Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 35 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     125 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Vekâlet savaşları
Site Editörü

  Sayı: 126 -

Yirmi birinci yüzyıla kadar dünya üzerinde aralarında bir savaşın veya savaşa götürecek gerginliklerin yaşandığı ülkeler açık olarak belliydi. Ülkeler düşmanını ve savaşacağını ilân ederdi. ABD-İspanya, İngiltere-Hollanda, Rusya-Osmanlı Devleti, Almanya-Rusya son birkaç asır içinde karşılıklı savaşan ülkelerden birkaçı… 

İstatistiklere baktığımız zaman son yarım asırda dünya üzerinde bu şekilde savaş sayısının çok az olduğunu görüyoruz. Irak’ın işgali, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırması bu az örneklerden ikisi. Ancak dünya geneline bakıldığında, özellikle de Orta Doğu’da ülkeler arası açık bir savaş olmamasına rağmen birçok yerde çatışma ve bu çatışmaların etkisi ile göç hareketleri görülüyor. Peki “savaş” yoksa bu savaşanlar kimler? 

Doksanlı yıllarda lise talebesi iken haberlerde sık sık terör eylemleri ve şehit haberlerini duyardık. Duyduğumuz diğer bir şey de “bunlar dış güçlerin Türkiye’yi zayıflatmak için oyunları” yorumlarıydı. Kulağa beylik bir laf gibi gelen bu cümlenin doğruluğunu terörün ülkeye verdiği maddî ve manevî zarar meydana çıkınca daha iyi anladık. 

Türkiye gibi, zayıf zamanında bile belirli gücü olan bir ülke, yarım asra yakın terörle mücadele etti, halen de tam bitmiş sayılmaz. Düşünün, uzun yıllar bütçesinin ilk sırasında savunma olan bir ülke ile bir grup terörist, gerilla yöntemleri ile savaşmaya çalışıyor. Teröristlerin topraklarında cirit attığı Irak bunlara sahip çıkmıyor, İran sahip çıkmıyor ama her nasılsa bu teröristlerin silahları, teçhizatları, lojistik ihtiyaçları, yemeleri, içmeleri yıllar boyu kesintisiz bir şekilde karşılanıyor. Bu elbette dışarıdan bir destek olmadan sürdürülebilecek bir durum değil. 

Vekâlet savaşları işte bu şekilde yapılan savaşlara deniyor. Ülkeler cepheye kendilerini değil piyonlarını sürüyor. Kamuoyu önünde düşman gözükmüyor ama hedefindeki ülkeyi zayıflatacak ne varsa onun olması için maddî destek sağlıyor. Piyon bazen eli silahlı terörist oluyor, bazen bir gazete oluyor, bazen dinî lider… Bugünkü Suriye’ye bakalım, ABD, İran, İsrail, Rusya ve Türkiye söz sahibi olmak için mücadele ediyorlar ama bu ülkeler arasında resmî bir savaş yok. 

Vekâlet savaşları cephe savaşlarına göre daha zor. Bu tür savaşlarda cepheler net değil. Sosyal medyanın parlatması ve piyonlar vekâleti ile kaşınan konular çok çabuk alev alabiliyor. Son birkaç on yıla baktığımızda (etnisite), mezhep kavgaları, ekonomik hareketler Türkiye ile uğraşırken başvurulan diğer yöntemler. Etnik ve dinî farklılığa sahip olma ülkenin zenginliğini ve büyüklüğünü gösterirken bu tür saldırılara da ister istemez açık hale geliniyor. Bugün İsrail’e karşı ilk iki yöntemle savaş çok zarar vermez ama İran’a, Türkiye’ye verebilir. Ekonomi ise global dünyada herkes için bir risk. Ülkelerin ithalat vergi oranları ile ilgili kararları bu tür savaşa örnek gösterilebilir. Kim bilir, karşısında güç sahibi ve etnik grupları besleyen ülkeler olduğunda Amerika’nın etnik yapısı da iç karışıklığa gidecek sorunlara sebep olabilir ileride. 

Vekâlet savaşlarında kullanılan piyonların başarılı olmaması için en önemli etken toplumda hiçbir fark gözetmeden adaletin sağlanmasıdır. Adaletin olduğu yerde piyon bulmak kolay olmaz. Elbette maddî güç ile bu durumu da aşabilir düşmanlar ama adalet varsa çözüm de kolaylaşır. Bir diğer önemli konu sorunların çözümünde merhametin değil adaletin önde olmasıdır. Dünya hayatında adalet her an lâzımdır. Ekonomik bağımsızlık da en az adalet kadar önemli. Rahip Brunson olayını hatırlayın. 

Ülkemiz her geçen gün caydırıcı bir ülke olma yolunda ilerliyor. Görünen o ki, biraz daha zaman lâzım. Bu sürede bizi zayıflatmak için başvuracakları ilk yol yine piyonlar olacaktır. Bunlarla mücadele kolay değil. Türkiye son yıllarda bu yolda savunmadan çıktı ve saldırı moduna geçti. Örneğin Libya’da, Suriye’de kendi vekillerini oluşturuyor, Afrika’da bu yönde çalışmalar var. Suriye’deki yönetim değişikliği bu konuda başarılı olduğunu da gösteriyor. Ekonomi ve adalette savunma sanayisindeki başarıları elde edebilirsek arzu ettiğimiz güce erişmemiz çok daha kolay olacaktır.


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Vekâlet savaşları... - Sayı 126
Çocuklar bizim geleceğimi... - Sayı 125
Hayatın merkezi anneler... - Sayı 124
Zor sınavımız mülteci mes... - Sayı 123
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (127):
Sünnete uygun beslenme...

Son Eklenen Yorumlardan
 Peygamberimizi, bizim O na mesafemizi,içinde bulunduğumuz gafletten çözüme giden yolları anlatan "Gü... Ayşe Eroğlu

 ALLAH SELAMET VERSİN HOCAM BU... Behçet Eroglu

 Elinize gönlünüze sağlık. Bâki selâm ve dua ile...... Naci Eroğlu

 Selâm ile...... N. Eroğlu

 Yazınız durumun tespitini yapmış ve doğru tespittir tarihi gerçeklikler ile de uyumludur. Lakin bizd... Hüseyin yaman


Devekuşunun kafasını kuma gömmesi misali kafasını toprağa gömen Avrupa bilmez mi ki, nefesi kesilince kafasını (soktuğu yerden) çıkarmak zorunda kalacak ve pişman olacaktır(pişmanlık duyacaktır).
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1992
Büyük camgözlerle yüzen karahindiba
Hakkın hâdimleri ve bâtılın vekâlet sava
Ehl-i gönül
Nesl-i muazzez
Nereye kadar?
Gül kokusu
Meçhule hitap
Gelecek sayı (127) konusu
Korkaklar
Hâramiler


Ali Erdal - Nereye kadar?
Kadir Bayrak - Mukaddes beldelere-2
Ekrem Yılmaz - Korkaklar
Ekrem Yılmaz - Nerdeyiz
Fatma Pekşen - Dağlara çen düşende
Dergi Editörü - Ben kazandım, biz ka...
Site Editörü - Vekâlet savaşları
Necip Fazıl - Yahudi (Terkip ve Te...
Necdet Uçak - Annem var güzel anne...
Necdet Uçak - Bu vatan bizim
Kardelen Dergisi - Gelecek sayı (127) k...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
Kardelen Dergisi - Gazze ateşkes görüşm...
M. Nihat Malkoç - Gördüm seni, gördüm ...
M. Nihat Malkoç - Gazze, ümmetin imtih...
Zaimoğlu - Gündüz, geceye muhta...
Zaimoğlu - Sağlam kulp
Halis Arlıoğlu - Hâramiler
Halis Arlıoğlu - Meçhule hitap
Ahmet Değirmenci - Geri verin
Ahmet Değirmenci - Kurban
Ahmet Değirmenci - İki ara bir dere
Büşra Duru - İslâmın meşalesi ile...
Remzi Kokargül - Malatya suskun, durg...
Murat Yaramaz - Şüphe
Murat Yaramaz - Amnezi
Gözlemci - Hadiselere bakış
Mahmut Topbaşlı - Duruldum
Mahmut Topbaşlı - Cemre sancıları
Cahit Ay - Kimdendir
Cahit Ay - Ondördünde
Cahit Ay - Sana geliyor
Rıdvan Yıldız - Kaş ve bulut
Vahid Aslan - Adam olmaq derdi
Vahid Aslan - Günəbaxanlar
Emine Öztürk - Yolun sonu
Osman Akçay - Büyük camgözlerle yü...
Mustafa Makas - Vesâyet savaşları
Yaşar Akyay - Hakkın hâdimleri ve ...
İbrahim Durmaz - Kızılelma
Mehmet Emin Armağan - Nesl-i muazzez
Mehmet Emin Armağan - Ehl-i gönül
Mustafa Kozlu - Mutluluk
Uğur Utkan - Hz. Ebubekir Sıddık
Kemal Çerçibaşı - Bir yıldırım çarptı ...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 16412576
 Bugün : 2130
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 706248
 Bugün : 198
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 895
 126. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
Son Güncelleme: 9 Mart 2025
Künye | Abonelik | İletişim