Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 34 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     207 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Gelecek(siz) çocuk
Berna Pak

  Sayı: 123 -

Henüz yetiştirilmekte olan bir fidanken bir gün bakmışız ki, özü masumiyet olan tohumlar ekilmek üzere avuçlarımızın içine kondurulmuşlar. Amaçsızca koşturduğumuz sokaklarda, büyük endişeler içerisinde kovalar olmuşuz evlâtlarımızı. Anne babanın peşinden gidilen günlerden, evlâtların anne babalarını peşlerinden sürükledikleri günlere gelmişiz. Tatillerde okunulan kitapların yerini; bilgisayarların, komşu çocuğuyla kurulan dostlukların yerini; sanal arkadaşlıkların, dışarıdan bulunan üç beş taşla oynanan oyunun yerini; soğuk ekranlardaki şiddet oyunlarının aldığı zamanlarda nefes alır olmuşuz.  Ailede babanın evlâtlarına haram lokma yedirmeme bilincinden, sonra gelir seviyesini yükseltip biraz daha lüks arabaya binebilmek için ahiret hayatını kararttığı, annenin ise hayırlı bir evlât sahibi olmayı en büyük zenginlik saydığı inancından, evini kendisiyle hep kıyasladığı akrabalarının evine benzetme çabasındayken, gerçek hedeften uzaklaştığı zamanlarda nefes almaya başlamışız ne yazık ki.  Artık yamalı kıyafetler yok, ayakkabısı yırtık bir çocuk görmek neredeyse imkânsız hale geldi gibi, toplum içerisinde bunlara rastlamak olası değil, modern toplumun bizlere getirdiği kredi kartı; cebimizde paramız olsun olmasın, istediğimize ulaşabilmenin engellerini kaldırıyor ortadan. Peki onlara iyilik mi yapıyoruz? Sevmedikleri yemekleri yedirmeyerek, her istediklerini vererek, maddî sıkıntıyı onlara hiç yansıtmayarak, hiçbir şeyin bedelini ödetmeyerek, paylaşımı öğretmeyerek onlara nasıl bir gelecek hazırlıyoruz. 

İlk eğitim henüz anne karnında başlıyorken, 0-6 yaş arasındaki çocukların bazı olguları nasıl olur da aileden öğrendiği inkâr edilebilir. Meselâ; mutluluğun, hüznün, sevincin tanımını ve hangi yaşanmışlıktan sonra ruh halinin neye bürüneceğine karar vermeyi ailesinden öğrenir. Başkası için çabalamayı ve bundan haz duymayı, başına gelen olayları doğru yorumlayabilmeyi, kendisine karşı yapılan bir hata karşısında affedici olabilmeyi, acı dolu bir anıyı sindirebilmeyi, etrafındaki insanlara sorun ya da huzur saçabilmeyi de...

Henüz iki yaşına basmış olan kızımla çocukluğumun geçtiği sokakları, onun adımlarıyla yeniden keşfederken, bir aile belirdi karşıdan. Anne, baba ve iki çocuk vardı. Birbirleriyle öyle güzel şakalaşıyorlardı ki, ister istemez onların bu güzel halleri bizim de gülümsememize neden oldu. Kızım o ailenin yakınına kadar ilerledi, arabanın kapısını açan anne ayakları dışarıda kalacak şekilde, kızıma doğru dönük oturdu, kızım onlarla iletişim kurmaya çalışarak konuşmaya başladı, çocuklara ‘abi’ ‘abla’ diye seslendi. Başlarını onun olduğu tarafa doğru bile çevirmeden sanki orada konuşan biri yokmuş gibi davrandılar. Ben kanım donmuş şekilde olayı izlerken kızımı kendime doğru çekme çabasına girmiştim. Küçücük bir kız çocuğu iletişim kurmaya çalışıyordu ve karşılık alamıyordu. Bizleri böylesine umursamaz yapan neydi diye düşünmeye başladım ve ardından sadece kendi dünyasına çekilmekte olan çekirdek ailelere dönüştüğümüzü acı da olsa anlamış oldum. O aile bize şu mesajı vermişti; sadece biz varız, bizim acımız bizim sevincimiz var, kapımızın dışında kalan hiç kimse hiçbir şey bizim için bakışlarımızı çevirebileceğimiz kadar dahi kıymettar değil. 

Evet, çekirdek ailelere dönüştük ama iletişimi o çekirdek ailelerde bile sağlıklı kurabiliyor muyuz? Onlara verdiğimiz mesajlar, bizzat yaşayarak anlattığımız şeyler, onların hayrına oluyor mu acaba? Evlâtlarımızın hangi okulları kazanacaklarını, hangi meslek sahibi olacaklarına dair çok plânlar yapıyoruz da, peki nasıl daha ahlâklı, vicdanlı, edepli, dürüst olacaklarına dair plânlarımız ne durumda.

Ve unutulmamalıdır ki; Evlâtlarımıza kurarak birebir öğrettiğimiz, çekirdek ailelerin bir gün gelecek bizlerde dışında kalacağız, Allah izin verirse anneanne babaanne, dede olduğumuzda, sınırlarımızı çizdiğimiz herkesi kapı arkasında bıraktığımız çekirdek aileleri, onlar da kurduklarında, yüzlerimize kapıların kapatılması ihtimaline ne kadar hazırlıklıyız? Evlâtlarımız birer aynaysa, o ayna bir gün gelir en acı şekliyle yüzlerimize çevrilir.


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Gelecek(siz) çocuk... - Sayı 123
Bir filmden ?ok daha fazl... - Sayı 64
BYTY? GYZLY... - Sayı 63
Affetmek... - Sayı 55
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (125):
Çocuk; insanlık zincirinin ebediyet halkası...

Son Eklenen Yorumlardan
 Amin.... Ömer Faruk Erkoyun

 Amin.... Ömer Faruk Erkoyun

 Merhaba. Mən n Azərbaycandan yazıçı Gülər Natiq İsaq ✍️ Bu şeiri çox b&#... Guler

 Altıntaş Hanımefendinin Ey Güzel şarkısının akorlarını çıkarmak üzere sözlerini aradım ve ne mutlu b... Zafer

 Altıntaş Hanımefendinin Ey Güzel şarkısının akorlarını çıkarmak üzere sözlerini aradım ve ne mutlu b... Zafer


Batı; kaybettiği noktanın idrâkinde ve kazanacağı noktanın gafili olduğunu -yalnız kendine- ihtar ederek bugünkü buhranını yaşıyor. Biz; tüm taklitçiliğimize rağmen hem birincisinin, hem ikincisinin gafletindeyiz.
Eğer batı gibi kaybettiğimiz noktanın idrakinde olabilseydik, elimizden kaçırdığımız bunca zamandan ötürü eyvahlar eder; kazanacağımız noktanın gafletinden de sıyrılabilirdik…
Kardelen: Sayı 3, Aralık 1993
Ana baş tacı olmalıdır
Dervişan bohçası III
İddiamıza arşivimiz delildir
Annelerin zaferi
Hayatın merkezi anneler


Ali Erdal - Annelerin zaferi
Ali Erdal - Yolculuk
Ali Erdal - Kardelen’in 35. topl...
Kadir Bayrak - Anneme...
Bedran Yoldaş - Kelimelerin dansı aş...
Ekrem Yılmaz - Ana güç
Ekrem Yılmaz - Esip geçen ömürmüş
Ekrem Yılmaz - Aşk ile
Dergi Editörü - İddiamıza arşivimiz ...
Site Editörü - Hayatın merkezi anne...
Necip Fazıl - Şiirlerim ve şairliğ...
Necdet Uçak - Deme
Necdet Uçak - İster ağla istersen ...
Mustafa Büyükgüner - Heybemden
Mustafa Büyükgüner - Gazzeye ağıt
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Analar baş tacımızdı...
M. Nihat Malkoç - En sıcak sözcüktür a...
Hızır İrfan Önder - Bir anne arıyorum ac...
Ayhan Aslan - Toprak
Ayhan Aslan - Vuslat
Olgun Albayrak - Aşkın tarihi
Mehmet Balcı - Trabzon’dan üç portr...
Mehmet Balcı - Bizdedir
Mehmet Balcı - Ağıt
Hasan Tülüceoğlu - Göbeklitepe’de Hz. İ...
Ahmet Çelebi - Efendim
Kubilay Ertekin - Putlar ve putperestl...
Halis Arlıoğlu - Şaşırmadık
Murat Yaramaz - Anne duası
Gözlemci - Hadiselere bakış
Muammer Zeki Aygur - Hani nerede
İsmail Güçtaş - Demokrasi
İsmail Güçtaş - Örümcek ağı
Cemal Karsavan - Mutluluğumsun her za...
Heybet Akdoğan - Bu kaybedişler bizi ...
Ayşe Yaz - Sivil itaatsizlik
Servane DAĞTUMAS - Modern Azerbaycan ed...
Yaşar Akyay - Ana baş tacı olmalıd...
İbrahim Durmaz - Annem
İbrahim Durmaz - Anne
Turgut Yörükoğlu - Dervişan bohçası III
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 15730359
 Bugün : 1347
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 656855
 Bugün : 55
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 58
 124. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 0
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 3
Son Güncelleme: 9 Mart 2025
Künye | Abonelik | İletişim