Köyüm ve köylüm Halis Arlıoğlu Sayı:
92 -
Dualar var dilinde, kaldım şu yâd elinde.
Altın kafes olsa da, koyma beni bu elde.
Dağında kuzu güttüğüm, türlü oyunlar ettiğim.
İğde, kayısı diktiğim, bir gariptir benim köylüm.
Bir küçücük Yörük köyü, uyu bebelerim uyu…
Komşuluğu pek de iyi, arar sorar benim köylüm.
Bazen dağda bazen taşta, eli işte gözü aşkta...
Çile çeker küçük yaşta, yanar söner benim köylüm.
Sabah çifte gittiğim, arpa yulaf ektiğim
Ne çileler çektiğim, cefâkârdır benim köylüm
Yağar yağmur ıslanır, gider ağaca yaslanır…
Sevdaya düşer uslanır, eser coşar benim köylüm…
Ne baharı ne yazı var, kışın fena ayazı var.
Gönül sılayı arzular, düşer gurbete benim köylüm.
Sürüleri hayli boldur, öter çanı gümbür gümbür.
Kadir Mevlâm onu güldür, sevinesi köylüm benim…
Suyu uzaktan taşırlar, kışın atlar yarışırlar
Çoluk çocuk bağrışırlar, bir âlemdir benim köylüm…
Şehire eşekle giderler, ineği ardından yederler…
Konuğa ikram ederler, suyun verir benim köylüm.
Pazardan eve gelirler, çocuklar pek sevinirler…
Atlar da yemini yerler, güler yüzlü benim köylüm…
İneği sığıra sürerler, hasırı yere sererler…
Bulgur pilavı yerler, turşusu bol benim köylüm…
Ekini yazın biçerler, tarladan harmana göçerler…
Ayranı bol bol içerler, düğen sürer benim köylüm…
Odalarda misafirler, çardağa serilir kilimler…
Hanım ekmeği dilimler, pek cömerttir benim köylüm…
Köylümün çilesi çoktur, buna pek aldıran yoktur…
Eli açık, gözü toktur, bitmez derdi benim köylüm
Gerçi halleri fakirdir, işleri, şükür zikirdir…
Bu konuda hemfikirdir, gıptaya değer benim köylüm
Köyüme benzer nicesi, ateşsiz geçer gecesi…
Hem genci hem kocası, metânette benim köylüm
Dinsiz imânsız olmazlar, huzûru dinde bulurlar…
Fitne fücûru kovarlar, öylesine merttir köylüm.
Böyle geçer kışı yazı, halay çeker bâzı bâzı..
Düğünlerde gelin kızı, oynar güler benim köylüm.
Çobanın elinde kuzu, davarın yanında bâzı..
Dolanır ala tazı, ava gider benim köylüm..
Karda yolları kapanır, harmana borçları kalır..
Ne bulursa onu alır, insanları benim köylüm..
Koyunların üstünde kar, çıkar sürüyü karşılar..
Sobalarda tezek yanar, sıcacıktır benim köyüm.
Kışın karları kürürler, evin önünü süpürürler…
Meleşir gelir sürüler, yemlerini verir köylüm…
Tarlaya ekerler darı, yıkıktır bahçe duvarı…
Sürer ovaya davarı, güder gelir benim köylüm…
Köyümün temiz havası, dolup boşalır ovası…
Elindedir su kovası, güzelleri benim köyüm…
Câmide salâ verilir, terâvih cuma bilinir…
Topluca namaz kılınır, dualıdır dili köylüm…
Bayramda eller öpülür, birlikte oynar gülünür…
Mezarlığa sık gelinir, âdetidir benim köylüm…
Herkes işine dağılır, sürüler dağda yayılır.
Gören bunlara bayılır, işte böyle benim köylüm.
Dirlik düzen içindedir, ne Avrupa, ne Çin’dedir.
Herkes kendi işindedir, bozguncuyu bilir köylüm.
Fuhuş içki yoktur orda, her şey tâze, değil hurda.
Kaptırmasın mevlâm kurda, dileğinde benim köylüm.
|