefs dediğiniz benlik duygusuna hizmet etmez mi?

MÜMİN Doğru!.. Zira babasız hak Peygamber Hazret-i İsa’da melekiyet galipti; halbuki ondan yüksek dereceli İbrahim ve Musa Peygamberlerde ve bilhassa topyekûn zaman ve mekânın Peygamberinde beşeriyet galiptir ve melek beşere secde emrini almıştır. Nefret kutbu olarak Hazret-i İbrahim’in karşısında Nemrut, Hazret-i Musa’nın karşısında da Firavun var...

KÂFİR Ya topyekûn zaman ve mekânın Peygamberi dediğinizin karşısında?

MÜMİN Ebu Cehl ile cehalette onun manevî nesli Yirminci Asır hazırlayıcıları var... Onlar da birer Ebu Cehl ve İbn-i Cehl...

KÂFİR Son peygamber üzerinde kapalı konuşuyorsunuz!.. Teşhis yapın, isim verin!

MÜMİN Aksine, gayet açık konuşuyorum! Bir mücerredi basit teşhisler ve isimlerle boğamam! Onun karşısında bütün bir Batı dünyası ve dünyanın Batılı ve Doğulu taklitçileri var!... (Volter)den (Karl Marks) ve (Lenin)’e, İbn-i Teymiyye’den Mısırlı Muhammed Abduh ve Cemaleddin Afganî’ye kadar say sayabildiğin kadar isim!..


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Elveda... - Sayı 82
Kelime... - Sayı 81
Zina - Sirkat... - Sayı 80
Zekât... - Sayı 79
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (123):
"Mülteci" meselesine bakış...

Son Eklenen Yorumlardan
 Çok teşekkür ederim Amin hepimize🤲🤲... Ayşenur

 Çok beğendim.Buna benzer yazılar çokça işlenmeli.... mahir

 mükemmel anlatım; af etmiş olsan da gönül kırıklığı çok acı veriyor. buna öneriniz , makaleniz olur ... dr. Elvira

 Ne mutlu takva üzere yaşayabilene...Tebrik ederim, sade, anlaşılır ve sıkılmadan okunacak şekilde ka... Ömer Faruk Erkoyun

 Ne mutlu takva üzere yaşayabilene...Tebrik ederim, sade, anlaşılır ve sıkılmadan okunacak şekilde ka... Ömer Faruk Erkoyun


Devekuşunun kafasını kuma gömmesi misali kafasını toprağa gömen Avrupa bilmez mi ki, nefesi kesilince kafasını (soktuğu yerden) çıkarmak zorunda kalacak ve pişman olacaktır(pişmanlık duyacaktır).
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1992
Yalnız ve başıboş değiliz
İranın neye ihtiyacı var?
Tevhid yoksa huzur da yok
Kaleme yemin
Kardelenden Haberler


Ali Erdal - İranın neye ihtiyacı...
Kadir Bayrak - Fars irfanı var mıdı...
Necip Fazıl Kısakürek - Devletleşen şiilik
Ekrem Yılmaz - Bizden gibi görünen
Ekrem Yılmaz - Al beni
Dergi Editörü - Kaleme yemin
Site Editörü - Tevhid yoksa huzur d...
Necdet Uçak - Ömür
Kardelen Dergisi - Kardelenden Haberler
M. Nihat Malkoç - Öz musikimizin piri:...
M. Nihat Malkoç - Filistin için ne yap...
Hızır İrfan Önder - Dermansız dertlere s...
Nihat Kaçoğlu - Serçelerin sesi
Mehmet Balcı - Almanya
Ahmet Çelebi - Bilemem
İktibas - İşte Budur Humeynî D...
Muhsin Hamdi Alkış - Fars palavrası
Kubilay Ertekin - Eşek ve deve
Halis Arlıoğlu - Gülerek günah işleye...
Erdem Özçelik - Geçmişten Geleceğe
Remzi Kokargül - Çoban çeşmesi
Murat Yaramaz - Çapraz sorgu
Gözlemci - Olayların düşündürdü...
Mahmut Topbaşlı - Sırt döndüğüm şiirle...
Mevlüt Yavuz - Umutsuz
Cemal Karsavan - Aşk uyanır sabaha
Bekir Oğuzbaşaran - Âhir zaman ümmetiyiz
Yaşar Akyay - Yalnız ve başıboş de...
Yaşar Akyay - Hayatın Kaynağından ...
Yaşar Erim - Camiler boşaldı
Cahit Can - Türk farkı
İbrahim Durmaz - Yunusca
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 14594098
 Bugün : 4639
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 631154
 Bugün : 800
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 88
 122. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 0
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 5
Son Güncelleme: 13 Eylül 2024
Künye | Abonelik | İletişim