Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 32 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     353 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Niçin düşmanlar
Halis Arlıoğlu

  Sayı: 118 -

Bunun pek çok sebepleri var. En başta idarecilerimizin Müslüman olması ve Müslüman halkın duygu ve düşüncesine tercüman olması… Batıdan aşırma olan laisizm, kemalizm ve devrimler gibi isim ve mefhumları demoklesin kılıcı gibi halkı korkutmak ve yıldırmak için kullanmaması. Zira bu isim ve mefhumlar yaklaşık doksan yüz yıldan beri millete baskı ve zulüm aracı olarak kullanılmış, Cumhuriyet cumhura düşman olarak uygulanmıştır. Temcit pilavı gibi bir takım seviyesiz ve seciyesizlerin ağzında tekrarladıkları bir kavram var “kuva-î millîye ruhu”. Oysa iş, bu şerir, bu müfterilerin sandığı gibi değildir. Tarihler bunu tekraren yazmaktadır. Henüz Mustafa Kemal, Samsun’a çıkmadan Kuva-î Millîye ruhu Anadolu’da canlanmış, Ege’de binlerce din adamı, Esat İleri Hoca mihrabı ve minberi bırakarak sarık ve cübbeleriyle cepheye koşmuşlardır.

Galip Hoca adındaki Celal Bayar’la meşhur Ege’nin efeleri, Afyon ve Denizli müftülerinin “Demir Alay” ismiyle topladığı millet, zaten işgale karşı çıkmış ve Kuva-î Millîyeyi oluşturmuştu. O yıllarda din mefhumu revaçta olduğu için dinli dinsiz, ateist materyalist ve diğerleri de bu kılığa girmiş ve dini kullanmışlardır. Mustafa Kemal’in Hacı Bayram Camiindeki o günün ilim ve kanaat önderleriyle çekilen resmi, bunun en açık örneğidir. O yıllarda tarihlerin kaydettiğine göre kurucu üyelerden hiçbiri bu hareketin içinde yoktu. Aksine altı oklu fırkanın kodamanları “Şengül Hamamında” göbek atıyor, İngiltere’nin mi Amerika’nın mı mandasına girelim diye tartışıyorlardı. Kazım Karabekir’in “İstiklal Harbimizin Esasları” isimli kitabını, Hür Adam gazetesinin sahibi Sinan Omur’un matbaasından alıp kireç çukurunda yaktıran kimdi?

Hasbelkader Ak Partide önemli bir yer işgal eden sonradan müfrit ve müzmin Erdoğan düşmanı biri şu çarpıcı ifade de bulunmuştu: “Artık altı oklu fırkanın millete yaptığı zulümler, jandarma dayakları, tabutluk zindanları ve milletin aç, sefil bırakılarak sıtmadan, tifodan, tifüsten kırıldığı dönemleri yaşayanlardan kimse kalmadı. O yüzden altı oklu fırka ile birlikte hareket ettiğimizde rahatlıkla iktidar oluruz.” Gerçekten de millî iradeye düşman olanlar bu iktidarın sağladığı geniş imkân ve fırsatlardan yararlanıp hipopotam gibi şişmiş, fil gibi sömürmüşlerdir.

Adı geçen slogan ve ifadelerle beyni yıkanan gençler hormonlu bir varlık olarak tarihini, dilini, kültürünü, ecdadını ve bütün mukaddeslerini tanımayan, düşman olan bir hale getirilmiştir. İnanç ve millî irade düşmanı devrim yobazlarına sorulacak çok şey var. Özellikle Cumhuriyetin ilk yıllarında tarihî bir mabet olan İstanbul’daki küçük Ayasofya Camiini ve nadide bir eser olan minarelerini yerle bir eden hangi zihniyetti?

Bununla yetinmeyerek Ayasofya’nın minarelerini de o günün inanç düşmanları yıkmaya teşebbüs etmiş, ancak merhum tarihçi İbrahim Hakkı’nın tanzim ettiği raporla kurtarılmıştır. Batının kuklası olan bir zihniyet yediyüz yıllık şanlı tarihimizin bıraktığı mabetlere yönelmiş ve ülke çapında onbinlerce camiyi, cemaati yok ve eski diyerek tarumar etmiş ve birçoğu da haraç mezat satılmıştır. İçlerinde ahır, samanlık, nalbant dükkânı, bar, pavyon yapılanlar olduğu gibi dönemin siyasî kurumunun il, ilçe başkanlığı olarak da kullanılmıştır.

Bu tarihî gerçekleri devrim yobazları kendilerini takip eden ve saçma sloganlarla beynini yıkadıkları güruha okumalarını engellemek için tarihî arşivleri hurda kâğıt niyetime Bulgarlara kilosu beş on kuruştan satmışlar ve vagonlarla hazinemiz yok edilmiştir. Ülkenin esas kurtuluşunda ve Kuvayı Millîye’nin başında Isparta’da Demir Alay kurucusu Hafız İbrahim Paşa ve Isparta müftüsü Hüseyin Hüsnü Efendi, Afyon’da İsmail Şükrü Hocalar tarafından kurulan Çelik Alay vardı.

Bu gerçekleri hâlâ inkâr etmek isteyenler tarihçi Cemal Kutay’ın Kurtuluş Savaşının Manevî Mimarları eseri ile Kadir Mısıroğlu’nun Kurtuluş Savaşında Sarıklı Mücahitler eserlerine baksınlar. Tarihî gerçekleri inkâr kişinin kendisini ve soyunu inkârdır. 500 yıl bu millete hizmet veren Ayasofya’nın müze yapılmasını alkışlayıp ibadete açılmasına yuh çeken hattâ açılışına gelmeyip alternatif toplantı yapan zihniyet ebedî ve ezelî inanç düşmanlığı yapan ayrıca milletin özgür iradesiyle seçtiği başbakan ve bakanların asılmasını alkışlayan cunta ve darbecilerden iktidar umanlar bu milletin düşmanlarıdır.

Bu zihniyetin milletin inanç ve millî değerlerine olan kin ve nefreti o kadar derindir. Ayrıca bunu ellerindeki pankartlarla Taksim’de camiye hayır, kilise, havra ve geneleve evet, şeklinde gösterme zilletinde bulunmuşlardır. İzmir’in minarelerinde Çav Bella komünist marşını okutanlara alkış tutup dine hakaret edenleri tel’in etmemişlerdir.

Merak edilen bir konu da ülkenin en madrabaz, devrimbazlarının dillerine doladıkları “Kuvayı Millîye” kelimesidir. Bunların ideologları TBMM’de şöyle söylemiştir: “arkadaşlar, bu İslâm kaldıkça Avrupa bizi kabul etmez, o yüzden Hristiyanlığı kabul etmemiz ya da kimliğimizden İslâm kelimesini atmamız gerekir.” (M. Esat Bozkurt)

Aslında Kuvayı Millîye ruhu; batıdan devşirilen ateist ve materyalistler içimize bırakılan Truva atı değil, Akif’in ve Asım’ın nesli olan bin yıllık tarihî değerlerimizden kalan ruhtur. Devrimbazlar, Mehmet Akif’in tırnağı olamazlar. Onun Anadolu’yu ayağa kaldırmak için Zağanos Paşa Camii dâhil ülke sathında çıkardığı Sebülürreşad dergisi ve yaptığı vaazlar bu inanç ve millî değerler düşmanla-

rının asla söz etmediği konulardır.

Âlemde ziyâ kalmasa, halk etmelisin, halk!

Ey elleri böğründe yatan, şaşkın adam, kalk!

Ve;

Ey, bütün dünya ve mafiha ayaktayken; yatan!

Leş misin, davranmıyorsun? Bari Allah'tan utan.

Ve;

Ey dipdiri meyyit, 'İki el bir baş içindir.'

Davransana... Eller de senin, baş da senindir!

Diyerek ülkeyi ayağa kaldırmış, halkın millî mücadele etrafında toplanmasını sağlamıştır.

Asla unutulmaması gereken bir konu da, milletin kahir ekseriyetini gerici, yobaz, mürteci diyerek inanç ve özel yaşantıları için kamusal alan ve ikna odaları icat eden bu zihniyet, ordu göreve diyerek cunta artıklarını milletin üstüne saldırtıp onlardan iktidar devşirme zihniyetini taşıyan bir kesimdir.

Bugün hürriyet, adalet, insan hakları ve özgürlük çığlıkları atanlar dün yıllarca “ordu, yargı el ele CHP iktidar” sloganlarıyla bir kısım insanların beynini yıkamışlardı. Burada tarihî bir konuyu aktarmak isterim. “Ulan öküz Anadolulu. Sizin devletle, onu idare etmekle, milliyetçilik ve komünizmle ne alakanız var. Siz gidin Anadolu’da çobanlık yapın, sığır ve davar güdün, halkı besleyin, çağırdığımız zaman da gelin asker olun. Alın şu yalınayakları takın tabutluk zindanlarına, akılları başlarına gelsin”. Söz Nevzat Tandoğan, muhatap Osman Yüksel Serdengeçti. İnanmayan müfteri ve mücrimler o günün basınına ve Serdengeçti dergisine bakabilirler.

Aslında bu zihniyetin kin, nefret ve düşmanlıkları Tayyip Erdoğan’ın şahsında bütün milletedir. Nitekim depremzedelerden kendilerine oy çıkmadığı için en adi, alçakça hakaret etmişlerdir. Bütün bu mezalime karşı isimlerini önünde şatafatlı unvanlar olanlar şöyle diyor: “Biz Cumhuriyetin kurucu yapısıyız, şefin izinde giden insanlarız. Niçin bizi iktidar yapmıyorlar?” Aslında iktidar yaparlarsa kendi inançlarına ve kutsallarına hakaret etmiş bütün bu tahkir ve tezyifleri de kabullenmiş olurlar.

Şunu tekrar hatırlatmak isterim. Seviye, kabiliyet, kapasite, vizyon, hitabet açısından onlardan üstün olduğu, yerli ve millî olduğu için düşmanlar. Konuyu Akif’in şu şiiriyle bitirmek isterim:

Vatan muhabbeti, millet yolunda bezl-i hayât;

Hülâsa, âile hissiyle cümle hissiyât;

Mukaddesâtı için çırpınan yürekte olur.

İçinde leş taşıyan sîneden ne hayr umulur?


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Merhum Mehmet Akif in ruh... - Sayı 119
Niçin düşmanlar... - Sayı 118
MEHMET AKİFİN RUHANİYETİN... - Sayı 117
MÜSLÜMAN MİLLÎ İRADE DÜŞM... - Sayı 117
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (120):
Doğumunun 120. yılında Üstat Necip Fazıl Kısakürek...

Son Eklenen Yorumlardan
 bosch professional gop 185-liBeylikler dönemini hatırlayalım, birbirlerine karşı üstünlük mücadelesi... Feyzi

 "Yürü kardeşim,Ayaklarına bir Kudüs gücü gelsin."Sen ve senin gibi şuurlu insanların sayıları bereke... Nilüfer Mihailoğlu

 Yüreğinize kaleminize sağlık kıymetli hocam. Allah hayırlı sağlıklı uzun ömürler versin.... Faruk AKTI

 kantarın topu olacak efendim ... Esra

  Gönlü klabi temiz abim kalemine sağlık başarılarının devamını diliyorum sevgiler saygılar ... Serkan yakar


Nüfuz plânlaması diye bir şey tutturmuş gidiyorlar.
Ülkedeki kazalar, ihmaller ve terör sebebiyle ölenler hiç hesaba katılmıyor.
İnsanımızda bu ibret almamak, hükümetlerimizde bu beceriksizlik olduğu sürece bırakın planlamayı, nüfusu teşvik etmeleri gerekmez mi?
Yoksa bunca ölüme karşı bu tedbirsizlik, nüfuz planlamacılarının işi mi?
Kardelen: Sayı 3, Aralık 1993
Tas tarak
Kasem olsun!
Bir tufanın ardından: Filistin
Deniz kabarıyor
Soykırım, Antisemitizm ve Filistin Üçgen
Fatih Sultan Mehmet (4)
Deniz kabarıyor
Kudüs... Ey Kudüs
Zeytin dalları altından meydan okuyuş


Yavuz Sert - Bir tufanın ardından...
Yavuz Sert - Gazze biz ne öğretti...
Ali Erdal - Deniz kabarıyor
Kadir Bayrak - Vah benim halime!
Necip Fazıl Kısakürek - İç ve dış düşman – Y...
Bedran Yoldaş - Elinde taş küçük çoc...
Bedran Yoldaş - Zevâli yakındır zulm...
Ekrem Yılmaz - Kazandım vallahi!
Ekrem Yılmaz - Bitti kelimelerim
Ekrem Yılmaz - Mektup
Dergi Editörü - Üstün fikir
Site Editörü - Sosyal medyanın gücü
Necdet Uçak - Dünya malı
Necdet Uçak - Geldi geçti ömrüm be...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Soykırım, Antisemiti...
M. Nihat Malkoç - Gazze günlüğü
Hızır İrfan Önder - Kasem olsun!
Zaimoğlu - Batı muradına erebil...
Mehmet Balcı - Köyüme gömün
Mehmet Balcı - Sevdam
Muhsin Hamdi Alkış - İsrail-SAMİRİ-oğulla...
İbrahim Şaşma - Kudüs Mektubu
Halis Arlıoğlu - Merhum Mehmet Akif i...
Murat Yaramaz - Hiç
İlkay Coşkun - Filistin
Zafer Nefer - Tas tarak
Özkan Aydoğan - Çocuk
İlknur Eskioğlu - Şehitlik oyunu
Yusuf Çelikler - Bu gidiş nereye?
Ayşe Yaz - Yağmur (Gazzenin çoc...
Bedir Acar - ‘İsrail bizi yenemez...
Hüma Sunguroğlu - Çınarın gölgesinde o...
Hüma Sunguroğlu - Zeytin dalları altın...
Abdullah Doğulu - Filistinde anne-çocu...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 13209892
 Bugün : 753
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 606779
 Bugün : 8
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 213
 119. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 4
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
Son Güncelleme: 21 Şubat 2024
Künye | Abonelik | İletişim